Giriş
Super Bowl dünyanın en çok izlenen spor etkinliği…
Amerikan futbolunda sezonun şampiyonunu belirleyen karşılaşma. Tüm Amerika’nın, Amerikan futboluna teslim olduğu gün diye de biliniyor.
Dolayısıyla her yıl, devre arasındaki müthiş şovları ve yayınlanan pahalı reklamlarıyla da çok konuşuluyor. Anlayacağınız kitlelere ulaşmanın en kestirme yolu!
Türk Hava Yolları da birkaç yıldır iddialı reklamlarını işte bu şovda görücüye çıkarıyor. Çok da iyi yapıyor çünkü hem kendi reklamını hem de Türkiye’nin reklamını dünyaya izletiyor.
Özellikle bu yıl, müthiş bir İstanbul reklamı yapılmış.
Bir reklam değil, sinema filminin tanıtımı gibi hatta.
‘Gladyatör’, ‘Thelma ve Louis’ gibi fimlere imza atan, ünlü yönetmen Ridley Scott’ın çektiği film, bir aksiyon filmi tadında ama İstanbul’un en güzel, en özel yerlerini izliyoruz.
Çırağan Sarayı, Yerebatan Sarnıcı, Ortaköy Meydanı gibi simge yerler de var, İstanbul’un yeni havalimanı da. Sahneler o kadar güzel çekilmiş ki, ‘Vay be ne zamandır Ortaköy’e gitmedim’ derken buldum kendimi. E biz bunu söylüyorsak, izleyen yabancılar nasıl kayıtsız kalsın! THY, ‘Yolculuk’ isimli bu filmle; Türkiye’ye epey turist çekecektir, ben eminim. Çok şık, çok özel, dünyayla yarışan bir havayoluna yakışacak kalitede bir iş olmuş. Bravo. Filmin 4 farklı versiyonu ve kemara arkası görüntüleri de THY’nin youtube kanalında mevcut, aklınızda bulunsun.
BİREYSEL SİLAHLANMAYA KİM 'DUR' DİYECEK?
Olay geçtiğimiz günlerde yaşandı…
Kız arkadaşı ile yürüyen bir gence, 5 kişilik grup laf atmıştı. Çocuk tepki verince de, o 5 kişi onu komalık, kızı hastanelik etmişti.
Sosyal medya ahalisi de tartışmaya başladı:
“Bu duruma düşmemek, kendinizi korumak için bireysel silahlanma nasıl hak olmaz?” diye.
Magandalığın her geçen gün çoğaldığı, adaletin de elinde terazi olan bir heykelden ibaret sayıldığı güzide ülkemde herkes kendi adaletini sağlama peşinde. İnsanlar ciddi ciddi bunu düşünüp tartışıyor.
İşte bu tartışmaların karşısında dimdik duran bir isimdi Nazire Dedeman. 1993’te oğlu Umut, daha 17 yaşındayken arkadaşının silahından çıkan kurşunla öldürülünce Umut Vakfı’nı kurdu.
Bireysel silahlanmaya karşı mücadele eden vakfı, ‘kendi adaletini sağlamak isteyenlere’ itiraz ediyor, tehlikenin boyutlarına dikkat çekiyordu.
Biraz da onun sayesinde bireysel silahlanmaya bakışımızı değiştirdik.
Şimdi yine aynı mevzu tartışılırken, bu özel kadının hayatını kaybettiğini öğrendik. Her gün en az 6 kişi silahlı saldırıda can verirken, artık kim bunlara ‘dur’ diyecek, ‘sonuçları fena olur’ diyecek bilmiyorum. Aklı başında insanların bir bir gidişi, hayatı gerçekten zorlaştırıyor.
HANDE DE YAPIMCI DA AYIP EDİYOR
Hande Ataizi ne yapıyor ne ediyor gündemde kalmayı hep başarıyor...
Bu kez ‘Yasak Elma’ dizisinin kadrosuna gireceği konuşuluyor.
Neden önemli bu haber?
19 yıl önce bir sette kendisini taciz ettiğini iddia ettiği Talat Bulut, dizinin başrolünde olduğu için!
Ben ‘yok artık’ demiştim...
Çünkü birini tacizle suçlayıp sonra onun oynadığı dizide rol alınmaz diye düşünmüştüm.
Ama dizinin yapımcısı dedi ki “Evet görüşüyoruz”.
Hande Ataizi de eleştiriler üzerine “Basın abarttı bu haberleri” dedi çıktı işin içinden! Ne kolay değil mi?
Talat Bulut da haklı olarak isyanlarda. Ki bence sonuna kadar da haklı.
Hande Ataizi’ninki büyük ayıp değil mi?
Taciz yoktu ve bugüne kadar ses çıkarmadıysan da çok ayıp...
Dizide oynamak için çark ediyorsan da çok ayıp.
Yapımcı bu ismi nasıl düşünmüş, onunki daha büyük ayıp! Sırf dizi konuşulsun, gündemde dursun diye mi bu seçimi yaptı?
Gerçekten ‘Yasak Elma’ nasıl bir dizi ya?
Sırf setteki tartışmalarla bile reyting rekoru kırar! Amaç da bu herhalde.
O KAÇMA ANI DİZİLERE HALA İLHAM VERİYOR
Hande Ataizi demişken… Bir röportaj vermiş; yıllar önce bir barın tuvalet camından kaçarken görüntülenmesi sorulmuş, şöyle cevap vermiş:
“Sonuçta yüz kızartıcı bir olay değil. O dönem küçüktüm ve görüntülenmek istemediğim için, arada dahice hareketlerim oluyordu. Bence tatlı ve naif bir hikaye.…”
Evet o naif görüntü öyle efsane oldu ki, hala dizilere ilham vermeye devam ediyor.
Geçenlerde ‘Erkenci Kuş’ dizisinde ‘Sanem’, (Demet Özdemir) tuvalette kilitli kalınca, tuvalet camından çıkmaya çalışıyor, orada sıkışıp kalıyordu. ‘İstanbullu Gelin’ dizisi de bu olayı kullananlardan... İpek Bilgin’in oynadığı ‘Esma Boran’ karakteri bir eğlence mekanındaki polis baskınından camdan kaçarak kurtulmaya çalışıyordu. Doğrusu bu sahnenin hakkını da en iyi veren, 70 yaşındaki ‘Esma Hanım’dı ve komikti. Hande Ataizi, tek bir hareketiyle yıllarca konuşulacağını hiç düşünür müydü acaba?
