Maç öncesi Ankara’dan gelen terör haberleri ile kahrolduk. Şehitlerimize rahmet diliyorum. Yaralılara Allah şifalar versin. Terörün her türlüsüne lanet olsun! Bu kara haberin gölgesinde oynandı maç. Takımın ve tribünlerin inancı yerindeydi. Takım ısınmaya çıktığında, futbolcuların tek tek çağırılıp yumruk şovunu hangi rakip topçu görse heves eder. Yalnız kolay takım değil Elfsborg. Roma’yı yenmeleri de tesadüf değildi. Yine de ilk düdükle birlikte Cim Bom oyunu rakip sahaya yıktı. 15. dakikada Osimhen indirdi Barış, onun son golüne nazire yaparcasına röveşata vurdu ama canım gol kaçtı. Osimhen demişken; gelen yanlış paslara Zaha gibi tepki vermeyip, arkadaşlarını alkışlaması dikkatimi çekti. Gol geciktikçe canı sıkılan taraftarın moralini, Icardi yerine getirdi. Mertens’in direkten topunu öyle tamamlayabilecek çok az santrfor vardır. Sonra Abdülkerim kafa, sonra Sara ince gördü ve Barış: 3-0. İkinci yarı, ilk devrenin tam tersi bir durum oldu. Durduk yere yenen bir gol, ardından durduk yere gelen bir penaltı. Arkadaş skoru bulmuşsun. Eze eze oynayıp fark atman gereken maçta topu eveleyip gevelemenin ne alemi var? Bir anda skor 3-2 oldu. Bu da doğal olarak takım üzerinde bir stres yarattı. Tam hamle zamanıydı. Yunus, şapkadan tavşan çıkardı. Yaptığı slalom inanılmazdı. Disipline sevk edenler utansın. Galatasaray, kolayı zor yaptı. Bu takımdan 3 tane yenmez.
24 Ekim 2024, Perşembe 07:00
Haberin Devamı