Ligde, Kasımpaşa karşısındaki puan kaybını ‘bir yol kazası’ diye yorumladığımız Galatasaray’dan Rigas önünde; hem skor hem de oyun olarak bir başka beklenti içindeydik. Rakip sevimsiz bir takım, kazma topçuları, kazma bir hakem, kötü bir hava ve bizim eski muhit Şakirağa Parkı’nın sahasından hallice bir saha(!) Rigas, Avrupa Ligi’nin en alt seviyedeki takımı. Tek yapabildiği olabildiğince kapanmak ve bulursa kontratağa çıkmak. Başka hiçbir numaraları yok. Ezip geçmen gereken bir maç. Şu maçı 2-0’dan 2-2’ye getiriyorsan Kasımpaşa maçına nasıl yol kazası diyeceğiz? Galatasaray sağdan, soldan, ortadan delip geçeceğine taraftarın karnını ekşitiyor. Maçın büyük bölümünde, kendi sahamızda Günay, Abdülkerim, Davinson ve Kaan’ın paslaşmasını izledik. Rakip kaleye gitmeden golü nasıl bulacaksın? Bu miskinlik Rigas gibi bir takımı bile havaya soktu. Icardi ana baba günü rakip defansta kayboluyor. Barış iki haftadır bir şey oynamıyor. Mertens saman alevi. Jakobs giden Köhn’ü aratır olmuş. Batshuayi niyeyse küsmüş. Takımın bir temposu, teknik direktörünün oyun planına bir müdahalesi yok. İrfan hocayla 15 dakika değerlendirme yapıp 86. dakikada erken (!) sayılabilecek iki hamle yapıyor. Ee nasıl olacak bu iş? Ancak bireysel çabalarla. Kim yapacak bunu? Yunus. O da iki kere yaptı. Zaten iki gol öyle geldi. Kazanabilmen için bir maçta kaç fark olması gerekiyor? Şu rakibe puan veriyorsun ya! Mahallenin sahasında, muhitten çocuklarla, kendi aranda baklavasına oynasan dün akşamki Galatasaray’dan daha hırslı olma ihtimalin çok yüksekti.
04 Ekim 2024, Cuma 07:00
Haberin Devamı