Uykudaki gizli tehlike! Hayat boyu peşinizi bırakmayacak hastalığa yol açıyor
Uyurken horlama, nefes almada zorlanma, nefesin kesilmesi gibi belirtilerle kendini gösteren uyku apnesinin hayat boyu peşinizi bırakmayacak başka bir hastalığa daha yol açtığının altını çizen uzman isim 'Ölüme dahi götürebilir' dedi. İşte uyku apnesinin neden olduğu tehlikeli hastalıklar.
Büşra Özbelli Gürsoy / Posta.com.tr | Uyku apnesi, uyku esnasında üst solunum yolunun tıkanması sonrasında solunumun aralıklı olarak durup başladığı ciddi bir uyku bozukluğudur. Üst hava yollarının uyku sırasında tıkanması ya da beynin solunumu doğru şekilde kontrol etmemesi nedeniyle meydana gelir. Uyku esnasında hava yolunun tıkanması sonucunda en az 10 saniye nefesin durması 'uyku apnesi' olarak adlandırılır.
KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Marmara Üniversitesi Pendik EAH Göğüs Hastalıkları kliniğinden Uzman Doktor Caner Çınar, "Uyku apne sendromu erkeklerde 2-3 kat fazla görülür, kadınlarda ise menopozdan sonra sıklığı artmaktadır. Kalın bir boyun (boyun çevresi 43 santimetrenin üstünde olan erkeklerde risk fazladır), dar hava yollarına sahip olmak, uyku hapı ya da sakinleştirici ilaç kullanımı, alkol ve sigara kullanımı, çeşitli nedenlerle burnun tıkalı olması ve kalıtsal olarak uyku apnesine yatkınlık bulunması, obstrüktif uyku apnesinin diğer nedenleri arasında değerlendirilir. Yine obez ve aşırı kilolu kişilerde daha sık görülmektedir. Kilo verilmesi ideal kiloya dönülmesi özellikle obstrüktif uyku apnesi hastalarında hastalığın ve horlamanın şiddetinin azalmasını sağlayabilir." dedi.
BELİRTİLERİ
Uyku apnesinin belirtilerinden bahseden Doktor Caner Çınar, "Uyku apne sendromunun başlıca belirtisi geceleri şiddetli horlama ve hastalar kendileri fark etmeseler bile eşleri tarafından fark edilen nefes almada zorlanma, zaman zaman nefeslerinin uykuda kesilmesi ve sonrasında şiddetli horlama ile tekrar nefes almaya başlamasıdır. Bu solunum olayları gece içinde defalarca tekrarlar ancak hastalar bu durumun genellikle farkında olmaz." ifadelerini kullandı.
Doktor Caner Çınar, "Gece kalitesiz ve kötü gece uykusu sonrasında hastalar sabah dinlendirici olmayan bir uykudan uyanırlar ve genellikle baş ağrısı,konsantrasyon güçlüğü, dikkatte bozulma, iş performansında azalma ve gün içerisinde otururken yemek sonrasında gazete okurken uyuklamaya başlarlar. Ağır uyku apnesi olan hastalarda direksiyon başındayken veya bir makineyi kullanırken bile uyuklamaları söz konusu olabilir. Ağız kuruluğu, sinirlilik ve gün içi yorgunluk bu hastalarda görebileceğimiz diğer belirtilerdir." dedi.
TANI VE TEDAVİSİ
"Uyku apnesi tanısı nasıl konur? sorusuna yanıt veren Çınar, "Hastalığa tanı koymak için doktorunuz öncelikle ayrıntılı olarak şikayetlerinizi sorgular. Sonrasında genel bir muayene ve kulak burun boğaz değerlendirmesi yapılır. Üst hava yolları MR ve BT gibi görüntüleme yöntemleri ile görüntülenir ve gerekli hastalarda kulak burun boğaz hekimleri tarafından video laringoskop aracılığıyla darlıkların incelenmesi sağlanabilir. Semptomları ve muayene bulguları sonrasında gerekli görülürse hastalar uyku merkezine yatırılarak daha ayrıntılı bir değerlendirmeye tabi tutulur. Hastalığın kesin tanısını koyabilmek için polisomnografi adı verilen uyku analizi testinin yapılması şarttır." ifadelerini kullandı.
