Yiğit Göktuğ diye bir genç Twitter’da şöyle yazmış: “Beşiktaş’ta İBB’nin çöp arabası alkışlandı. Yabancı basından biri ne oluyor diye etrafına bakıyordu.” Yaygınlaşan ve gündelik yaşamın birçok alanına damga vuran siyasi rekabet, sonunda, çöp arabalarının alkışlandığı bir zemin yaratmış durumda.
31 Mart 2024 yerel seçimlerinin açık ara kazanılması, pek beklenmiyordu. Seçmenler tabanda ittifakı gerçekleştirirken, kutuplaştırma hesaplarını da bozuyorlardı. Toplumdaki birleşme eğilimi bizim sandığımızdan çok daha güçlüymüş. Millet İttifakı’nın siyasi partnerleri olan partilerin hepsi, 14 Mayıs seçiminin ardından, Millet İttifakı’nı terk etmesine rağmen seçmen zemini terk etmediğini gösterdi.
Ekrem İmamoğlu, “İstanbul İttifakı” diye bir sloganla sinyal verdi. Sonra seçim ortamına girildi. CHP, liderini değiştirmiş, parti bölük pörçük hale gelmişti. İmamoğlu ve Yavaş, iki popüler isim olarak, CHP’den yeniden aday oldu. Seçimler yaklaştıkça anketlerde muhalefet lehine farklı bir hava oluşmaya başladı. Ankara ve İstanbul muhalefette kalabilirdi.
Araştırmaları yapan kurumlardaki arkadaşlarımıza soruyorduk. “Toplum sarı kart gösterecek” diyorlardı. Biz anket firmalarının tahminlerini yakınlarımıza aktarınca, “Muhalefet açık ara önde” deyince, “Sen geçen seçimde de böyle söylüyordun. Gördük” diyorlardı. İktidar tarafında da bir şeyler oluyordu. Örneğin Kırıkkale'yi CHP’nin kazanması bazı çevrelerde şok etkisi yaratmıştı. Toplumun bir kesimi 22 yıldır seçim kaybetmenin açmazını, sıkıntısını ve hayal kırıklığını yaşıyordu. Şimdi umutları canlandı. Umudun olduğu yerde hayat vardır.