Yurdumun şairleri (18.05.2023)

MUHAMMET HATIL

Biraz geç olsa da, tanıdım seni
Bağrına bastın aslanım, mest ettin beni
Her zaman böyle kal, gönüllere sarıl
Alanya’nın efendisi, Muhammet Hatıl
Çizgini bozma, yürü, yollar yarılsın
Seni anlayan alkışlasın, anlamayan darılsın
Durduğun yer güzel, gitme orda çakıl
Anasının ballı böreği, Muhammet Hatıl
Sevgi denizinde yüzüyorsun canım kardeşim
Şu fani dünyada dik duran yiğit yoldaşım
Hayat kantarına güvenme, insanla tartıl
Anadolu’nun yağız çocuğu, Muhammet Hatıl
Şair Adnan diyor ki, adamın dibi
Cesur yüreklisin bir de çor harbi
Ailenle mutlu ol, hoşgörü takıl
Seni tek geçiyorum, Muhammet Hatıl

Adnan Coşkun, Bu şiiri Alanya’da yaşayan arkadaşı Muhammet Hatıl’a ithaf etmiş.

ŞİİRLER ŞARKILAR SENİ ANLATIR

İlmek ilmek olur yüreğimde duygular
Buram buram sen kokar tüm leylaklar
Kalemler, kâğıtlar seni yazar, seni okur
Şiirler, şarkılar seni anlatır
Yağmurda ıslanan şarkılar seni söyler
Denizdeki martı kuşları seni haykırır
Liman taşındaki gölgeler seni kumsala yazar
Şiirler, şarkılar seni anlatır
Ferhatlar, Şirinler
Pınar taşlarına resmini çizer
Nehirler, ırmaklar seni fısıldar
Gökteki bulutlardan aşk damlası yağar
Şiirler, şarkılar seni anlatır

Ali İhsan Kaya, İzmir’de yaşıyor.

VEDA

Çekip gitmek istiyorum
Dertlerimin gözlerinden
Umutlarımın yanaklarından
Kırılan hayallerimin alnından öperek
Gurbetin ıssız sokaklarında
Mezarlıkta ıslık çalarak
Sessiz, usulca
Gitmek istiyorum
Arkama bakmadan uzaklaşmak
Erişilmeyen, bilinmeyen diyara
Gitmek istiyorum
Vedasız, elvedasız
Kimsesiz gitmek istiyorum
Gidişimi kimse bilmeden
Dilimde gurbet türküsü
Gözyaşlarımda günahlarım
Sevdalarım, acılarım, korkularım
Mahcup çaresizliklerim, yalanlarım
Sorumsuz davranışlarım
Süzülürken yanaklarımda
Bu şehri kocaman öperek
Seher vakti gitmek istiyorum

Cemal Karakaya, Aslen Sivaslı. Mersin’de yaşıyor.

VEFASIZ

Ayrılık acısını bana tattırdın
Çaldın yıllarımı elimden aldın
Beni hep ağlattın, kendinse güldün
Demek ki yalanmış sözün vefasız
Hani deryaları aşar gelirdin
Senden gayrısını sevemem derdin
Dizinin dibinde öleyim derdin
Demek ki yalanmış sözün vefasız
Hele bak başıma, ağardı saçım
Dumanlıdır başım, kan ağlar içim
Tükendi dermanım, kalmadı gücüm
Demek ki yalanmış sözün vefasız

Mustafa Macit, Kırşehir’de yaşıyor. Emekli.

HAYALLERİM BİTTİ

Anladım, yolculuk bir ömrün sonu
Soruyorum şimdi bunu kendime
Çok düşündüm dünü, bugünü, yarını
Çözemedim, saldım suyu bendine
Akıp gider balçıklara karışır
Kötü kader benim ile tanışır
Sohbetimiz dertler ile buluşur
Anlamadım, ağlar gördüm ben yine
Ziyareti edilmezmiş garibin
Üstünde ot bitmezmiş garibin
Tükendi bir ömür, bitti sabrım
Günlerce ağladım ben bu derdime
İşte hayallerim bitti, tükendi
Garip gönlüm bu elden usandı
Doksan bir yaşına ömür dayandı
Döndüm, döndüm sordum yine kendime

Hüseyin Ali Yıldız, Bu şiiri Manisa Salihli’den yazmış.

AŞK YAĞMURU

Dün
Yolda yürürken uzakta seni gördüm
Başın öne eğik
Dalgın, dağınık
Ağır ağır adımlıyordun kaldırımları
Birden
Aşk yağmurları başladı hafiften
Saçlarından süzülen ıslaklık
Gözlerimde oluşan nem
Seni bir başka güzel yapmıştı
Sonra
Bu yağmur giderek fırtınaya dönüştü
Yollarda su birikintileri oluştu
Gitgide adımların da yavaşlamıştı
Sonra
Yol kenarında bir banka iliştin yavaşça
Yorulmuş gibiydin
Yağan aşk yağmuru tümüyle seni ıslatmıştı
Kurulanmak için bir güneşe ihtiyacın vardı
Birden ben çıktım karşına
Anlamlı bir bakış
İçten bir gülümseme
Her şeyi anlatıyordu
Sonra el ele yürüdük
Paylaşmıştık bu aşk yağmurunu
Birlikteliğimizin başlangıcı olmuştu
Ve yıllarca hep bu yağmurda ıslandık

Hüseyin Demirci, Bursa’da yaşıyor. Emekli öğretmen.

OLMAZSA OLMASIN

Arabamız, atımız yok
Akdeniz’de yatımız yok
Boğaz’da katımız yok
Olmadı, olmayacak
Olmadı, olmayacak
Bahçeye fidan diktim
Dibine çiçek ektim
Suyunu bolca döktüm
Açmadı, açmayacak
Açmadı, açmayacak
Çocuğa bir uçurtma yaptım
Kuyruğunu uzunca taktım
Rüzgârın önüne kattım
Uçmadı, uçmayacak
Uçmadı, uçmayacak
Tükenmez kalem tükendi
Vakit tamam, ikindi
Yok ya, gün de mi indi
Tükendi, tükenecek
Tükendi, tükenecek

Muammer Şimşek, Konya’da yaşıyor. Emekli öğretmen.