Giriş
Pençe Harekâtı’nın hedefi olan Hakurk, Irak’ın kuzeyindeki en kritik bölgelerden biri. Üstelik, PKK terörüyle sınır ötesi mücadelede, çeyrek asırdan uzun süredir geçerli bu durum. Anlatayım...
Hakurk bölgesi, Türkiye sınırından yaklaşık 40 kilometre mesafede. İran’a daha yakın tarafta... Hem arazi yapısının çetinliği hem de Peşmerge güçlerinin bulunmaması sebebiyle, yıllardır terör örgütünün en serbest, en rahat olduğu bölge Hakurk. Çeyrek asırdan uzun süredir demem şundan...
1992, 94, 95 ve 97 yıllarındaki kapsamlı sınır ötesi operasyonlarda; Mehmetçik öncelikle, PKK’nın sınıra yakın kamp bölgelerini hedef alırdı. Örgütün hâlâ varlığını sürdürdüğü, Metina, Zap, Sinad, Haftanin gibi terör yuvalarından sonra, zor ve sınırlı kuvvetle ulaşılabilirdi Hakurk’a. Özellikle kış koşullarındaki operasyonlarda eksi 40 derecelerde, buzullar içinde sürerdi operasyonlar.
Türkiye’nin Kuzey Irak’ta yaklaşık 10 geçici üs bölgesi var. Kanimasi’deki komando taburu ve Bamarni’deki mekanize taburun dışındaki geçici üs bölgelerinde Özel Kuvvetler (Bordo Bereliler) görev yapıyor yıllardır. Şimdi Hakurk’ta süren Pençe Harekâtı’yla ilgili en önemli soru şu…
Operasyonun sonunda, orada yeni bir geçici üs bölgesi oluşturulacak mı? Kritik noktada, en uzak geçici üs bölgesi...
Hakurk’a askeri birlik yerleştirmek ve o birliği o coğrafyada tutabilmek kolay iş değil. Dediğim gibi... Hem coğrafi koşullar hem Peşmerge’nin orada olmaması hem de uzaklık faktörü sebebiyle lojistik destek zorluğu. Ama eğer böyle bir karar verilirse, her türlü zorluğa rağmen TSK bu işin de üstesinden gelecek güç ve kabiliyete sahip. Hakurk’ta yeni bir geçici üs bölgesi oluşturulması, gelecekte Kandil’e yönelik harekâtlar açısından da önem arz eder. Her ne kadar Kandil, Hakurk’tan sonra bile hâlâ uzak olsa da...
ÖNCE ÇOCUKLARIMIZ İYİLEŞSİN
“Değerli köşe yazarımız; Biliyoruz, yazılacak çok konu var ancak ‘Önce Çocuklar İyileşsin’ sonra her şey zaten yoluna girer diyoruz. Bir evde bir hasta varsa, hele de o bir çocuksa, akan sular bile duruyor. Bu sebeple, ‘Önce Çocuklar İyileşsin’ sonra her şey düzelir.”
Lösemili Çocuklar Vakfı LÖSEV’den gelen elektronik posta böyle başlıyordu. Mevzuat ve bürokrasi hazretlerinin önüne çıkardığı her türlü engele rağmen lösemili çocuklara - ücretsizşifa dağıtan LÖSEV, Ramazan Bayramı’nda da bağışlarımızı bekliyor. Fitre ve zekâtlarımızı da tabii. LÖSEV’i sevin... ‘Önce Çocuklarımız İyileşsin’ diye.
NE GÜZEL LÂF
Bilirken susmak, bilmezken söylemek kadar çirkindir. (Eflâtun)
