EGİAD’ın yeni başkanı Kaan Özhelvacı, iş dünyasına nasıl adım attığını anlattı. Sporun hayatının vazgeçilmez bir parçası olduğunu söyleyen Özhelvacı, yeni dönemdeki projelerinin temelinde ‘sihirli’ dediği iki kelimenin ne olduğunu da açıkladı.
Geçen hafta gerçekleşen Ege Genç İş İnsanları Derneği’nin (EGİAD) 18. Dönem Olağan Genel Kurulu’nda başkan seçilen Kaan Özhelvacı, Haftanın Sohbeti’nde tüm sorulara içtenlikle yanıt verdi. 1991’de İzmir’de doğan Özhelvacı, sanayici bir ailenin 3. kuşak temsilcisi olarak hem iş hayatına hem de kendisine dair bilinmeyenleri anlattı. Spora küçük yaşlarda başlayan Özhelvacı, iş hayatının yanı sıra milli sporcu olmanın kendisini gururlandırdığını belirterek, gençlere birbirinden farklı kitap tavsiyelerinde de bulundu.
- Henüz yeni seçilmiş bir başkansınız. Biraz kendinizden bahseder misiniz?
Sanayici bir ailenin 3. kuşak üyesiyim. Ambalaj, otomotiv, beyaz eşya ve savunma sanayi sektörlerinde faaliyet gösteren aile şirketimiz Erdal Etiket’te 9 senedir bir fiil çalışıyorum. Lise öğrenimimi İzmir Gelişim Koleji’nde tamamladım. Daha sonra da İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde halkla ilişkiler ve reklamcılık bölümünü bitirdim. Okulum biter bitmez de Los Angeles Kaliforniya Üniversitesi’nde liderlik ve işletme eğitimi aldım. 2016’da İzmir’e döndüğümde babam yönetimi öğrenmemi istedi. Benim için zorlu bir süreçti. Adapazarı’ndaki lokasyonumuza gittim ve Los Angeles’tan oraya gitmek benim için ilginç bir geçiş oldu. Ardından şirkette finansla ilgilenmeye başladım. Aynı zamanda EGİAD’da da saymanlık görevini yürütüyordum. Pazarlama ve sonrasında da 2 ay önceye kadar ihracat birimindeyken, EGİAD ile ilgili görevim çıkınca şirketteki işlerimi devrettim ve yönetim kurulu başkan yardımcısı olarak atandım.
EGİAD İLE 20’Lİ YAŞLARDA TANIŞTIM
- EGİAD ile ilk tanışmanız nasıl ve ne zaman oldu?
Bu soruyu daha önce kimse sormamıştı. Aslında güzel bir hikayesi var. 2013’te çok yakın bir arkadaşımın ablası Gamze Yayman, o zaman EGİAD’da yönetim kurulu üyesiydi. Gamze ablayı çok başarılı buluyordum. Babama ‘EGİAD diye bir dernek var. Ben oraya girmek istiyorum’ dedim. Tabi babam derneği çok iyi biliyordu ve bundan dolayı da mutlu oldu. Kısaca Gamze ablanın o dönemdeki başarıları beni EGİAD’a çekti. Hatta yaş sınırı 24 olduğundan ben 21 yaşındaydım ve bu yüzden üye olamıyordum. Gamze ablanın referansıyla şirket temsilcisi olarak kurumsal üye yaptılar. Benim için büyük bir avantaj oldu. Hem İzmir iş dünyasını çok erken yaşta tanıma avantajım oldu hem de iş dünyasında kendimi erken yoğurma fırsatını buldum. Buradaki birçok büyük iş insanlarının eleğinden, tornasından geçtim. Güzel bir yolculuktu benim için. 12 yıldır dernekte farklı görevlerde bulundum. Son olarak da derneğin yeni iletişim kanalı olan EGİAD Podcast’in kurulum aşamasına liderlik ettim. EGİAD’ın en genç başkanlarından biri oldum. Yani EGİAD’ın kurumsal hafızasıyım diyebilirim.
YOL AÇAN BİR KİMLİĞİ VAR
- EGİAD’ın İzmir için önemine değinecek olursak neler söylersiniz?
