Bu taksirli suç

Bir trafik kazasına karıştım, olayda yaralanan var. Böyle durumda kaza yapan kimseye ağır ceza uygulanır mı? Durum nasıl değerlendirilir? L.B.

Okuyucum İstanbul’dan yazmış, doğrusu İstanbul trafiğinde maharet kaza yapmadan veya kazaya uğramadan işten eve, evden işe gidip gelebilmekte. Bunu herkes kolay kolay beceremez zira bu şehirde yaşanan bildik bir trafik değil, bir hayatta kalma mücadelesi. Dolayısıyla olaylara bakış açım, biri canından olmasın, birinin canı yanmasın, gerisi alın yazısı.

Evet belki yukarıda biraz abartıya kaçtım ama ne yazık ki şehrimiz böyle, bir trafik değil bir kaos yaşıyoruz, bir tek trafik kuralının uygulanmadığı bir yaşam olabilir mi? Oluyor işte. Böyle bir kargaşada yaşanan trafik kazaları için 'taksirli suç' diyoruz. Yani insanlar hareket tarzını isteyerek yapıyor ama sonucu istemeyerek oluşturuyor. Yani trafik kuralına uymuyorsunuz ama birine çarpıp yaralama kastınız veya bir başka araca çarpıp hasar yaratma kastınız yok. İşte bunlar taksirli suç ve de cezası düşük. Belki de bir takım kişiler bunu bildiği için kurallara uymamayı bu nedenle tercih ediyor, araçların arasına bilinçsizce dalıyor, kırmızıyı yeşili takmıyor, şerit takibini falan umursamıyor. Bu nedenle bir de bilinçli taksir kavramı hukuk sistemimize girdi, bu durumda sonucun da makul insan için bilinebilir kabul edildiği haller düşünüldü ve cezası biraz daha ağırlaştı. Okuyucumun durumu bu ise evet cezası bir miktar daha ağır kabul edilebilir, bunun için bir meslektaşımın yardımını almasında yarar görürüm.

ANCAK: Konu açılmışken bir içimi dökeyim, şu trafikteki araç sürücüleri için mesela iki senede bir mecburi trafik kursu uygulansa da sıkı bir disiplin tatbik edilse de hiç olmazsa bu sorumsuzluk karşısında birçok canımız kurtulsa iyi olmaz mı? Yoksa bu kaos böyle devam edecek.