Giriş
Bu hafta konseyi Instagram’da 150 bin takipçisi bulunan, müzik dünyasından haberler ve yorumlarıyla gündemi belirleyen @POPBIZDE blogunun sahibi Kaan Ölker ile kurduk. O müzik konuşmak istediği için ben konuları şarkıcılardan seçerek orta yolu buldum.
EŞ TORPİLİ
Serdar Ortaç’ın tribute albümünde ‘Mesafe’ şarkısı kapanın elinde kalıyordu. Reynmen’in çok söylemek istediği şarkıyı, albümün müzik direktörü Ozan Çolakoğlu eşi Gülşen’e verdi.
ALKAPAR: Başka şarkı mı kalmadı canım. ‘Dansöz’ var, ‘Ben Adam Olmam’ var, onun İspanyolcası ‘Loco Para Amar’ var, ‘Mikrop’ var, ‘Seni çöpe atacağım poşete yazık’ var. Hiç olmadı ‘Padişah’ var. Ortaç külliyatından herkes kendine göre bir şeyler bulur bence. O değil de ben esas Elif Kaya’nın 2 yıl önce söylediği ‘Karabiberim’ yorumunun hastasıyım. Yazık oldu o şahane albüme de.
POPBİZDE: Bu albümde herkes gibi ben de “Mesafe’yi kim söyleyecek” diye çok merak ediyordum ve takipçilerime “Ya Gülşen ya Edis olacak” demiştim, nitekim Gülşen oldu. Albümde herkes yer almak istiyor ama son sözü prodüktör Ozan Çolakoğlu söylüyor. Bu haberi paylaştığımda insanlar “Eş torpili” dediler ancak unutmayın Gülşen’in, Kayahan ve Mirkelam gibi isimlerin albümlerinde söylediği şarkılar yeniden hit olmuştu. Gülşen ‘Mesafe’nin hakkını verir diyorum!
GSA HALI-KİLİM-TRAVEL
Gaye Su Akyol halı çizdi. Yaptığı üç tasarıma Leyla, Sayfiye Havası, Güneş Tanrıçası ile Tanışma isimlerini veren şarkıcı her birinden 50 tane ürettirip 2 bin 900 ile 33 bin TL arasında değişen fiyatlarla satışa sundu.
ALKAPAR: Şöhretini batılıların bizi egzotik, mistik bir Arap ülkesi olarak görmesine borçlu olan Gaye Su Akyol, Kapalıçarşı imajıyla karşımızda. Sokakta yürürken “Hello my friend, discount carpet for you” diye yaklaşabilir, aman dikkat. Oryantalizmin kraliçesi tabii ki halılara mitolojik, Atiyemsi figürler koymuş. Umarım bunlar uçan halıdır ve binip Avrupalı hipsterların yanına uçar.
POPBİZDE: Neden bilmiyorum, halı, kilim, kültürel motifler, danteller denilince benim aklıma hep Mabel Matiz geliyor. Onunla o kadar bütünleşmiş ki, başka bir sanatçıyı böyle şeylerle bağdaştıramıyorum. Asıl merak ettiğim konu şu, bakalım Gaye Su Akyol’un bu halılarını kimler satın alacak ve istediği ilgiyi görebilecek mi?
TİKTOK KAPANMASIN
Demet Akalın kızı Hira’nın TikTok fenomeni Özgür Balakar’ın canlı yayınına 7 bin lira göndermesinden sonra çıldırdı. “Bu sahtekarlık, TikTok kapatılsın” diyen Demet Akalın’a fenomenler ateş püskürdü.
ALKAPAR: Öncelikle, hiçbir aile küçük çocuklarının eline telefon vermemeli. İki gün önce fenomenlerle dans edip video paylaşan Demet Akalın’ın 7 bin lirası gidince TikTok’u kapattırmaya çalışması çok çirkin. Nasıl olsa yarın TikTok üzerinde kendisi de bir reklama çıkar, para kazanır, unutur bu günleri.
