Dişi sökülen kadın

Bir kaç gündür dişim ağrıyor, ağrısı gece uykudan uyandırıyor. Nereniz acırsa canınız orada! Tedavi sürüyor. Melek yüzlü dişçim Arzu Hanım canımı yakmamak için nasıl da dikkatli ama acısız olur mu, koltukta ter içinde kalıyorum. O zavallı kadının üzerine abanmış cani ruhlu insanlık müsveddesi ve zalim ise elinde kerpeten bağırta bağırta en öndeki üç dişini sökerek çıkarıyor! İnsanlık tarihinde tiranların zindanlarda uygulattığı bir işkence bu, kocanın karısına uyguladığı şiddet olamaz!

Ama oluyor. Kanlar içindeki kadını bir de dövüyor aşağılık yaratık. Sonra da hastaneye götürüp “İnek tepti” dedirtiyor! Oğlunun devreye girmesiyle gerçek ortaya çıkıyor, kadın korkudan söyleyememiş! O kadının nasıl bir acı çekmiş olabileceğini tasavvur bile edemiyorum! Ve nasıl katlanıyor buna, nasıl o manyak uyurken kafasına bir şey indirerek kurtulmayı düşünemiyor?.. Bunlar nasıl yaşanmış hikayeler böyle?

[[HAFTAYA]]

Her gün bir başka manyağın haberini duydukça “kutsal aile” diye kutsadığınız o ‘YUVA’ların nasıl bir korku filmine dönmüş olduğunun farkında mısınız? “Aileyi Koruma Derneği” kuracağınıza kadını koruma, kocalık etiketi taşıyan ruh hastalarını tecrit etme ya da iyileştirme çabasına girsenize! Üniversiteler, bu konuda “Neden” diye araştırma yapsanıza! O kocaları serbest bırakmadan yargılamak için yasa çıkarsanıza! Neden bir erkek hamile karısını bıçaklayarak öldürür, neden dişlerini kerpetenle çeker, neden sokak ortasında sırtından 25 kere bıçaklar da o kadınlar susar ve affeder? Dişçi koltuğuna her oturduğunuzda o kadını düşünün! Ve bir şey yapmayanları!..

EDITH PIAF SEVENLERE AJDA!

Fransız şansonlarını seviyorsanız ya da müzikte kalite arıyorsanız, ölümünden 50 yıl sonra bile hâlâ sevilen ve Fransızların en büyük şarkıcısı olmayı sürdüren Edith Piaf şarkılarını dinlemek ister misiniz? Fransız Kültür Merkezi’nde düzenlenecek konserde Ajda Ahu Giray, gitarda Jean-Baptiste Hardy eşliğinde yorumlamaktan büyük zevk aldığı ve vazgeçemediği Piaf şarkılarıyla dinleyicilerle buluşacak.

Müzik eğitimini Fransa’da tamamlayan Ajda Ahu Giray, Galatasaray Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi mezunu. Kadife gibi sesi var. Ben dinledim ve bayıldım. Bu gece ve yarın gece, 15 TL’lik biletler konserden bir saat önce satışa sunulacakmış. 18.30’da Taksim’de olursanız, İstiklal keyfi de yaparsınız!

Ayasofya’da cumaya inşallah!

Bunlar durup durup ayaklanırlar. Ortamı müsait buldukça, ki şimdi müsait. “Ayasofya ibadete açılsın” diye kampanyalar yaparlar. İstanbul’da camii mi yok? Ayasofya’nın karşısında Sultanahmet Camii bütün haşmetiyle çevresindeki her ibadethaneyle yarışıyor! Niye ille Ayasofya? Burası başka bir dinin ibadethanesi olarak inşa edilmiş. O dinin sembolleriyle süslenmiş, o dinin mensupları için çok büyük değer ve anlam taşıyor. Bugün sadece Ayasofya’yı görebilmek, orada bir dua okuyabilmek için İstanbul’a gelen insanlar var.

Ne olur onlara da saygı gösterseniz, ne olur o insanların hakkını kabul etseniz? Olmaz! On milyon imza toplayacaklarmış da Ayasofya Camii’nin ibadete açılması için bütün dünyayı ayaklandıracaklarmış. Ne camii ya? Orası kilisedir. Ama şu anda kilise olarak bile değil, müze olarak açıktır. Çok isteyen gider, duasını da eder. Zaten arkada bir yerde bunları susturmak için Küçük Ayasofya diye bir camii açtılar; bir ezan okunuyor, Sultanahmet’i bastırıyor. Egemenlik, yayılmacılık, inat, ‘ben seni ezerim’ anlayışı yaşıyor.

Amacını şaşmış bir davet

Geçtiğimiz akşam Esma Sultan Yalısı’nda Güney Kore’nin en büyük markalarından Samsung’un yeni televizyonu Smart’ın tanıtım davetine katıldım. Harika bir oyuncak! Bir parmak kalınlığında ama canlıdan daha gerçek görüntüler! Uzaktan elle kumanda, işaret ediyorsunuz, açılıyor, kapanıyor. Güney Kore teknolojik atılımda sınır tanımıyor. Davette yeni Başkonsolos Tae-Dong Jeon’la da tanışıp sohbet ettim. İkram da güzel ama kendimi hiç bu kadar tuhaf hissetmemiştim; meğer daveti Bir Dilek Tut Derneği’yle birlikte düzenlemişler.

Onlar da başta Derin Mermerci, İstanbul’un en çok fotoğrafı çekilen sosyetik kadınları... Uzun tuvaletle bile gelen vardı, hepsinde apartman topuklar, takılar, bir süs, bir püs. Ben işten çıkıp, yağmurda taksi bile yok, düz pabuçlarımla yürüyüp otobüsle gitmişim! Kenan Doğulu da hayatının en tenha ve az ilgi gören konserini verdi, garsonlardan başka dinleyen yoktu! Gazetelerde ise hanımların fotolarını gördüm ama televizyonu göremedim!