Pandemi ile birlikte değişen yaşam şartları hareket alanlarımızı kısıtlarken, pek çoğumuzda da dengesiz beslenmek, yağlı ve karbonhidrat ağırlıklı yiyecekler tüketmekten dolayı kilo artışları oluştu. Bu durum obezite kaynaklı birçok rahatsızlığa da davetiye çıkardı.
Özellikle karaciğer yağlanmasının geri dönüşü olmayan ciddi sorunlara sebep olduğunu belirten Sağlıklı Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli, bel bölgesi kalınlaşmasının karaciğer yağlanması konusunda riskli bir durum olduğunu ifade etti. Kümeli’ye karaciğer yağlanması hakkında merak edilenleri sorduk.
“Karaciğer yağlanmasını daha başındayken durdurun”
Karaciğer yağlanması nedir? Nasıl bir rahatsızlıktır?
Sağlıklı bir kişinin karaciğerinde, karaciğer ağırlığının yüzde 5’i kadar yağ bulunabilmektedir fakat bu oran yüzde 5’i geçerse bu duruma karaciğer yağlanması denir. Karaciğer yağlanması basit bir şekilde başlayan fakat önlem alınmazsa ciddi evreleri olabilen bir hastalıktır. Zamanla yağlanmaya iltihaplanma da eklenir ve ilerlerse siroza kadar ilerleyebilir. Bu durum da geri döndürülemez.
Karaciğer yağlanmasının türleri nelerdir? Hangi semptomlarla kendini belli eder?
Karaciğer yağlanmasının iki türü vardır, birincisi alkol alımına bağlı olmayan non-alkolik karaciğer yağlanması, ikincisi ise alkole bağlı görülen alkolik karaciğer yağlanmasıdır. Genellikle herhangi bir fiziksel semptomu yoktur. Kadınlarda bel çevresi 80 cm, erkeklerde ise 94 cm üstü karaciğer yağlanması açısından risklidir. Bunun dışında, rutin olarak yaptırılan bir kan testinde yer alan yüksek ALT, AST, GGT (karaciğer enzimleri) sekmeleri, karaciğer yağlanmasının göstergeleridir. Ayrıca USG ile de karaciğer yağlanması tespit edilebilmektedir.
Beslenmenin karaciğer yağlanması üzerindeki etkileri nelerdir?
Vücudumuza fazladan aldığımız karbonhidrat ve yağlar, enerji ihtiyacı için kullanılmadığında yağ olarak depolanır ve bu durum kanda, yağ dokuda ve karaciğerde yağlanmanın artışı ile kendini gösterir. Eğer ekmek, makarna, pilav, fast food, tatlı ve şeker içerikli besinler çok yüksek miktarlarda tüketiliyorsa, kızartma, kavurma gibi pişirme yöntemleri uygulanıyorsa ve yemeklere katılan yağ miktarı fazlaysa, kişilerde karaciğer yağlanması görülebilmektedir.
Diğer bir faktör de alkol tüketimidir. Kadınlar ortalama günde bir kadeh şarapta bulunan alkol miktarının, erkekler ise iki kadeh şarapta bulunan alkol miktarının üzerinde alkol tüketiyorsa bu durumda vücuttaki yağ metabolizmasının bozulmasına sebebiyet verir. Böylece karaciğer yağlanması dediğimiz durum oluşur.
Karaciğer yağlanması tanısı alan bir kişinin tedavisi nasıl olur?
Karaciğer yağlanması tedavisi için herhangi bir ilaç bulunmamaktadır. Uygun diyet tedavisi ile bu durum çözülebilmektedir. Yumurta, ciğer ve kırmızı ette karaciğer için önemli olan kolin maddesi vardır fakat pişirmeyle kayba uğrar. Kolini bu yüzden dışarıdan takviyeyle almak gerekir.
Ayrıca devedikeni (silibin), enginar yaprağı ekstresi ve karahindiba kök ekstresi takviyeleri de karaciğer sağlığını destekler. Dışarıdan alınabilir.
Karaciğer yağlanmasından korunmak için neler yapmalıyız? Nasıl beslenmeliyiz?
Alkol tüketimini mutlaka sınırlandırmak gerekiyor. Ayrıca hayvansal yağların kullanılmadığı, yemeklere eklenen yağ miktarının 2 yemek kaşığını geçmediği, ekmek gibi diğer tahıl ürünlerinin, kişilerin ihtiyacına göre sınırlandırıldığı bir beslenme şekli önemlidir. Bunun dışında tercih edilen etlerin yağ miktarları düşük olmalıdır. Fast food ve tatlı tüketiminden kaçınılmalıdır. Eğer hafif kilo veya obezite durumu varsa mutlaka kilo verilmelidir. Sebze tüketimi de artırılmalıdır.
Karaciğer yağlanması olan bir kişi nelere dikkat etmeli?
Yağlanma şiddetinin ilerlememesi için bir an önce önlem alınması gerekiyor. Bu durum ilerlediğinde istenmeyen sonuçlara yol açabilir ve siroz durumunda geri dönüşü olmaz. Karaciğer yağlanması tedavisini destekleyecek bir takviye kullanmalı, beslenme şeklinde de değişiklikler yapılmalıdır. Bunun yanı sıra diyabet, insülin direnci, yüksek kolesterol gibi eşlik eden hastalıklar varsa bunların tedavi protokollerinin dışına çıkmamalı. Bir de haftada minimum 150 dk egzersiz yapılmalı.
“Önerim pandemi döneminde 4 Hepa kullanılması”
Kullanıcının kilosuna göre günde 1 veya 2 kapsül kullanılması önerilen 4 HEPA, bir kapsülünde karaciğer sağlığına destek veren 4 ana içeriğe sahiptir. Bu dört içerik Kolin, devedikeninin etken maddesi olan silibin, enginar yaprağı ekstresi ve karahindiba kökü ekstresinden oluşmaktadır.
Yapılan bilimsel araştırmaların sonucu gösteriyor ki devedikeninin etken maddesi olan silibinin (silibin fosfolipid kompleksi) karaciğer enzimlerini regüle etmeye yardımcı olurken, enginar yaprağı ekstresinin kolesterol ve trigliserid seviyesinin düşürmeye destek oluyor. Karahindiba kök ekstresinin ise dışarıdan alınan zararlı maddelerin karaciğere verdiği hasarı yok etmeye katkı sağladığı gösterilmiştir.