25 Kasım, yani dün Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele günüydü. Nasıl geçti? Farkındalığımız arttı mı bari? Ne yaptık mesela?
Tamam, üşenmeyenler sosyal medyada paylaşımlar yaptı, bazı kuruluşlar gazetelere ilan verdi, kimisi köşesinde yazdı çizdi, sayfalara bolca şiddet rakamları konuldu. O kadar!
Çoğunluğun bakıp geçtiği, üzerinde bile durmadığı bir takım çabalar. Bolca edebiyat!
Şiddete karşı somut olarak bir şeyler yapan yok, yasaları iyileştiren yok, ‘ne yapmalı’ diye düşünen yok, tehlike altındaki kadını koruyan yok, bunu kendine dert edinen bir hükümet politikası yok maalesef.
Birkaç gün evvel tüylerimi ürperten habere bakın: Konya’da Musa Türkmen adlı bir cani, karısını yüzünden bıçaklıyor. Kadının sol yanağına bıçakla çarpı işareti yapıyor, sağ yanağını da kesiyor. Gözaltına alındığında, “Namus meselesi yüzünden kestim” diyor ve serbest bırakılıyor. Bu nasıl bir karardır diye soran var mı mesela?
Gazetelere 9 sütun ilan verip bu adamın fotoğrafını basan, böylesini serbest bırakan hakime “Neden?” diye soran var mı? Onun için diyorum ki...
Tamam, böyle günler olsun da; sadece edebiyat değil, işe yarayacak şeyler de yapılsın.
Son günlerde sevdiklerim…
■ Kardeş Türküler’in, Michael Jackson’ın ‘They Don’t Care About Us’ şarkısını Kürtçe söylemesi…. Çok eğlenceli olmuş.
■ Ersay Üner’in defalarca dinlemelik yeni şarkısı ‘İki Aşık’…
■ Sezen Aksu’nun öğrencileri Aşkın Nur Yengi, Levent Yüksel ve Sertab Erener’in aynı sahneye çıkacak olması.. 6 Aralık’ta Akfen Holding’in 41. kuruluş yıldönümünde bu üçlünün buluşacak olması, bana göre kaymaklı ekmek kadayıfı tadında bir şey.
■ Islak sokaklarda, kulakta müzik yürüyüş yapmak…
■ Yılbaşı süsleri, yılbaşı ağaçları, ışıklar ve yılbaşı enerjisi... Yılın en güzel zamanı; insanın modunu değiştiriyor, anlamsızca mutlu ediyor.
■ Oysho’nun pofidik pijama ve sabahlıkları. Kışın en tatlı, en sıcak giyecekleri.
İSTANBUL BU MEKANI KONUŞUYOR
Malum geçen seneye damgasını vurmuştu Hazine Cihangir... Her gece ayrı bir şarkıcının sahne aldığı bu butik mekan, cemiyet hayatının ünlü simalarını bile Cihangir’e çekmişti...
‘Hazine’ciler olayı büyüttü ve geçtiğimiz aylarda Taksim Ceylan Intercontinental otelin girişinde, People isimli bir mekan açtılar. Yine her gece başka bir sanatçıyla canlı müzik, yine iyi yemek, yine iyi hizmet var; açıldığı ilk günden beri herkes bu mekanı konuşuyor.
Gece hayatının en ‘in’ mekanı diyebiliriz. Üstelik şık bir dekorasyona, sıcak bir atmosfere sahip. Kendinizi yurt dışında bir mekanda da sanabilirsiniz…
NEDEN GİDİLİR?
■ Bir kere canlı müzik artık İstanbul’un en sevdiği eğlence. Burada da Mehmet Erdem, Nükhet Duru, Selen Servi ve Barbaros dönüşümlü çıkıyor.
■ Müzik erken başlıyor, yani 22.30 civarında. Gayet usturuplu bir saat bence; gece yarılarına kadar bekleyip telef olmadan eğlenmek mümkün.
■ Yöresel tatların da yer aldığı çok iddialı bir mönü var. En güzel yanı da içecek hariç, fix fiyat uygulaması... Yani menüden istediğin kadar yiyorsun. Yemek fiyatına, müzik de dahil! Böylece, sınırsız içki veren mekanların, tüketim fazla olmasın diye geceyi erken bitirmesi gibi bir sorun da yaşanmıyor.
■ Müzik gece 02.00’ye kadar sürüyor. İsterseniz barda da takılmanız mümkün. Kendinize erken yılbaşı hediyesi verin, keşfedin. Ama mutlaka rezervasyon yaptırın; zira yer bulmak biraz zor.
İNTERNET SİPARİŞİYLE EVİNİZE
Hasanbey Çiftliği adını duymuşsunuzdur belki… İzmir-Bergama’daki on bin dönüm arazisinde doğal meyve ve sebze yetiştiriyor. Türkiye’nin en büyük doğal tarım çiftliği.
Hormonsuz, doğal ve iyi tarım modelleri uygulanarak üretilen, çiftçi emeği meyve ve sebzelerini, süt ve süt ürünlerini, tarhana, salça, turşu ve reçellerini 24 saatte evinize ulaştırıyor. Ben geçenlerde ilk kez sipariş verdim.
Dalından yeni koparılmış, kokusu üzerinde esmer, pembe ve kırmızı domatesler; kütür kütür salatalık ve çıtır biberleri markette bulmak imkansız. Üstelik sipariş verdiğiniz anda dallarından toplanıyor ve aynı gün adresinize gönderiliyor. Çiftlikte 18 çeşit peynir de üretiliyor. Hasanbey.com’a göz atın derim.
26 Kasım 2017, Pazar 05:00
Haberin Devamı