Şirin SeverÖndeki sürücü kesin kadın
HABERİ PAYLAŞ

Öndeki sürücü kesin kadın

Bu lafı taksicilerden ya da erkek sürücülerden kaç kez duyduk kimbilir! Yavaş gidiyorsan, temkinli davranıyorsan ya da herhangi bir sürücü gibi hata yaptıysan, ‘Bak kadın sürücü işte’ diye anında yaftayı yapıştırıyorlar. Üstelik çekinmeden, yanımızda yapıyorlar bunu. Yine erkeklerin alanına girmişiz gibi, küçümseyerek, ayar çekerek falan…

Öndeki sürücü kesin kadın

Hayatın her alanında olduğu gibi trafikte de bir ‘kadın vandalizmi’ var maalesef. Tahammülsüzlük, istememezlik. Kabul ediyorum; kadınlar daha temkinli, daha yavaş olabiliyor otomobil kullanırken. Çünkü sürücü koltuğuna oturmaya erkeklerden daha geç başlıyorlar genelde. Oysa erkekler daha reşit bile olmadan direksiyonda buluyor kendini. Bazen babanın kucağında, bazen babanın aracını kaçırmak suretiyle.

Haberin Devamı

Çünkü hayattaki öncelikleri bu! Kadınlar ise hayat şartları müsait olduğunda, zamanı geldiğinde, para kazandığında, ihtiyaç duyduğunda trafiğe çıkıyor. İstisnalar kaideyi bozmaz ama genel hikaye böyle. Neyse işte, kadın sürücülere dair bu olumsuz algıyı değiştirmek üzere bir platform kurulmuş. Eylül 2020’de kurulmuş ama benim yeni haberim oldu ne yazık ki.

Adı ‘Women Drivers Network’. Senem Mutlu ve Elif Özyıldırım’ın hayali. İstemişler ki; otomobil kullanmayı seven, daha iyi ve güvenli şekilde otomobil kullanmak isteyen kadınların bir topluluğu olsun. Özetle, ‘madem eleştiriyorlar, iyisini yapmak için harekete geçelim’ demişler. Çok da iyi etmişler, on numara girişim olmuş.

Güvenli ve nitelikli sürüşe dair kadınlarda farkındalık yaratmak, onların sürüş tecrübelerini artıracak deneyimler yaşatmak, kadınların otomobilleri yakından tanımalarını sağlamak için de bazı içerikler geliştirmişler. Bunların arasında deneyim kazandırmaya yönelik sürüş rotaları ve güvenli sürüş eğitimleri var.

İşte, platformun kurucularından Elif Özyıldırım, beni bu sürüş rotalarından birine davet edince haberim oldu onlardan. Anında da ‘tamam’ dedim. İçinde sürüş var, kadınlar var ve İzmir yolları var, daha ne olsun! Fakat nasıl güzel bir yol deneyimiydi, hemen size hikayesini anlatmak istiyorum…

Haberin Devamı

BİLDİĞİMİZ YERLERE BİLMEDİĞİMİZ YOLLARDAN...

‘Women Drivers Network’ün bizim için seçtiği rota İzmir, Selçuk ve Şirince çevresiydi.10-15 kişilik bir ekip olarak İzmir’e uçtuk önce. Bu deneyimin sponsoru ise araç kiralama dünyasının küresel ve başarılı markası Sixt Türkiye idi. Vardığımızda, bizi bekleyen Suzuki’nin SUV segment otomobili Vitara’lara atlayıp Selçuk’a doğru yola çıktık.

Asfaltta kısa bir sürüş, ardından bozuk köy yollarında, dağlarda, tepelerde saatlerce off road. Kollarım bacaklarım hala ağrıyor doğruyu söyemek gerekirse, zor işmiş. Bu rotayı da Transanatolia ekibi belirledi. Türkiye’nin en büyük ralli ve off road yarışlarını düzenleyen ekip yani. Öyle bir rota çizmişler ki, “Bu yolları nereden buldunuz?” diye sormadan edemedik.