"Uyku apnesinin tek bir tedavisi yoktur. Tedavi birçok faktör dikkate alınarak gerçekleştirilir." diyen Çınari "Öncelikle kilo kaybı, sigara ve alkol kısıtlaması uygulanmalıdır. Uyku apnesini şiddetlendirebilecek ilaçlar azaltılmalıdır. Yüz-çene bozukluğu ve anormal boğaz yapısı olan hastalarda cerrahi tedavi tavsiye edilebilir.Gece horlama ve uyku apnesi için çene yapısı küçük olan ve çenesi geriye yerleşimli olan hastalarda ağız içi aperey takarak azaltılabilir veya çözülebilir. Bu apereyler alt çeneyi öne çekerek ve dilin uyku esnasında geriye kaçmasını engelleyerek ve bu sayede solunum yollarının açılmasını sağlayarak istenen hava yolu açıklığının elde edilmesine yardımcı olmaktadır." diye belirtti.
Uyku apnesinin en yaygın kullanılan ve en etkili tedavisinin “Kesintisiz Pozitif Havayolu Basınç (CPAP)” tedavisi olduğunu söyleyen Çınar, 'Uykuda başucuna konulan bir cihaz ile burun ya da ağız ve burnu birlikte kapsayan bir maske yoluyla cihazdan gelen pozitif basınç yardımıyla, sanki bir hava yastığı yerleştirilmiş gibi hava yollarının ve gırtlağın uykuda sürekli açık kalmasını sağlar ve apne ve horlamaları ortadan kaldırır. CPAP maskesi veya halk arasındaki adıyla uyku apnesi maskesi kişiye özel olmalıdır, etkili tedavi için en uygun model seçilmelidir.' dedi.
TİP 2 DİYABET ŞEKER HASTALIĞI
Doktor Caner Çınar, uyku apnesinin sağlığa zararlarını sıraladı.
Uyku apnesi; solunum sisteminden endokrin sisteme, sindirim sisteminden kardiyovasküler sisteme ve üreme sistemine kadar vücudun tüm sistemleri üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Uyku apnesi vücudu oksijenden yoksun bırakarak, astım ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) hastalıklarına sahip olan hastaların semptomlarını kötüleştirebilir. Yine uyku apnesine sahip olan kişilerde, insülin direnci gelişme olasılığı daha yüksektir. Bu durum kan şekeri seviyelerinin yükselmesine ve tip 2 diyabet şeker hastalığı gelişmesine sebebiyet verebilir. Metabolik sendrom; yani yüksek tansiyon, yüksek LDL kolesterol seviyeleri, yüksek kan şekeri seviyeleri, kalp hastalığı gibi hastalıkları içeren risk faktörleri ile uyku apnesi ilişkilidir. Sindirim sistemi üzerinde etkilerine bakıldığında ise gastroözofageal reflü hastalığının (GÖRH) diğer semptomlarını daha da kötüleştirebilir, bu da uykuyu daha fazla bölebilir. Hipertansiyon, iskemik inme(felç) gelişimi ve kardiyovasküler hastalık gelişim riski de uyku apnesi hastalarında sıklıkla görülebilmektedir.
"ÖLÜME DAHİ YOL AÇABİLİR"
"Uyku apnesi ne zaman tehlikeli bir hal alır?" sorusuna yanıt veren Marmara Üniversitesi Pendik EAH Göğüs Hastalıkları kliniğinden Uzman Doktor Caner Çınar, 'Uyku apnesi gün içinde aşırı uyku haline sebebiyet vererek trafik kazası gelişimine ve yine tedavi edilmediği takdirde felç gelişimi, kalp krizi gelişimine ve bu durumların sonucunda ölüme dahi yol açabilir.' diye belirtti.
- Diyabeti olanlarda göz muayenesi şart!
- Üşümenizin nedeni D vitamini eksikliği olabilir
- Gözünüzün önünde aniden şimşek çakıyorsa dikkat! Sinsice ilerleyip körlüğe neden olabiliyor, eğer böyle gözüküyorsa soluğu hastanede alın!
- Tedavi edilmeyen anal fissür hastalığına dikkat!
- Rahim ağzı kanserinin belirtileri nelerdir?