Yurdumun şairleri (28.07.2023)
En beğendiğiniz şiirinizi renkli bir fotoğrafınızla birlikte bize yollayın gazetede yayınlayalım. Şiirin uzunluğu 4 kıtayı geçmesin. Adınızı, soyadınızı, kaç yıldır şiir yazdığınızı eklemeyi unutmayın. Şiirinizi ithaf ettiğiniz biri varsa onun da adını yazın. POSTA GAZETESİ ‘YURDUMUN ŞAİRLERİ’ 100. Yıl Mah., 2264. Sok., Demirören Medya Center No:1, Bağcılar / İstanbul e-mail: sair@posta.com.tr
HAYAT SARIL BANA
Hayat sarıl bana
Geçinip gidelim iki günlük dünyada
Acı içinde yoksul yüreklerle oynama
Kollarım olmasa da üzülmem halime
İşimi yaparım kendime
İnsanları kucaklarım yüreğimle
Hatırlanmak isteriz, unutulmak değil
Yaşarken bir kenara atılmak değil
Destekleyin bizleri kötü değiliz biz
Hepimiz kaderin ağlarında yüzeriz
Bir avuç mutluluk için canla başla severiz
Yürekteki sevdalar olmasa
Hayata küseriz, insanız biz
Göz görmese de, kulak duymasa da
Ayaklarımız taşımasa da, insanız biz
Gerçek engel yürekte olmasın
Yürekteki engeller bizi yormasın
Yıldız Gürler Bu şiiri kalbinde engeli olan herkese ithaf etmiş.
ŞİMDİ ÇOK YALNIZIM BEN
Şimdi çok yalnızım ben
Çok, çok, çok yalnızım
Kırların neşesini
Göğün yalnızlığında
Kaybettim ben, kaybettim
Kaybettim ben, kaybettim
Ruhumun coşkusunu
Denize akıtırım
Sevdiceğim, bahar çiçeğim
Neredesin nerede
Gül yüzünü bir kere görmeye geleceğim
Ömer Ömeroğlu İzmir’de yaşıyor.
ESKİCİ VE ŞİİR
Güzel şiirler yazıyorum ben
Var mı okumak isteyen
Yetenekliymişim, öyle diyorlar
Satıyorum, yok mu isteyen
Eskiciye satsam şiirlerimi
Kaç lira verir ki
Ya da takas eder mi ki
Öyle ya, eskiden takas edilirdi
Mesela ben bir şiirimi versem
O da bana konuşmamı verse
Tek şiirimi seslendiremedikten sonra
Yeteneğe ne gerek
İki şiirimi versem
Yürümemi verir mi ki geri
Yok yok pazarlığa oturacak belli ki
Eee haklı, isteğim az buz değildi
Al işte, düşündüğüm gibi sinsi
Tüm şiirlerimi istedi
Dile kolay iki yıllık emek
Şimdi ne etsek
‘Ne yapacaksın’ dedim
‘Satıp eve ekmek götüreceğim’ dedi
Anladım ki herkesin farklı derdi
Ben de verdim gitti
Tuğçe Kantaroğlu İzmir’de yaşıyor. 20 yılı aşkındır şiir yazıyor.
EY AŞKIM
Ey aşkım
Canımın cananı, canım
Gözümün nuru
Ne oldu bize böyle
Sen bir yana
Ben bir yana
Her şey tarumar
Bütün hatıralar toz duman
Bu inadın bir gün
Senin gidişin olacak
Sonunda seni de beni de
Kara topraklar saracak
Bir gün gelir de
Kapımı çalarsan
O kapı hiç açılmayacak
Çünkü ben çok uzaklarda olacağım
Yeni ufuklara yelken açmış olacağım
Günün birinde çalarsan kapımı
Ardına kadar açacağım gönül kapımı
İsmetiye Nevin Özkan
NİYE ÇALIYORSUN ŞU SAZI?
