Limon tüketmek sanıldığı gibi taşlarda faydalı mı? Süt ve süt ürünleri tüketimini kesmek gerekir mi? Hangi gıdalara daha çok ağırlık verilmeli? Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yılören Tanıdır, böbrek taşı tekrarının önüne geçmek için önerilerde bulundu
1) YETERLİ MİKTARDA SIVI ALIN
Günlük yeterli miktarda sıvı aldığımızı ne şekilde anlarız? Şayet günde 2-3 litre kadar idrar çıkartıyorsanız bu yeterli sıvı aldığınızın bir göstergesidir. Bu durumda idrar renginin de açıldığını, koyu sarıdan berrak ile sarı arası bir renge dönüştüğünü göreceksiniz. Bu öneri bilinen tüm üriner sistem (böbrek, idrar yolu, mesane) taş hastaları için geçerli bir örnektir. Şimdiye kadar pek çok içeceğin taş oluşumuna etkisi araştırıldı. Çay-kahveden biraya kadar birçok içecek incelendi fakat önerilen sıvılarla ilgili tartışmalar sonuçlanmadı. Kesin olan tek bulgu şu: Günlük sıvı tüketimini artırsanız taş hastalığının oluşumunu azaltırsınız.
2) LİMON TÜKETİMİNDE İNCE AYAR YAPIN
İçeceğinizin sitrattan zengin olması, özellikle kalsiyum içeren taşlarda, taş oluşumunu azaltmaya fayda sağlayabilir. Limon ve narenciyeler sitrik asitten zengin. Vücudumuz da sitratı sitrik asitten elde ediyor. Limon, portakal gibi narenciyeler sitrattan zengin olmakla birlikte yüksek kalori de içerirler. Bu nedenle sıvı tüketiminde ince bir ayar olması gerektiği akılda tutulmalı. Öte yandan her taş hastasına limon faydalı değil. Biz Marmara Üniversitesi Üroloji Anabilim Dalı olarak taş analizinin öncelikle Maden Tetkik Arama Enstitüsü veya TÜBİTAK bünyesinde yapılmasını istiyoruz ve sonuca göre hastaya birtakım önerilerde bulunuruz. Doğada nasıl lüle taşı, mermer, granit varsa vücudumuzda oluşan taşlar da farklı yapıdadır. Mermerin üzerine limon sıkarsanız biraz aşınır ama granitin üstüne sıktığınızda hiçbir şey olmaz. Elmas da bir taştır, camı bile keser ama elması kesmek için yine elmas kullanırsınız. Dolayısıyla bir kere limon her taşta etkili değil. İkincisi, bazen tahlillerden, tomografiden taşın yapısını anlamayabiliriz. Bazı taşlar idrarın alkali olması, bazıları da asit olmasıyla güçlenip büyüyor. Eğer siz ortamı tam tersine çevirirseniz bazı taşları çözer bazılarını da güçlendirir büyütürsünüz. Biz sadece kalsiyum oksalat taşları olan hastalara ölçülü şekilde limon, portakal öneririz. Ölçülü dedim çünkü bu meyveleri kontrolsüz tüketirseniz fazla kilo olmak üzere başka sorunları da beraberinde getirirsiniz. Zaten narenciyedeki sitratın ilaç formu var, hekim yaşınıza, kilonuza, taşınızın ve vücudunuzun yapınıza bakarak size önerebilir.
3) HAYVANSAL PROTEİNLERI AZALTIN
Alım gücünün yüksek olduğu kişilerde üriner sistem taş hastalığı oluşum ihtimalinin yüksek olduğu ile ilgili yayınlar var. Bu yayınlar göz önüne alınarak yapılan çalışmalarda et tüketiminin yüksek olduğu bölgelerde taş hastalığının daha sık olduğu rapor edilmiş. Benzer bir şekilde sık tekrarlayan taş hastalığı da et tüketimi ile ilişkili bulunmuş. Bu ilişki özellikle erkek hastalarda daha belirgin. Günde 75 gramdan daha fazla protein tüketiminin idrarda kalsiyum atılımını yaklaşık 100 mg/dl artırdığı gösterilmiş. Ayrıca etin içerdiği bazı maddeler vücudun asit yükünü artırarak da taş oluşumunu tetikliyor. Son olarak protein içeriği idrarda ürik asit atılımının artışına neden olarak taş hastalığına yatkınlığı artırabilir. Taş hastasıysanız bütün bu verileri göz önüne alarak diyetinizde hayvansal protein oranlarına dikkat edin.
4) TUZU AZALTIN
Sofra tuzundan yüklü miktarda sodyum vücudumuza girebilir. Fazla alınmış sodyum vücutta bazı değişikliklere neden olur. Idrarın asit-baz dengesini bozar, idrarda kalsiyum ve sistin atılımını azaltır. Idrarda sitrat atılımını azaltır. Bunların sonucunda taş hastalığına yatkınlık artar.
5) EGZERSİZ YAPIN, İDEAL KİLOYA ULAŞIN
Yüksek kilonun yani obezitenin özellikle kadınlarda daha belirgin olmak üzere taş hastalığı ile ilişkili olduğu gösterilmiş. Obez kişilerde metabolik problemler daha da sık gözleniyor. Bu nedenle kilo vermek ve sağlıklı yaşam için egzersiz çok önemli. Aktif bir yaşam ayrıca küçük taşların fark edilmeden düşmesine yardımcı olur.
6) LİFLİ YİYECEKLERE AĞIRLIK VERİN
Taşın yapısında bulunan tüm ürünlerin alım yeri bağırsaklardır. Bunların kontrolünde lifli yiyecekler daha dengeli ve sağlıklı bir diyet sunar. Sebzeler, tam tahıllar lifli gıdalardan zengindir.
7) SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNİ KESMEYİN
Taş hastalarının en sık bildiği yanlışların başında “Süt ve süt ürünleri yasak” bilgisi geliyor. Oysa kalsiyum içeren taşların ana yapısı olan kalsiyumun idrarda çok çıkmasının asıl sebebi, besinlerle alınan yüksek kalsiyum alımı değil. Geçmişte besinlerle kalsiyum kısıtlamasının kemik erimesi ve kemik kırıklarında artışa neden olduğu gösterildiğinden günümüzde hiçbir taş hastasına süt, yoğurt ve peynir gibi yiyecek ve içecekleri kısıtlamasını önermiyoruz.
8) TEDAVİYİ ERTELEMEYİN
“Taşım nasılsa ağrı yapmıyor, tedavi olmaya gerek yok, düşmesini bekleyeyim” diye kendi kendinize karar vermek sağlığınız için alabileceğiniz en kötü kararların başında geliyor. Öyle ki idrar kanalını tıkayan bir taş yüzünden 1 ay içinde böbreğinizi kaybedebilirsiniz. Taş hastasıysanız taşınızın tipine göre özel bazı koruyucu yöntemlerin, diyetlerin, ilaçların olduğunu bilin. Bu nedenle düşürdüğünüz bir taşın ya da ameliyatla alınan bir taşın analiz edilmesi çok önem arz ediyor. Taşların arasında yalnızca enfeksiyon taşı için koruyucu önlemlerin yeri pek yok. Doktorunuzdan taşınızın türünü öğrenin, önerilerini dikkatle uygulayın.