Gizem OnarKadına Şiddet: Sessiz Çığlıkların Ardındaki Gerçek

HABERİ PAYLAŞ

Kadına Şiddet: Sessiz Çığlıkların Ardındaki Gerçek

Neden Kadına Şiddet?

Kadına şiddetin ardındaki nedenler karmaşık ve çok boyutludur. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, patriyarkal sistemler, ekonomik bağımlılık ve kültürel normlar, bu sorunların temelinde yatan unsurlardır. Kadınların susturulması, baskı altına alınması ve güçsüz bırakılması, şiddetin hem nedeni hem de sonucu olarak karşımıza çıkar. Ancak bu durum, hiçbir şekilde mazur görülemez.

Bir diğer önemli etken, hukuki ve toplumsal yaptırımların yetersizliğidir. Şiddet faillerinin cezasız kalması, caydırıcılığı azaltmakla kalmaz, aynı zamanda bu tür davranışların normalleşmesine yol açar. Medyada yer alan kadına şiddet haberlerinin bile kimi zaman romantize edilmesi veya dramatik bir hikâye gibi sunulması, sorunu daha da derinleştirir.

Haberin Devamı

Çözüm Nerede?

Kadına şiddetle mücadele, sadece mağdurları korumaya yönelik önlemlerle sınırlı kalamaz. Bu, köklü bir toplumsal dönüşümü gerektirir. İlk adım, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaktır. Eğitim sisteminden medya diline, yasal düzenlemelerden bireysel farkındalık kampanyalarına kadar her alanda eşitlik ilkesini benimsemek şarttır. Ayrıca, kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaları ve güçlenmeleri desteklenmelidir. Güçlü bir kadın, şiddetin karşısında durabilecek en etkili direniş noktasıdır.

Hukuki düzenlemeler ise başka bir kritik noktadır. Kadına şiddet davalarında hızlı ve adil yargılama süreçleri, caydırıcı cezalar ve mağdurların korunması için etkin mekanizmalar, bu savaşın hukuki boyutunu oluşturur. Ancak hukukun yalnızca kağıt üzerinde değil, pratikte de işler hâle gelmesi gerekir.

Sessiz Kalmamalıyız…

Her birimiz bu mücadelede birer aktör olabiliriz. Şiddete tanık olduğumuzda, sessiz kalmamak, gerekli mercilere başvurmak, farkındalık yaratmak ve şiddet mağdurlarına destek olmak, bireysel sorumluluklarımızın bir parçasıdır. Kadına şiddet bir “özel mesele” değildir; toplumsal bir sorumluluktur.

Unutulmamalıdır ki, bir toplumun gelişmişlik düzeyi, kadınların o toplumdaki yerine ve yaşam kalitesine doğrudan bağlıdır. Kadınlar özgür ve güvende hissetmeden, gerçek anlamda özgür bir toplumdan bahsetmek mümkün değildir.

Haberin Devamı

Artık sessizlik, yalnızca şiddeti körükler. Kadınların çığlıklarına kulak verelim, onların yanında duralım ve bu karanlık döngüyü birlikte kıralım. Şiddetsiz bir dünya mümkün; yeter ki hep birlikte bu hedefe yürüyelim.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder