Sevgililer Günü’ne karşı değilim ama sevgili deyince ille de karşı cinsten bir sevgili olması gerekmiyor; bugün sevdiğiniz herkese kocaman sarılın: Annenizi, babanızı öpün, çocuklarınızı mutlu edin. Eşinize gelince, orası size kalmış, nasıl kutlayacağınız! Evli ve üstelik karısına da çok aşık bir arkadaşım 14 Şubat geliyor diye kaç gündür korkudan kıvranıyor. Ne alsam, ne yapsam karımı mutlu edemiyorum telaşında! İlle de maddi değeri yüksek bir hediyeye gerek yok, bence emek harcanmış bir hediye para harcanmış bir hediyeden çok daha değerli. Emek derken fikir de katın içine. Sürprizlere ise dikkat: genelde o sürprizler yapanı memnun edecek cinsten olur! Bak bitanem, iki derbi bileti demek yerine iki kişilik bir masaj seansının bir kadını daha çok mutlu edeceğini söylemeye gerek var mı?
Kadir Topbaş, Taksim’e kondurduğu balonla ‘Aşk bir balondur, bineni uçurur’ mu demek istiyor?
Aşkın yolu mideden geçer
Peki niye bütün Sevgililer Günü önerileri romantik bir yemekle bağlantılı? Çünkü pek çok soruşturmaya verilen yanıt şaşırtıcı. “İyi bir yemek mi daha çok zevk veriyor, seks mi?” sorusuna hormonları tavana vurmuş ergen değilseler, herkes YEMEK diye yanıt veriyor! Ya aşıklar en çok nerede vakit geçiriyor; yatakta mı, sofrada mı? Göbeklerden belli değil mi, sofrada!
Pera Palas Jumeirah şefi Arif Kemal ve Sahrap Soysal’dan ‘Aşk Mönüsü’nde güllü irmik helvası.
Bir haftadır konferanslar, söyleşilerle süren 360 Derece Aşk etkinliklerinden “en romantik otel” seçilen Pera Palas’taki yemek için Sahrap Soysal’dan Aşk mönüsü istenmiş. “Ben 33 senedir evliyim, aşkı unuttum” diye kararmış sevgili dostum. Onun mutfağa nasıl bir aşkla bağlı olduğunu bilmeyen yok! Başka bir “Aşk”tan esinlenmeyi seçmiş mönü için, “En iyi aşk şairi” dediği Mevlana’nın sofraları’ndan! “Aşkın Doğal hali”, nar, (bereket) buğday (ölümsüzlük) ve kış yeşilliklerinden oluşan bir salataydı. Ana yemek “Ölümsüz Aşk”ta ise mesir macununda marine edilmiş kuzu pirzola vardı ki böyle şahane bir şey olamaz! Sahrap Hanım mesir macununu afrodizyak olduğu için değil, içinde 41 çeşit baharat barındırdığı için seçmiş, kuzunun kokusunu bastırsın diye, tabii öbür işe de yarıyorsa ne âlâ, ama işiniz bir kalem pirzolaya kaldıysa vay halinize!
Türkler en çok ne seviyor?
Sevgililer Günü’nde çikolata hem afrodizyak hem herkese keyif veren bir yiyecek olarak iyi bir hediye.
Sofradan bahsediyoruz madem, Türklerin en çok sevdiği yemekler konusunda refikimiz Hürriyet bir araştırma yapmış ve yaprak sarma birinci olmuş. Hak ediyor. Benim de favorim, yanında yoğurtla, etli yaprak sarmadır. İkinci favorim rahmetli anneciğimin pek güzel yaptığı ıspanaklı gül böreği. Zaten Türkler her tür böreği sever, tereyağlı su böreğinden kıymalı Karaköy böreğine, ne çok çeşidi var. Ve tabii ki Boğaz balıkları: Izgara lüfer, palamut, ya da kalkan tava, hamsi tava, dil, küçük balıklar... Hımm, ağzımız sulandı mı? Sulandı ama artık balık zengin işi. Orta direğin ağız tadı kuru fasulyenin favori yemekler listesinde bayağı aşağılarda olması şaşırtıcı: ılık ılık pastırmalı İspir fasulyesi ve pilav, ana yemeklerimizden değil mi? Ah, asıl büyük aşkım köfteyi unuttuk! Cızbız köfte, anne köftesi, içli köfte, Adana ve her türlü köfte! Sevgiliniz yoksa da takmayın kafaya, gidin bir güzel yemek yiyin. Ben şahsen Samatya meyhanelerinde olacağım, artık Allah ne verdiyse!
Arkanı dönüp gitmeyi de bileceksin
Aşk iki kişi arasında yaşanan bir ilişki midir? Benim şu ara aklımı kurcalayan bir üçlü var: Kaan Tangöze, Seçkin Piriler ve Kıvılcım Ural. Duman Grubu’nun solisti olan Kaan Tangöze, yaptığı iş itibariyle kadınların gözdesi olmaya zaten aday. Ama kafası karışık, seçmeyi beceremiyor. Kıvılcım Ural’la birlikteyken Seçkin Piriler’le evlenmiş ve 2 çocuk yapmış. Ama ilk sevgili Kıvılcım’dan da vazgeçmemiş, birlikte olmaya devam etmiş. Kıvılcım Hanım, dayanamayıp da durumu açıklayı verince ortalık karıştı. Seçkin Piriler kocasından vazgeçmedi. Geri kazanmaya çalıştı. Kaan da karar veremedi!
Seçkin Piriler; Terk etmeyen eş. / Kaan Tangöze; Paylaşılamayan erkek. / Kıvılcım Ural; Vazgeçmeyen sevgili
Seçkin Hanım, kendisini ayrılmaya ikna eden bir arkadaşının peşinde bir süre tavır yaptı; fakat baktı ki takan yok, Kaan, ilk sevgiliyle birlikte hem gezip tozuyor, hem de kadını otoparkta saklıyor, “Kocama aşığım, yanlışını anlayıp eve dönecek” demiş. Kaan’ın vazgeçilmez erkek olmak için ne gibi meziyetleri olduğunu biz değil, en iyi bu iki kadın bilecek tabii. Ama bence, üstelik de Sevgililer Günü’nde, kendilerini aldatan, küçük düşüren, karar veremeyip ikisini birden idare eden bu adamı terkediverseler ne güzel olur! Ama ikisi birden, öyle biri kalıp da ötekine ben kazandım diye nanik yaparak değil. Tabii Kaan’ın ertesi gün, bir başka güzel kadınla keyif yapacağına eminim, kadınlar erkeklere bu kadar meraklı ve onursuz olursa! Oysa ne diyor şarkıda: Yeter ki onursuz olmasın AŞK!