Giriş
Çocukluğumun unutulmaz anılarındandır, sabaha karşı, babamla birlikte televizyon karşısına geçip Muhammed Ali’nin maçlarını seyrettiğimiz günler…
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) maçlar, saat farkı sebebiyle bazen sabahın 3’ünde, bazen 4’ünde canlı yayınlanırdı TRT’de. TRT’nin tek kanaldan, siyah-beyaz yayın yaptığı günlerde… Rahmetli babam uyandırırdı uykumun en güzel yerinde.
Uykuyu çok seven ben, konu efsane boksörün maçı olunca hiç nazlanmaz, kalkıverirdim sıcak yatağımdan.
Bir Ramazan aylarında sahura kalkmak böyle heyecanlandırırdı beni, bir de Muhammed Ali’nin maçı için uyanmak.
HAFTA SONU
Bu hafta sonu, A Milli Kadın Voleybol Takımı’nın yarı final ve final maçlarını izlerken o günlere gittim. Aradan 40 yıldan fazla zaman geçmiş ve roller değişmişti.
Babasının Muhammed Ali’yi seyretmek için yataktan kaldırdığı o çocuk, şimdi milli gururumuz kadın voleybolcularımızı izlemek için çocuklarını uyandırıyordu sabaha karşı. Filenin Sultanları, Voleybol Milletler Ligi yarı finalinde ABD’yi devirdi ve finale yükseldi.
Maç bitip biz yatağa döndüğümüzde saat sabahın 05.30’unu geçmişti.
20 saat sonra ise bu defa Çin ile oynayacağımız final müsabakası için ekran başındaydık.
Kızlar dünyanın öbür ucunda, ABD’nin Teksas Eyaleti’nde parkeye çıkarken, biz Ankara’da, evde, çoluk çocuk yerimizde duramıyorduk.
VOLEYBOLDAN, SPORDAN FAZLASI
Harika bir maç izledik. Müthiş bir heyecan yaşadık. Kadın voleybolcularımız bir kez daha hepimizi gururlandırdı.
Filenin Sultanları bir defa daha bu millete bütün derdini tasasını unutturdu.
O pırıl pırıl genç kadınlar, bu ülkenin gençlerine ve çocuklarına o kadar çok şey gösteriyor ki yıllardır.
Bu ülkenin aydınlık yüzü olan o harika sporcular, yeni nesillere öyle güzel bir örnek oluşturuyor ki...
Özellikle de bu ülkenin kızlarına. Her şeyden önce; zekiler, çevikler ve ahlaklılar. Hırslılar, sportmenler. Çok çalışkanlar. İyi eğitimliler.
Güler yüzlü, medeni, dünya vatandaşları hepsi. Bakımlı, güzel, bilinçli, özgüvenli, ayakları yere basan bireyler.
Sadece sporda değil, hayatın her alanında örnek oluyorlar çocuklarımıza, gençlerimize.
Yetenek önemli de olsa, asıl meselenin kararlılık, azim ve çalışma olduğunu gösteriyorlar. Sistemli ve çok çalışarak nelerin başarılabileceğini gösteriyorlar.
Birlikte, bir bütün olmanın; ‘takım’ olmanın önemini, gücünü gösteriyorlar.
Her türlü çatlak sese kulaklarını tıkayıp sadece başarıya odaklanmanın, işini yapmanın zor ama mümkün olduğunu gösteriyorlar bize.
*
Muhammed Ali çok başarılı bir sporcu, özel bir insandı. Döneminin ‘aykırı’ insanlarından biriydi. Dinini değiştirmişti. Siyahların hakları için sesini yükseltmiş, “Savaşa hayır” demiş, bedel ödemişti.
Yani sadece ringde değil, hayatının her alanında yumruklara karşı gardını almış ve ayakta kalmayı başarmıştı.
Bizim voleybolcu kızlarımız da öyleler. İsim isim saymaya gerek yok.
Sadece parkede değil, günlük yaşamlarında da, hepsi kendi ölçüsünde mücadele etmek zorunda.
Ediyorlar da. Ve dimdik ayakta durmayı başarıyorlar. Bu ülkenin bütün kızları, bütün kadınlarına örnek olacak şekilde. İyi ki varsınız kızlar.
