Ligin ilk yarısını ufaktan belirleyecek olan maç için önceden çok şey konuşuldu. Kadrolar açıklandığında şunu düşündüm; bu maçta Barış Alper santrfor başlıyorsa Batshuayi’nin kendisini sorgulaması gerekmiyor mu? Trabzon’un ligdeki konumu kimseyi yanıltmasın. Adı yeter. Şenol Güneş’in sahada varlığı yeter. Bu maç nasıl olacak derken; 9. dakikada Yunus’un Messivari ara pasında Mertens resmen Icardi’ye nazire yaparcasına vurdu. Çok yetenekli futbolcuların formsuz dönemlerinde büyük maçlar dönüş maçları oluyor genelde. Ozan Tufan da müthiş yükseldi ve Trabzon oyuna, Ozan da kendine gelmiş oldu. Derbi maçları her türlü hikayeye açıktır. İki takım da ofansif futbolu tercih edince seyir zevki giderek arttı. Messi asisti yapan Yunus muazzam bir Messi golü attı. İki takımın da yumuşak karnı; hücuma çıkarken kaptırdıkları toplar. Trabzon bunları genelde daha iyi değerlendirdi.
İkinci yarı Abdülkerim, Banza’ya beraberlik golünü hediye etti. Orada o hareket yapılmaz Abdülkerim. Arkadaşlarının emeğine saygısızlık. Jelert’in yetenekleri kısıtlı, Berkan zaten sol bek değil. Sanchez yok. Defans göbeğinde hata yapma lüksünüz olmamalı. Yunus’la Barış pas vermek yerine vurunca galibiyet golleri kaçtı. Okan Buruk son 15’te risk alıp forveti ikiledi. Uzatmalarda Dragus golü attı dedik, Abdülkerim mucizevi çıkarttı. Son saniyede Ali Şahin çok şanssızdı. Kendi kalesine attı. 38’lik Mertens’in işine saygısı ve beslediği aşk tüm gençlere örnek olmalı. Ne maçtı ama! İki takımı da tebrik ediyorum. Trabzonspor iki şampiyon adayına da son saniye golüyle kaybetmiş oldu.