Öncelikle EGİAD’ın denklemi değiştirme gücü olduğuna inanıyoruz. 35 yıllık bir dernek ve bizim için çok değerli. Biz EGİAD’a kendi aramızda liderlik okulu diyoruz. Ticaret odası, sanayi odası ve daha birçok oda ile sivil toplum kuruluşlarına lider yetiştiriyor. EGİAD’ın hem Ege Bölgesi özelinde hem Türkiye için öncülük eden, hedef koyan ve yol açan bir kimliği var. Bu bizim için çok değerli. Mesela EGİAD Değer Çemberi oluşturduk. EGİAD olarak üyelerimize belli değer vaatlerinde bulunuyoruz. Üyenin genç yaşta derneğe girdikten sonra kişisel gelişimi, ticari gelişimi, toplumsal etki, melek yatırım, iş ağı, kariyer, sosyalleşme, dostluklar ve en önemlisi dayanışma gibi misyonlarına odaklanmasını sağlıyoruz. EGİAD 5 adet kurumsal çalışma değerini temel alıyor; liderlik, kalite, takım çalışması, katılımcılık ve yaratıcılık. Bunlar dışında EGİAD, üyelerin birbiriyle ticari alışverişler dışında kültür alışverişine de katkı sunuyor. Amacımız yalnızca ticaret değil, üyenin topluma da katkı sağlaması. Şu an tüm dünyada üçüz dönüşüm yaklaşımı var. Bu bir şirketin ya da bir insanın dijital, yeşil ve toplumsal dönüşümü demek. Biz üyelerimizle bu bilinç üzerine çok çalışıyor olacağız. Eski üyeler genç üyelere rol model oluyor. Hani derler ya eskiler, ‘Bu büyüğünün çantasını taşısan tozundan nem kaparsın’ diye bu çok kıymetli. Ben birçok şeyi EGİAD sayesinde öğrendim ve başardım.
66 PROJENİN TEMELİ DEĞER ÇEMBERİ
- Önümüzdeki süreçte hayata geçirmeyi planladığınız projeleriniz neler?
‘Değer Çemberi’ ile oluşturacağımız şema bizim için çok önemli. Çünkü çemberin tam ortasında üyelerimiz var. EGİAD’da yazılı olmayan tahviller mevcut. Başkandan sonra 4 tane başkan vekilinden birisi devam eder. Ben de liyakatle yükseldiğim için EGİAD’ın bana kattıklarını çok değerli buluyorum ve minnet duyuyorum. Duyduğum minneti 250 yeni genç arkadaşlarımıza aktarmak ana misyonlarımdan biri. Kaputun altında ne kadar motor gücü olduğu değil, bizim bu gücü ne kadar yola aktarabildiğimiz önemli. 66 projeye de bu gözle baktık aslında. 4 tane yurt dışı fuar planlıyoruz. Amerika, Finlandiya, İngiltere, İtalya gibi ülkelerde girişimcilik ve teknoloji temalı fuarlara katılacağız. EGİAD’ın 35. yılı… Alfabetik sırayla tüm çalışmaları ansiklopedi haline getireceğiz. Tüm yılları yansıtan film özellikle yurt dışı tanıtımında iyi olacak ve en önemlisi düzenleyeceğimiz baloda 950 üyemizi bir araya getireceğiz. Dernek merkezimizi dijital ve yeşil ofis mantığıyla renove edeceğiz. Yeni logo çalışmamız olacak. Dünya Ekonomik Forumu, Davos, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı gibi küresel gündemi belirleyen zirvelere katılım sağlama hedefindeyiz. Bu ilk defa yapılacak. Avni Başkan dönemindeki Marka Günü’nü geleneksel hale getirmek istiyoruz. İstanbul’daki Brand Week gibi olur mu bilmiyoruz ama bir marka zirvesi gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz. 34 ülkede şehirler robot stratejilerini oluşturmaya başladı. Biz de İzmir’in robot stratejisini çıkartmak ve örnek olma niyetindeyiz. Sanayi-üniversite iş birliği protokollerimizin sayısını artıracağız.
İKİ SİHİRLİ KELİMEYİ ÇOK ÖNEMSİYORUM
- EGİAD olarak sosyal sorumluluk projeleriniz var mı?
