Dijital çağın 24 saat kesintisiz haber akışında, dünya çapındaki gazeteler çevrimiçi baskılarına yatırım yapıyor. Ben de bu mesleğe yaklaşık 15 yıl önce başladığımda çok kez “Yazılı basın ölüyor, sen dijitale geçmeye bak” telkini aldım. Teklifsizce. Bizde meşhurdur zaten, sorulmasa da fikrinizi belirtmek. Hep ne istediğimi ve istemediğimi çok iyi bilen biri olduğumu düşünüyorum.
Kendi rızam ve irademle seçtiğim bu meslekte bir gün dahi “Acaba?” demedim. Çağın gerçeklerinin farkındayım. Teknoloji, habere erişimi hızlandırdı. Ama biliyor musunuz? Gazeteler hiçbir zaman çağın gerisinde kalmadı. Hatta çoğu zaman ötesinde gidiyorlar. Anlık gelişmeleri bilmek başka, haberdar olmak başka çünkü. ABD’de County Highway adlı bir gazete, 19. yüzyıl gazeteleri tarzında basılı bir gazete çıkarıyor. Gazete, okuyucuların derinlemesine hikayeler ve tadına varmak için zamana ihtiyaç duyan yazılara olan talebine yanıt veriyor. Gazetenin internet baskısı ise yok ve olmayacak.
KAĞITTAN OKUMA PRESTİJİ
ABD’ye odaklanan ve iki ayda bir yayınlanacak olan gazete, 19. yüzyıl yazarlarından esinlenen bir formata sahip. Gazetenin editörü David Samuels, “İnsanlar basılı sayfayı ekrandan okuduklarından daha farklı okuyorlar. Basılı sayfa, sürekli dikkat dağıtıcı unsurlar ya da sosyal medyada diğer insanların tepkilerinin hayaleti olmadan sürükleyici bir deneyimdir. Bu çok daha zenginleştirici ve insani bir deneyim” diyor. Gazeteler, bilgiyi size ham halde vermez. Kendi editöryal süreçlerinden geçirir, işler, zenginleştirir. Bilgiyi işleyen insan faktörü ne kadar fazlaysa, alıcıdaki etkisi ve izi de o kadar yüksek olur. Velhasıl ben yazılı basında az ve öz gazetecinin kalmasından memnunum. Çünkü şu an sadece gerçekten bu işi yapabilenler, ‘profesyoneller’ kaldı. Ayrıca yazılı basında barınamamanın alternatifi dijitale geçmek değil. Burası herkese göre bir yer değil. Bunun iyice idrak edildiği bir uyanış başladı. Kağıttan okumak, bilgi kirliliği ve etkileşim biçareliğinden kurtarılmış bir bölge olarak her zamankinden daha prestijli. Kağıdın pahalanmasının, hesap sorulabilir uzmanlarla çalışmanın da gazeteleri daha pahalı ve ayrıcalıklı bir bilgi aracı haline getirdiği gerçek.
TÜRKİYE’NİN YENİ ULUSLARARASI KÜLTÜR YOLU VE LÜKS TERMAL TURİZMİ
Mersin’e İstanbul Havalimanı’ndan kalkan Boeing 787-9 THY uçağındayım, tek boş yer yok. Şaşkınım. Çünkü uçakta Türkçe konuşan da çok az. Önüm arkam İspanyolca konuşan turistlerle dolu.
Bu yıl ağustosta açılan Çukurova Havalimanı’na iniyoruz. Bu ekiplerin Kolombiya’dan gelen turist kafileleri olduğunu öğreniyorum. Aralarında rahibeler de var. Mersin’deki UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan kutsal yerleri ziyaret etmeye gelmişler. Kendilerine bir rota çizmişler. Buradan Kapadokya’ya geçeceklermiş. Müthiş! Avrupa’nın en iyi lüks termal oteli ve spası seçilen BN Hotel Thermal&Wellness da yeni turist akını için çok cazip bir durak oluyor.
BN Hotel’deki çok keyifli nar hasadına ben de katıldım.
CAZİBE MERKEZİ
Burada, bir otelde bulunabilecek ‘tüm’ su hizmetlerine erişim var. Sadece yetişkinler değil çocuklar için de. Doğanın göbeğinde, 348 dönüm meyve bahçeleri ve 102 dönüm otel yerleşkesinde yer alıyor. Lüks termal ve spayı Türkiye ve dünyada cazibe merkezi haline getirmeyi hedefliyor. Dahası bu bahçelerinde ürettiği nardan yaptığı nar ekşisini, zeytinyağını, mandalinaları, üzümleri mutfağına taşıyor. Cezerye, tantuni gibi yöresel imza lezzetleriyle ve komşu kentler Gaziantep, Hatay, Adana’dan beslenen zengin mutfağıyla da gastronomik bir cennet. Türkiye’de uluslararası kültür yoluna ve sağlık turizmine yeni bir oyuncunun katıldığını görebiliyorsunuz. Zaten ülkemizde bir şehre bir havalimanı yap ve gerisini izle…
AYNI DÜNYADA YAŞAMIYORUZ
Yukarıda yazdığım dijital ve yazılı basındaki farklar gibi günlük hayatta da dijital ve gerçek akış diye bir şey var. Dijital dünyada, özellikle X’te, Instagram’da ‘yaşayan’ insanlar ile ‘bizzat’ yaşayanlar tamamen farklı iki dünyaya ait artık. Algoritmanın sunduğu gerçekliğin günlük hayatta karşılığını bulmak çok zor... Bazı haberlerin içeriği ne kadar korkunç olursa olsun, ne kadar ‘güvendiğiniz’ ünlüler tarafından paylaşılmış olursa olsun, tepkinizin değerini bilmenizi ve size her gösterilene karşı sağduyunuzu koruyarak yaklaşmanızı dilerim...