Giriş
Ece Dağıstan ve Fazıl Say’ın evli olmalarına rağmen ayrı evlerde yaşamaları çok konuşuldu. Ece Dağıstan Instagram hesabından bu konuşmalara cevap verdi.
“Ben 17 yaşından beri tek başına yaşayan biriyim. Evlenmek ana hedefim olmadı, keza 43 yaşında evlendim. Benim amacım her zaman kendi huzur ve mutluluk formülümü bulmak oldu. Bizim 2 evimiz var doğru, ama biz her günümüzü gecemizi çoğunlukla iki ev arasında geçiriyoruz. Ve doğrudur ki sırt çantamızla gidip geliyoruz. Bu zahmetli mi? Evet bazen. Ama değer mi? Hem de nasıl.
Ve ekledi.
“Bu hayat bize çok yakışıyor.”
Evet Ece hanım, bu hayat size çok yakışıyor ve her birimize çok yakışıyor. Düşünsenize bu yaşamdayız ve her birimiz bambaşka insanlarız. Bambaşka hedeflerimiz, bambaşka inançlarımız, bambaşka hayallerimiz var. Ne fiziksel görüntümüz aynı, ne yaşamlarımız. Böyle bir gerçek varken “benim gibi ol” ısrarımız komik kaçıyor.
Bırakalım herkes dilediği gibi yaşasın, başkasına zarar vermediği müddetçe. Hayat denilen şey herkesin kendi sahnesi değil mi? Bu sahnede nasıl bir sen yarattın, hayatınla nasıl bir eser ortaya koydun bu her kişinin kendi sorumluluğu. Bu hayatı sanat eserine dönüştürmek veya dönüştürmemek işte buralardan karar veriyorsun hayata. İşte buralardan gerçek yapıyorsun hayalini, yaşamdaki rolünü.
Bırakalım oyunu herkes hakkıyla oynasın. Yoksa oynarken 2 ayrı evde mi oynuyorsun, üzerine mintan mı giyiyorsun önemi yok. Önemli olan oyunu hilesiz, hurdasız, coşkuyla, heyecanla oynaman. Fitnesiz, fesatsız, insanca, adil oynaman. Yönetmen zaten her şeyi görüp, biliyor.
O nedenle sen kendi işine bak. Kendi hayatınla ne yapıyorsun? Nasıl bir sanat eseri yaratıyorsun? Ona bak. Çarçur etmeye değil. Yoksa ağız hep konuşur.
