Ramazan bayramında bu tuzağa düşmeyin! Uzman isim uyardı: Hayır diyebilmeliyiz
Ramazan ayı ile birlikte oruç tutan herkesin beslenme düzeni tamamen değişir ve öğün sayısı azalır. Ramazan Bayramı ile birlikte öğün sayısının artması ve daha fazla yeme isteğinin ortaya çıkması sağlık açısından ciddi sorunların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Özellikle geleneksel olarak Ramazan Bayramı'nda ikram edilen şeker, çikolata, hamur işleri vücut sağlığınızı bozabilir. Prof. Dr. Vedat Göral, Ramazan bayramı ve bayram sonrası için beslenme önerilerini Posta.com.tr okurları için anlattı.
Aydan Durak/ Posta.com.tr| Ramazan ayının sonlanmasıyla birlikte tüketilen yiyeceklerin miktarı aniden artıyor. Öğün sayısının artmasıyla birlikte daha çok yemek yeme ihtiyacı ortaya çıkıyor. Ramazan Bayramı'nda geleneksel olarak ikram edilen şeker, çikolata, hamur işleri (baklava, börek vb.) gibi gıdalar kan şekerini hızla yükselten ve enerji içeriği yüksek gıdalardır. Bu besinleri aşırı tüketmek vücut sağlığınızı ciddi anlamda bozabilir. Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral, Ramazan Bayramı için sağlıklı beslenme önerilerini ve nelerden uzak durmanız gerektiğini anlattı.
POSALI BESİNLER BAĞIRSAKLARI DÜZENLİYOR
Ramazan Bayramı'nı çok rahat bir şekilde geçirmek istiyorsanız sindirim sisteminizi düzenleyen besinleri tüketmeye ağırlık verebilirsiniz. Prof. Dr. Vedat Göral, bayram boyunca özellikle posalı besinlere ağırlık verilmesinin önemine dikkat çekiyor.
"Bayramda kızartmalı veya ağır yemekler yerine, ızgara, buğulama ve haşlama şeklinde pişirilen yemekleri tercih edin. Tam tahıllı veya çavdarlı ekmek tercih ederek uzun süre tok hissetmenizi sağlayabilirsiniz. Ramazan'da bozulan bağırsak düzeninizi sağlamak için bayramda posalı besinlere ağırlık verin."
TATLI TÜKETMEK HASTALIKLARA DAVETİYE ÇIKARIYOR
Ramazan Bayramı'nın olmazsa olmazı şerbetli tatlılar aşırı tüketildiğinde vücut sağlığı için tehlike oluşturuyor. Prof. Dr. Vedat Göral, aşırı tatlı tüketimine dikkat çekerek "Şeker, çikolata, ağır hamur işleri ve diğer tatlıları aşırı tüketmek, kilo artışına, karaciğer yağlanmasına sebep olabilir" dedi.
"Ramazan ayından çıktık. 1 ay süre ile iftarda yoğun bir beslenme yaptık. 12-14 saat süren açlık dönemleri oldu. Bayramın gelmesi ile, bayram tatlı ihtiyacını karşılamak için, bu yıl yine tatlı siparişi veriliyor. Bu, sağlık açısından tehlikeye yol açmamalıdır. Ülkemizde, yıllardan beri, gelenek olmak üzere, bayramlarda tatlı tüketimi de biraz artıyor. Ramazan ayının diğer adı, Şeker Bayramıdır. Bayramda, ramazan ayı sonrası, birdenbire aşırı gıda yemek, şeker, çikolata, ağır hamur işleri ve diğer tatlıları aşırı tüketmek, kilo artışına, karaciğer yağlanmasına, şeker hastalığının kontrolden çıkmasına, kalp ve tansiyon problemlerine neden olabilir."
SÜTLÜ TATLILARI TERCİH ETMEK DAHA DOĞRU
Ramazan Bayramı'nın olmazsa olmazı tabi ki tatlılar. Ancak tatlı tüketimine hem dikkat etmek hem de tercimizi sütlü tatlılardan yana kullanmak gerekiyor. Prof. Dr. Vedat Göral, "Bayramda, genel olarak sütlü tatlılar, tercih edilmelidir. Yiyeceğimiz tatlı miktarının yarısını yersek ve izleyen öğünde de, sebze ağırlıklı beslenirsek, daha az kalori almış oluruz. Çünkü aldığımız kiloyu ve fazlalığımızı, bayram sonrası eritmek de daha kolay olacaktır." dedi.
"HAYIR" DİYEBİLMELİYİZ!