Neden yapıyorsun bunu
Şimdi aklıma getiriyorsun onu
Nasıl da kayıp gitmişti ellerimden
Anılar, hasret, hüzün damlıyor tellerinden
Niye çalıyorsun şu sazı, dertli dertli
Gözyaşlarıma kastın mı var
Beni ağlatmaya ahtın mı var
Senin de kapkara bahtın mı var
Viran olmuş bir tahtın mı var
Hançer saplı sırtın mı var
Niye çalıyorsun şu sazı böyle
Seni de kâbuslar mı bekliyor
Başını koyduğun yastıkta
Söyle usta neden ağlatıyorsun sazı
Ne dertler gizliyorsun yüreğinde
Bir bilsen ne darbeler yedim ben de
Neden yapıyorsun bunu
Hatıralara salmak, kadehlerde boğmak
Yaralarımı kanatmak mı istiyorsun
Niye çalıyorsun böyle şu sazı
Söyle
Zevk mi veriyor sana kalbimdeki sızı
Gürsel İleri Lüleburgaz’da yaşıyor. Çocukluğundan beri şiir yazıyor.
YAZDIM DOLAŞTIM
Bir yuvam olmadı dumanı tüten
Göçmen kuşlar gibi gezdim dolaştım
Bir yarim olmadı elimden tutan
Gönül sayfasına yazdım dolaştım
Bir bahar günüydü belki de yazdı
Ellerim üşüdü sanki ayazdı
Elimden tutmadı, gururum ezdi
Gururdan ne kaldı ezdim dolaştım
Bir ömür uğrunda beyhude geçti
Sinemde kapanmaz yaralar açtı
Sanki seni sevmek yasada suçtu
Gönül yasasını çizdim dolaştım
Gönlümde umutlar hüsrana döndü
Kalbimde bir ateş yanmadan söndü
Cebriye bir sorun nasıl dayandı
Kötü kaderime kızdım dolaştım
Cabbar Türkyılmaz Tarsus’ta yaşıyor. Emekli.
BENDEKİ SEN
Ben bendeki seni anlatmadan anlaman gerek
Yoksa ne haddime seni sana anlatmak
Hangi kelimeymiş o, hangi sıfat
Ne anlatabilir seni
Güneş sönüp gitmiş
Ay geceyi terk etmiş
O parlayan yıldızlar var ya hani
Senin karşında ışığını yitirmiş
Utkay Tek Tekirdağ Çorlu’da yaşıyor.
GERİ VERİN
Geri verin bana düşlerimi
Uykusuz geçiyor gecelerim
Hem öksüzüm, hem yetim
Çoktan kayboldu gülüşlerim
Geri verin bana düşlerimi
Ne dünü, ne bugünü yaşadım
Ömrümce hep çaresiz kaldım
Düşlerim sayesinde nefes aldım
Geri verin bana düşlerimi
Yalan dünyanın sonu ölüm değil mi
Bana yaşatılanlar zulüm değil mi
Bırakın, yaşayayım hayallerimi
Geri verin bana düşlerimi
Sevdam da hasretim de onlar benim
Yalanlarla aldatılmış ömrümün
Tek gerçeği düşlerim benim
Geri verin bana düşlerimi
Yaşayamadıklarımı yaşıyorum onlarda
Gözyaşımı kurutuyor vuslat olmasa da
Yarına umut oluyor yarınım olmasa da
Muhammet Yegit Emekli polis.
KASIMPATI
Kasımpatı açar kasım ayında
Sevdaya gizliden bir alev düşer
Umutlar yayılır gönül yayında
Ateşe örtülen külleri eşer
Parıldar yaprakta çiğ taneleri
Aklıma getirir neler neleri
Rüzgârda dans eden tül perdeleri
Bir nefes özenir kendine çeker
Anlatılmaz bu his yaşanır elbet
Gönülde heyecan, çiçekte demet
Belli ki verilen bu son işaret
Beni benden alır, öteye iter
Olmaz kara sevda bu aşkın adı
Erişilmez eli doyulmaz tadı
Bu nasıl sevgi ki hiç duyulmadı
Leyla’dan, Mecnun’dan, Aslı’dan beter
Ekrem Yılman Aydın Çine’de yaşıyor.