Sosyal sorumlulukta aktif çalışan derneğiz. EGİAD’ın bir ortaokulu var. 330 öğrencinin olduğu okulumuza spor salonu yaptırdık. Öncelikli desteğimiz EGİAD’ın ortaokuluna olacak. 450 fahri üyemizle aktif üyelerimizi buluşturarak bilgi ve deneyim transferini sağlamaya çalışıyoruz. Gusto ve sürdürülebilir yaşam bu dönem öne çıkıyor. Sanat, spor ve kültür konusunda yaklaşık 11 tane projemiz var. Projelerimizi hayata geçirdiğimizde duymak istediğimiz 2 sözcük var; “EGİAD sayesinde.” Bu iki sihirli kelimeyi çok önemsiyorum. Üyelerimiz “EGİAD sayesinde böyle bir iş insanı oldum. Dostlarımın birçoğunu EGİAD sayesinde kazandım” dediğinde hedefimize ulaşmışız demektir.
GENÇ GİRİŞİMCİLERE DESTEK VERECEĞİZ
- İzmir’deki gençleri iş hayatında nasıl görüyorsunuz?
Gençler şu an eğitimde de istihdamda da bulunmuyor. OECD ülkeleri arasında da Türkiye yüzde 27.8 ile maalesef birinci sırada. Bence ülkenin en büyük beka sorunu bu durum. Çünkü 10 ya da 20 sene sonra şu anki gençlerin topluma yapamayacağı bir katkı var. Ülkece farkındalığını yaratmak için bir ‘think tank’ raporu oluşturduk. Genç girişimcilerin önünü açmak istiyoruz.
‘GÜNE ÇOK ERKEN BAŞLIYORUM’
- Bu kadar yoğun iş hayatından kaçmak istediğinizde neler yapıyorsunuz?
Spor benim hayatımda her zaman var olmuştur. Şu an vakit buldukça sessiz sakin ortamları tercih ederek kitap okuyorum. Güne çok erken saatlerde başlıyorum. Babam aslında bu konuda uzun yıllar çok şikayetçi oldu. Ben de uyanamama problemi vardı ama tabii sorumluluklar arttıkça değişti. Sabah 6.30-7 gibi uyanıyorum. Güne 5.30’da başlayan T insan diye bir model var, onu uygulamaya çalışıyorum. Erken kalkayım sporumu yapayım, güne daha zinde başlayayım ama o çok zor.
SPOR HER ZAMAN HAYATIMDA
- Hobileriniz, ilgi alanlarınız neler?
Özellikle su sporları; kayak, snowboard gibi farklı kış sporlarını seviyorum. 8-10 yaşlarında rüzgar sörfü yapmaya başladım. Jet sörf denilen yeni nesil bir sporla uğraşıyorum. Bu sporun 17 ülkede milli takımı var. Sevdiğim büyüğüm Murat Yorgancılar’ın liderliğinde, federasyon da destekledi ve milli takım kuruldu. Dünya şampiyonasına, yarışlara katıldık. 30 yaşında milli sporcu olmak ayrı bir motivasyondu benim için. Yıllarca fitness ve kickboks yaptım. Çok kitap okuyorum. Avni başkanla kitap okuma ‘challenge’larımız var. Bu yıl kendime 50 kitap hedefi koydum. Bu kitaplardan gençlere önermek istediğim kitaplar var; Mustafa Süleyman’ın Yaklaşan Dalga kitabına bayıldım. Her Türk genci okumalı bence. Şu an Nexus diye bir kitap okuyorum. Roman olarak da Gece Yarısı Kütüphanesi son dönemde okuduğum en keyifli kitaptı.
’O ZİRVE BANA BAŞKA KAPI AÇTI’
- İş hayatında sizi en çok etkileyen, iz bırakan olay nedir?
Yine dernek çatısı altında yaşadığım bir şey var. Derneğe ilk girdiğim günden beri hiç ticari gözle bakmadım ama EGİAD bana büyük fırsat sundu. 2017’de Sanayi Endüstri 4.0 Zirvesi yaptık. O zirvede büyük sanayi kuruluşlarından birinin Türkiye temsilcisi ile tanıştım. Proje sonunda dostluğumuz gelişti ve aile şirketimizle çalışmaya başladılar. Şu anda şirketimizdeki cirosu yüzde 17 gibi bir rakamla en büyük ciroya ulaştı. 65 yıllık aile şirketiyiz ama 3. kuşak olarak böyle bir şeye vesile olmak beni iş hayatında çok etkiledi. Hala o şirketle çalışmaya devam ediyoruz.