Ramazan Bayramı'nda her ev gezmesinde ikram edilen tatlılara "hayır" dememiz gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Göral, Bayram gezmelerinde, her misafirlikte tatlı, baklava, kadayıf gibi güzel ancak kalorisi çok yüksek gıdalar yerine, meyve ve sütlü tatlı tercih edilmelidir. Her gezmede, tatlı yenmemeli, az önceki misafirlikte tatlı yedik, tekrar tatlı almayayım diye de belirtmekte fayda vardır. Hatta, çikolata ve şekerli gıdalar yerine, vitamin, besin değeri fazla olan ve posa içeriği yüksek olan, kuru/taze meyveler, ceviz, fındık, fıstık gibi kuruyemişler ikram edilebilir. Bayram boyunca tatlı, çikolata tüketimine dikkat edin, mümkün olduğunca çevrenin ısrarlarından ve aşırı yeme eğiliminden uzak durmaya çalışın. İkramlara ‘Hayır’ diyebilmeliyiz." dedi.
"HAFİF BİR KAHVALTI İLE BAŞLAYIN"
Bayramda ilk gün, sabah hafif bir kahvaltıyla başlanması gerektiğinin altını çizen Prof, Dr. Vedat Göral, "Kahvaltıda muhakkak sizi gün içinde daha uzun süre tok tutacak; yarım yağlı peynir, yumurta, tam tahıllı ekmek ve domates, salatalık, maydanoz gibi söğüş sebzeler tüketin. Yağlı yiyeceklerden ve kızartmalardan uzak durun." dedi.
UYKUDAN 4 SAAT ÖNCE BİR ŞEY YEMEYİN!
Ramazan Bayramı için beslenme önerilerini sıralayan Prof. Dr. Vedat Göral, "Akşam yatmadan 4 saat önce bir şey yenilmemeli, ancak sıvı alabiliriz" uyarısında bulundu.
"Bayram süresince, öğle vakti mümkünse kızartmalar ve tuzlu, yağlı et yemekleri, hamur işleri yerine, zeytinyağlı yemekler, ızgara yemekleri ve bol sebze, salata tüketmek gerekir. Akşam yemekleri saatlerini erken saatlere alınmalı, akşam daha az yenmeli, günlük su tüketiminizin 2- 2,5 litre olmasına özen göstermeliyiz. Akşam yatmadan 4 saat önce bir şey yenilmemeli, ancak sıvı alabiliriz. Hamurlu tatlılar ve çikolatalar yerine, sütlü ve meyveli tatlıları tercih etmek, iyi bir başlangıç olabilir. Günlük tükettiğimiz meyve miktarını yarıya indirebiliriz."
ÇAYI VE KAHVEYİ ŞEKERSİZ İÇİN
Ramazan Bayramı'nda tüketilen içeceklere de dikkat çeken Göral, asitli içeceklerden uzak durulması gerektiğini vurguladı ve çay ya da kahvenin mutlaka şekersiz olarak içilmesi önerisinde bulundu.
"Çay hazırlarken demliğin içine, bir parça kabuk tarçın ve 3-4 adet karanfil atarak hem lezzetli hem de kan şekerinin dengelenmesini sağlayan bir çay hazırlayabilirsiniz. Asitli içecekler yerine, misafirlerinize taze meyveleri az şekerli, kabuk tarçın ile kaynatarak meyve suyu veya az şekerli ev yapımı limonata hazırlayabilirsiniz. Bayram nedeniyle, içeceğimiz çay, kahve, mümkünse taze meyve suyu ve meşrubatları, dozunda, abartmadan tüketmek ve su tüketimini dengelemeyi hatırlamak da faydalı olacaktır. Çaya şeker atılmamasını, kahvenin de şekersiz olmasını öneriyorum"
TEMPOLÜ YÜRÜYÜŞ YAPIN
Fiziki aktivite olarak, ev etrafında veya yakın bir bahçede, bayram süresince, tercihen sabah erken saatlerinde, gün içinde toplam 1 saat tempolu yürüyüşün önemine dikkat çeken Göral, "Günde en az 3-5 bin adım atabilirsek, çok iyi olur. Yürüyüş, bahçe işi ile uğraşma, imkanı olanlar için ev etrafında bisiklete binme, asansör yerine merdiven kullanma gibi aktiviteleri öneriyorum." dedi.
KRONİK HASTALARA VE ÇOCUKLARA NET UYARI!
Prof. Dr. Vedat Göral, Şeker hastaları, kalp hastaları, yüksek tansiyonu olanların ve özel beslenme tedavisi uygulayanların tedavilerini olumsuz etkileyecek besinlerin tüketimine dikkat etmesi gerektiğini vurguladı. Özellikle kalorilerini artıracak ek gıdalardan uzak durmalarını söyledi.
Ramazan Bayramı'nda çocuklarınızın beslenmesine dikkat etmeniz konusunda önemli açıklamalar yapan Göral, "Şeker ve çikolata deyince bayramı en güzel şekilde yaşayan çocuklar akla gelir. Çocuklarınızın fazla miktarda şeker tüketmesi hem boş kalori almalarına hem de diş sağlığı, sindirim ve bağırsak problemleri açısından da sıkıntı yaşamalarına sebep olabilir. Çocuklarınıza yasak koymak yerine sınır koyabilirsiniz." dedi.