Bir ABD Başkanı, uçağına atlayıp Ortadoğu’ya geliyorsa kriz çözmeye gelir. Ya barışı tesis eder ya insani koridor açtırır ya da Gazze’ye blokajı kaldırtır, yardımların ulaştırılmasını sağlar. Dün bunların hiçbiri olmadı. Sadece ABD Başkanı’nın İsrail’in eylemlerinin arkasında olduğunun fotoğrafını çektik.
KANIT SUNMADI
Biden, gazetecilerin gözüne baka baka el-Ehli Arap Hastanesi bombalamasının “Siz (İsrail) değil, diğer ekip” tarafından gerçekleştirilmiş gibi göründüğünü söyledi ve arkasında Filistinli silahlı grupların olduğunu ima etti. Bunu destekleyecek herhangi bir kanıt da sunmadı. Soru da almadı.
ÜSTÜ KAPATILIR
Halbuki önceki gece, Amerikan Ulusal Güvenlik Konseyi yetkilileri Gazze’deki hastane ‘patlamasının’ nedeninin araştırılacağını söylemiş, birçok kişi de kapsamlı bir soruşturma yapılacağını düşünmüştü. Ancak görünüşe göre Başkan Biden, ölümcül saldırının arkasında kimin olduğuna çoktan karar vermişti. Yaşananlara karşı sadece derin öfkesini dile getirdi.
İSRAİL’E YEŞİL IŞIK
ABD Başkanı Biden konuşmasında, Washington’un İsrail’e kendisini savunmak için ihtiyaç duyduğu her şeyi sağlayacağını söyledi. Yanlış ateşlenen bir roketin hastane katliamına neden olduğunu iddia etti. Böylece İsrail’e uygun gördüğü şekilde hareket etmesi için etkili bir şekilde yeşil ışık da yaktı. Zaten Biden, 10 Ekim’de üst düzey Avrupalı mevkidaşlarıyla imzaladığı ortak bildiride, “Hepimiz Hamas’ın terörist eylemlerinin kınanması gerektiğini açıkça ortaya koyuyoruz” derken, o güne kadar 800 kişinin öldürüldüğü Gazze’de ateşkes çağrısında bulunmamıştı. Dün de ateşkesten bahsetmedi. Sivillerin, hastanelerin ve okulların ayrım gözetmeksizin bombalanmasıyla ilgili olarak İsrail yönetiminden hesap sormaktan uzak durdu.
ELEŞTİRİ DAHİ YAPMADI
İsrail’in Gazze’ye yönelik devam eden saldırılarının büyük insani bedeli hakkında konuşmaktan da kaçındı. Sadece Birleşmiş Milletler ve insan hakları gruplarının ciddi endişelerini dile getirdi. İsrail’in kuşatma altındaki 2.3 milyon nüfuslu bölgede su, elektrik ve interneti kesmesi konusunda da sessiz kaldı. İsrail’in kara harekâtına yer açmak için kuzey Gazze’den 1.1 milyon Filistinliyi boşaltması emri de Biden’ın dikkatini çekmedi. Başkan Biden, belki de buradan politik bir zaferle çıkmayı hesaplıyordu ancak hastane katliamının şimdiden diplomatik sonuçları oldu. Ürdün Kralı Abdullah; ABD Başkanı Biden, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi ve Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ile birlikte Ürdün’de yapılacak 4’lü zirveyi iptal etti. Kral Abdullah, bunu ABD ile olan çok yakın ilişkisini ve ayağına kadar gelen ABD Başkanı’nın tepkisini göze alarak yaptı. Ardından Abbas da Biden ile görüşmeyi geri çevirdi.
‘İSLAMOFOBİ’ DİYEMEDİ
Ve son bir tespit... Hafta sonunda 6 yaşındaki Filistin asıllı bir çocuk, ABD’de 71 yaşındaki bir kişi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Biden cinayeti kınadı. “Amerikalılar olarak bir araya gelmeli ve İslamofobi’yi, her türlü bağnazlığı ve nefreti reddetmeliyiz. Nefret karşısında sessiz kalmayacağımı defalarca söyledim” dedi. İsrail ziyaretinden önce de “Tarih bize antisemitizm, İslamofobi ve tüm nefretin bağlantılı olduğunu tekrar tekrar öğretti” diye tweet attı. “Nefretin her türlüsünü reddetmeliyiz” dedi. Aynı Biden, Netanyahu karşısında İslamofobi’yi ağzına bile almadı.