Eğitim önemli bir meseledir. Ülkemiz eğitim sisteminin çatısı diyeceğimiz yükseköğretimde ilginç şeyler oluyor. Onu da görmezlikten gelmemiz mümkün görünmüyor. Üniversitelerde yüzde 30 (devlet yüzde 28, vakıf yüzde 33) boşluk var. Daha acısı ve sıkıntılı durum ise, 600 bin öğrencinin tercih bile yapmaması. Bu durum hakkında YÖK çok çalışıyor. En son dün yayınlanan ‘tercih yapmayan öğrencilerle yapılan anket sonuçları’ için YÖK’ü, başta başkan Yekta Hocam olmak üzere kutluyorum. Anket sonuçlarına girmeden önce, her yıl yayınlanan OECD’nin eğitime bakış raporunu yorumlamaya çalışacağım. ‘Eğitime bakış’ raporuna göre, Türkiye’de yüksek eğitim almış her dört kişiden biri iş bulamıyor. Yani üniversite mezunu işsizlik yüzde 25.
Bunun sebebi, Türkiye’de iş olmaması mı yoksa üniversitelerin gençleri geleceğe hazırlayamaması mı diye sorarsanız? Cevap kesinlikle ikincisi. Bunun tek makul açıklaması, gençler üniversitelerde gelecek görmüyor.
Öğrenciler 2025 dünyasına hazırlanmalı
Gelelim, YÖK anket sonuçlarına adayların yüzde 69’u 2018-YKS’ye üniversiteye yerleşme hedefi ile girdiğini belirtmiş, yani amaç üniversiteye girmek. Ankette öne çıkan cevap ise kuşkusuz ‘mezuniyet sonrası iş bulma kaygısı’ ve ‘geleceğe hazırlanamama korkusu’.
Adayların üniversite tercih etmeme nedenlerini belirleyen faktörler arasında ilk sırayı ‘istediğim bölümler için puanımın yeterli olmaması’, ikinci sırayı ‘kazanma şansımın olduğu bölümleri bitirince iş bulamayacağım kaygısı’ aldı. İlginç sonuçlardan birisi de adayların yüzde 70’i lisede bilgilerin üniversite eğitimi için yetersiz olduğunu düşünmesi oldu. Öğrencilerin üniversitelerle ilgili bilgi alma şeklinde de çok büyük bir değişim var.
Adaylar üniversitelerle ilgili bilgileri sosyal medya ve web sayfalarından aldıklarını belirtiyor. Bu başlık elektrik direklerine reklam veren üniversitelere umarım ders olur. Adayların vakıf üniversiteleri ile ilgili kısımda verdikleri yanıtlara bakılırsa adaylar ‘vakıf üniversitesi’ kavramını bilmiyorlar. Bunda kamu ve vakıf üniversiteleri arasında ayrım yapan bu kurumları doğru tanıtmayan herkesin kusuru var.
Sonuçta bilmemiz gereken bu ülkede her yıl sınava giren öğrenci sayısı artmasına rağmen üniversitelerde boşluk artıyor. Üstelik üniversitelerde oluşan boşluğun maliyeti çok yüksek. Yapılması gereken tek şey, öğrencilerin bugünden 2025 dünyasına hazırlandığının hatırlanmasıdır.
Buna uygun eğitim ve bölümlere ihtiyaç var. Unutmayın, biz daha adını duymadan BİG DATA, siber güvenlik, Blockchain, robot hukuku, gastro terapi gibi binlerce alan ortaya çıktı. Bunlar henüz bizde dillendirilmezken gelişmiş ülkelerde ciddi mesleklere dönüştü bile. YÖK’e teşekkür ederim, üniversiteler ve gelecek açısından hepimizin yenilikçi ve fütürist bir bakış açısına ihtiyacımız var.
Tüm bu sonuçlara baktığımda benim gördüğüm tablo çok net. Üniversiteler öğrencileri geleceğe değil, bugüne hazırlıyor. Öğrenciler bunun farkında ve gittikçe bilinçlenip üniversitelerden geleceğe hazırlık talebi oluşturuyorlar ki bu da oldukça iyi bir gelişme.
turgay.polat@posta.com.tr