Pastırma sıcakları geldi mi - geliyor mu diye düşünürken kapıyı çalan şiddetli yağmur ve biranda kış soğuklarının buz gibi bastırmasıyla Sonbahar’ı yok sayıp direk kışa geçtik. Ama ertesi gün montlar elimizde kaldı çünkü hava adeta bir Ağustos sabahında gibiydi. Bir sıcak, bir soğuk derken; mevsimlerden yaz mı yoksa kış mı diye düşünürken bünyeler de geçişten etkilenip yorgun, halsiz ve enerjisiz oluyor. Ne uyku uyumak istiyoruz, ne çalışmak. Az yediğimizde doymuyoruz, çok yediğimizde şişiyoruz. Geç yatsak sabah kalkmak bir dert. Erken yatsak fazla uyumak da iyi gelmiyor alışık olmayan bünyelere.
Hiçbir yere sığamayan, ne istediğini de tam olarak bilmeyen ruh halleri bu geçiş dönemlerinin en tipik etkisi. İşte tam da bu dönemde size ilaç gibi gelecek mevsim geçişi önerilerim geliyor.
1- Sabahları ballı limonlu ılık su için!
Benim için her zaman bir şehir efsanesidir bu. Sabahları ılık limonlu su yağları eritiyormuş, daha neler. Mümkün değil elbette. Ancak yağları eritmiyor oluşu iyi gelmediği anlamına gelmiyormuş.
Son 10 gündür her sabah uyanır uyanmaz ballı, limonlu ve hatta 3-4 damla da elma sirkesi damlattığım çayı içiyorum. En tipik etkisi şişkinlik ve ödemleri geçirmesi oldu. Ayrıca zindelik de veriyor. Mide hassasiyeti olanlar sadece okumakla yetinsin ama.
2- Gün içinde küçük molalar için fırsat kollayın!
Keşke herkes gün içinde siesta yapabilseydi, eminim dünya o zaman çok daha yaşanılası bir yer olacaktı. Elbette gün içinde kısa bir siesta hepimiz için mümkün değil ama uyumak dışında kısa molalar da verebiliriz. Çünkü bu 10 dakika günün kalan kısmına çok daha konsantre ve dinç olarak devam etmenizi sağlayacak. Ofisteyseniz kahvenizi alıp pencereyi açıp biraz temiz hava alarak değerlendirebilirsiniz. Ortamınız uygunsa gözlerinizi kapayıp uyumadan ve hiç bişey düşünmeden dinlenebilir ya da kulaklıkla biraz meditasyon yapabilirsiniz. Birkaç dakika dışarı çıkıp kısacık yürüyüş yapabilir, ya da masaya başınızı koyup yağmur sesi eşliğinde hayallerinizi ve hedeflerinizi düşünebilirsiniz.
3- Biraz “yeni” lenin…
Gerçek anlamda ihtiyaç duyabileceğiniz “yeni” lere sahip olmak için mükemmel bir zaman. Yeni bir kitap, yeni bir hırka, yeni bir koku ya da kendinizi daha iyi hissettirecek “yeni” her neyse hayata geçirin.
4- Daha fazla C vitamini alın!
Tipik yorgunluk şikayetinizi C vitamini desteği ile azaltmak mümkün. Sonbaharda en iyi C vitamini kaynağı Kivi ve Mandalina. Meyve sevmiyorsanız suda eriyen efervesan tabletler de var ama bu meyveler hala yeryüzünde yetişiyorken (evet bir gün bu meyvelerin de nesli tükenecek) doğalından yana tercih yapmak daha akıllıca olacak.
5- En sevdiğiniz filmi izleyin!
İzlediğiniz zaman kalbinizi ısıtan, yüzünüzü gülümseten ve “keşke bitmeseydi” dedirten o film hangisi? Eski bir film ve en iyi arkadaşı kahve size bir terapi etkisi yaratacaktır.
6- Anda kal / en azından dene…
Çok azımız tam olarak şu yaşadığımız ana konsantre olabiliyoruz. Bu tam olarak yüksek bir yerden atlayarak Bungee Jumping yapmaya benziyor. Bunu yaparken sadece ve sadece o an hissettiğiniz şeyi yaşarsınız. Korku, endişe, adrenalin, mutluluk, haz!..
Artık size verdiği his neyse. Ama sadece o andasınızdır. Yani kimse o atlayış sırasında akşama ne pişireceğini, ya da eski sevgisinin en son paylaşımını düşünmez. Anda kaldığında zihin ve düşüncelerin gözlemcisi olabilirsin. Sahip olduğun zamanın değerini daha iyi anlayabilir ve daha doğru değerlendirmeler yapabilirsin. Geçmişten pişmanlık duymadan, gelecek ile ilgili endişe yaşamadan sadece nefes aldığın a “ana” konsantre olabilirsin.
7- Listele!
Hedeflerini, yapacaklarını, hayallerini, yarım kalan işlerini listele. Bu listeni hergün görebileceğin bir yere asmayı unutma. Tamamlanan işlerin üzerine çizik atmanın hazzını bir kere yaşadığında, geri kalanları bitirmek için müthiş bir motivasyon hissedeceksin.
8- Mutlu edene, keyif verene yönel!
Bir düşün bakalım seni neler mutlu ediyordu? Biliyorum günlük işleri yetiştirme telaşında sen de bunların bir kısmını unuttun. Hangi insanların yanında zaman su gibi akıyordu?
Kimlerin yanında gülmekten çenene ağrılar giriyordu? Ne yaptığında kendini çok daha iyi hissediyordun? Deniz havası koklamak, yürüyüş, müzik, masaj, tiyatro, araba ile uzun yolculuğa çıkmak, yeni kitaplar, eski şarkılar, Galata, Beyoğlu, Moda, Beşiktaş.
Hadi bu sonbahar birazcık seni mutlu edene, sana keyif verene yönel..