POPBİZDE: “Yanlış üslup, doğru sözün celladıdır” diye bir laf vardır. Demet’e bu kadar tepkinin gelmesinin sebebi yanlış üslup kullanmasıydı. Evet, o uygulamada hediyeler için sırf para kazanmak adına canlı yayın açan ve saçmalayan çok tip var fakat bu şekilde tepki göstermemeliydi. Ben sadece Hira’nın bu kadar küçük yaşta paylaşımları için like sayısı az diye ağladığına şaşırdım, bu kaygılar için çok erken değil mi yahu?
HAYAT DEVAM EDİYOR
MÜZELER KENTİ GAZİANTEP
Gaziantep’i geç de olsa sonunda gördüm. Özetleyecek olursak, Gaziantep’in sanayisi, yemekleri ve tarihi mutlaka konuşulması gereken üç ana noktası. Buna turizm ve kültür hayatını da eklemek mümkün çünkü şehirde şahane müzeler var. Zeugma Mozaik müzesi zaten bir efsane. Bizim Hamam, Mutfak, Oyuncak ve Atatürk Müzesi’ni de gezme şansımız oldu.
Şehir tiyatrosunun kurulması için çalışmalara başladıklarını söyleyen Belediye Başkanı Fatma Şahin ve ekibinin büyük önem verdiği Panorama 25 Aralık Müzesi de geçen aralıkta açılmış. Burada Kurtuluş Savaşı’nda verdiğimiz mücadelenin en önemli cephesi olan Gaziantep’in kahramanlıklarla dolu tarihine adı üzerinde ‘panoramik’ bir göz atma şansı yakalıyorsunuz. Maket ve mankenlerle yapılan canlandırmalar gerçekten müthiş. Üstelik o dönemden kalan silahlar, kıyafetler, üniformalar topluca bir hikaye anlatıyor. İnteraktif eserlerle müze deneyimi iyice renkleniyor.
GASTRONOMİ ŞEHRİ
Gaziantep’e kadar gidip de kebap ve baklava yemeden dönmek olmaz değil mi? Artık bir klasik olan İmam Çağdaş’ın avlusunda güneşin de yüzümüze gülmesiyle harika bir yemek yedik. Tam bir esnaf lokantası gibi, sirkülasyonun yoğun ve hızlı olduğu bir yer burası. Yemek hızlı ama lezzetler kusursuz. Baklavanın sırrı ise Antep fıstığını taşana kadar doldurmak sanırım.
Beyran çorbasını da yerinde yemek keyifli bir deneyimdi. Gaziantep’in gastronomi alanında yaptığı atılım, mutfak mirasına sahip çıkmanın ötesinde, bu kültürün tanıtımı için gösterilen büyük çaba oldu. UNESCO’nun yaratıcı şehirler ağına gastronomi dalında kabul edilen dokuzuncu şehir Gaziantep. Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali de büyük ilgi görüyor.
KADIN KAHRAMANLAR
Panorama’da bugün, Çağlayan’daki Hisart Canlı Tarih Müzesi koleksiyonundan ödünç alınan eserlerle oluşturulan yeni bir sergi açılıyor: 1.Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nda Kadın Kahramanlar. Hisart’ın kurucusu Nejat Çuhadaroğlu’nun İstanbul’da tutkuyla yaptığı işin bir yansımasını Gaziantep’te görmek çok keyifliydi. Ülkenin tüm yokluklara rağmen giriştiği mücadelenin kazanılmasında büyük payı olan kadınları konu alan sergi çok etkileyici.
Hilal-i Ahmer Cemiyeti (KIZILAY) tarafından kurulan hemşirelik kursları belge ve fotoğrafları, yardım rozetleri ve kartpostalları ile ilk Türk hemşire Safiye Hüseyin Elbi’ye ait madalyalar, mektuplar gibi döneme ışık tutan sayısız eseri görmek mümkün. Çuhadaroğlu bu sergi için “Milli mücadelenin en önemli aktörlerinden olan Türk Kadının çektiği zorlukları, yüklendiği sorumlulukları ve gösterdiği kahramanlıkları işleyen sergi, tarihe ışık tutmaktadır” diyor.