Öndeki sürücü kesin kadın

Önceden hazırlanıyorlar, keşfe çıkıyorlar, yolları belirliyorlar elbette. Bize de onların peşinde keçi gibi dağlara taşlara tırmanmak düşüyor. Hayatımda ilk kez, tek başına bir aracın içinde off road yaptım! Gerçekten dedikleri gibi oldu; kendime güvenim arttı, yokuştan korkmamayı öğrendim, resmen başka level’a geçtim. Selçuk ve Şirince’nin dağlarında, İzmir ovasında pembe çiçekler açmış şeftali agaçlarının eşliğinde eşsiz bir deneyimdi.

Haberin Devamı

Sıra sonraki aşamada. Güvenli sürüş eğitimi almakta! Kadınlara kendi araçlarıyla ileri sürüş teknikleri de öğretiyorlar. İntercity’nin trafiğe kapalı, güvenli sürüş alanlarında gün boyu süren bu eğitimler, kadınların trafikte kendilerine güvenmeleri, otomobillerini tanımaları için şahane bir fırsat. Siz de, trafikte sürekli söylenen ‘kadınmış işte’ lafını erkek sürücülerin ağzına tıkamak için katılmak isterseniz, bu kızları takip etmeniz yeter.

Şaşıran bir tek ben miyim?

Neye mi?

  • 1 Nisan’da hiç şaka yapılmamasına… (Durumumuz o kadar vahim demek ki!)
  • Kadınların giydiklerini, birbirine sarılan insanları diline dolayıp iki gün gündemde kalan ‘ünlümsü’lerin, iki gün sonra çark etmesine… (Konuşmasak olmayacaklar, farkında mısınız?)
  • Biri birine tokat atmayagörsün, Hande Ataizi’ne yıllar önce canlı yayında tokat atan atan Sevda Demirel’in hop diye ortaya çıkıp demeç vermesine… (Hani yıllar oldu ya, yetmez mi bunu konuşmak?!!)
  • Bu yılın Oscar sahnesinde Türkiye adına gurur verici bir an olmasına ama bununla kimsenin ilgilenmemesine… (Kompozitör Pınar Toprak, Billie Eilish’in ‘No Time To Die’ performansı sırasında orkestra şefliği yaptı ya, onu diyorum. Ama varsa yoksa Will Smith’in attığı tokat!)
  • ‘Kim Milyoner Olmak İster’ yarışmasında Türkiye’nin başkentini bilemeyen bir tıp öğrencisi olmasına… (Hayır yani, insan hayatında bir kez bile mi duymaz başkenti?)

KÜLTÜR VE SANAT GÜNDEMİ…

  • Artweeks@ Akaretler, Beşiktaş’taki Sıraevler’in benzersiz atmosferinde sürüyor. Farklı disiplinlerden pek çok eseri görmenizi sağlayacak etkinlik; 10 Nisan’a kadar Bilgili Holding ev sahipliğinde Akaretler Sıraevler’in binalarında...
  • İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen, Türkiye’nin en büyük uluslararası sinema etkinliği İstanbul Film Festivali, bu yıl 41. kez sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Türkiye ve dünya sinemasının en nitelikli, en başarılı örnekleri ve pek çok söyleşiyle dolu festival, 8-19 Nisan tarihleri arasında. 135 uzun ve 22 kısa metrajlı filmden oluşan zengin program için geç kalmayın.
  • Türkiye’nin ilk halı belgeseli ‘Anadolu Halısı: Ruhumun Dili, Sözümün Rengi’ çekildi. Usta yönetmen Coşkun Aral’ın gözünden Türk halısının yol hikayesini anlatan belgesel, arşivlik bir çalışma. İstanbul Halı İhracatçıları Birliği (İHİB)’nin projesi olan bu film; el dokumacılığının kaybolmamasını ve çoğunluğunu kadın istihdamının oluşturduğu dokumacılık sektörünün canlandırılmasını da hedefliyor. Belgesel, yurtdışı ve ulusal belgesel kanalları, uçak içi eğlence sistemleri ve seçili online platformlarda gösterilecek.
Sıradaki haber yükleniyor...
holder