Coğrafi özellik olarak birbirine çok benzeyen iki takımın maçından çıkan sonuçtan memnunuz. İki takım da yaylaları olan şehirlerin takımı. Mesela, Trabzon’un İsviçre’de karşılığını St.Gallen diye örneklersek; Ebnat Kappel’i rahatlıkla Uzungöl’ün yerine sayabiliriz. En meşhur yemekleri de sepette tavuk. Bizim hamsinin yanına yanaşamaz. Futbol olarak da St.Gallen bizim ayarımız bir takım değil. Zaten ilk 10 dakikada bunu gördük. Önce karşı karşıya sonra direkten dönen topla kaçan goller. Bardhi’nin yüzündeki ifade kaçan golden daha acıydı. Maçın berabere bitmesini iki takım da peşinen kabul etmiş vaziyette değildi. Abdullah hocanın değişiklikleri de bunu gösterdi. Trezeguet’in sahne alması bize biraz heyecan getirdiyse de buradan bir netice alamadık. Oradaki Türk taraftar ‘Bize her yer Trabzon’u biraz yanlış anlamış. 65. dakikada tribündeki yerlerini dumana boğdular. Biz uzun süre ‘Draguş nerede?’ dediysek de hoca onu 84’de oyuna aldı. Daha önce alsa sonuç farklı olur muydu bilemiyorum. Sonlara doğru kornerden yediğimiz golün VAR’dan iptali çok hoş oldu. Şu VAR biraz da bizim lehimize karar versin değil mi? Rövanş için umutluyuz. Avni Aker’de (Pardon Şenol Güneş olacaktı) biz bu Heidi’nin (çocukluğumuzun meşhur çizgi filmi) hemşehrilerini geçeriz. Hem beraberlik hem de ülke puanına verdiği katkı için Trabzonspor’a çok teşekkür ediyoruz. İş Trabzona kaldı.
23 Ağustos 2024, Cuma 07:00
Haberin Devamı