Bir yeni yıl gecesinde eğlenmeye üşenmek...

Farkında mısınız... İlk kez yeni yıla girerken “Bu yıl benim yılım olacak” dilekleri tutulmuyor, büyük büyük cümleler kurulmuyor. İlk kez kimse kimseye “Yeni yıla nerde gireceksin, ne yapacaksın?” diye sormuyor. Belki de ilk kez bu kadar umutsuz, hevessiz ve yorgunuz. Çevremde o kadar çok insan ‘evinde sakin bir gece geçirmekten’ bahsediyor ki. Belki sadece benim çevrem böyle bilmiyorum ama işin ekonomik boyutu, hadsiz kalabalıklar, üzerimizden tren gibi geçen koca bir yıl derken kimsenin eğlenmeye mecali yok. Epeydir eğlencesini kaybetmiş bir toplumduk; artık yılbaşında bile eğlenmeye üşenir hale geldik. Evet, bende durum tam bu: Eğlenmeye üşeniyorum resmen! Ben genelde üşenirim zaten yılbaşı geceleri eğlenmeye... Zira şu ‘yeni yıla giriyoruz çok eğlenmeliyiz’ baskısı, eğlenmekten çok geriyor. Zoraki geliyor bu çaba. Geçen yılbaşı gecesi 22.00’de uyumuştum mesela. Daha önceki sene dolap düzenlemiştim, başka bir sene de herkes geri sayım yaparken temizlik yapmışlığım var! Ne yapayım, sevmiyorum o kalabalığı, o gereksiz curcunayı; zorla mı? Herkes şaşırıyor ama sıradan bir gece geçiremez miyim? Evimde oturup hamburger yiyemez miyim? Pijamayla yeni yılı karşılayamaz mıyım? Alt tarafı bir yıl daha bitti. Bir yıl bitince; sihirli değnek değmiş gibi her şey değişip başkalaşmıyor. Sevinçlerimiz de, sorunlarımız da bıraktığımız yerde. Aynı seni, aynı hayatı, aynı durumları yeni yıla da götürüyorsun. O yüzden sakin kalın, sizi mutlu ve iyi hissettiren şeyler için şükredin, istemediğiniz durumları değiştirmek için de yılın başını milat kabul edin; bu kadar. Daha fazla anlam yüklediğinizde, hayal kırıklığı da fazla oluyor, demedi demeyin. Herkese iyi seneler...

Bırakın dağınık kalsın...

Yeni yıl kararları diye bir şey var ya hani... Yeni yılda olumlu değişimler yaşamak için yapmamız gerekenleri listelediğimiz ama asla yapmadığımız... Yeni yıla girer girmez itinayla ve sade bir törenle vazgeçtiğimiz! Bir araştırmaya göre bu kararlar bütün insanlık için ortak. Yani genelde insanlar yeni yıl kararları alırken benzer şeyler istiyorlar. En popüler olanlar şöyleymiş: Daha fazla egzersiz yapmak, kilo vermek, organize ve düzenli olmak, yeni bir beceri veya hobi edinmek, hayatı dolu dolu yaşamak, daha fazla tasarruf etmek ya da daha az para harcamak, sigarayı bırakmak, aile ve arkadaşlarla daha fazla zaman geçirmek, daha fazla seyahat etmek.

* * *

Size de yabancı gelmedi değil mi? Yapabilenlere helal olsun ama yeni yıl kararı alanların sadece yüzde 46’sı bunları uygulamakta başarılı oluyormuş. Yine bir başka araştırmaya göre; yeni yıl kararlarının ortalama ömrü 12 günmüş. Ön hazırlık yapmadığımız ve gerçekçi olmadığımız için bu konuda başarısız oluyormuşuz. Özetle gerçekçi kararlar almayacaksanız, boşu boşuna kendinizi yıpratmayın; bırakın dağınık kalsın. Bazen dağınıklık da güzeldir.

Not: Benim yeni yıl kararım da aynı; sağlıklı yaşama geçmek ve kilo vermek! 1 Ocak’ta başlamayı umuyorum. Bakalım 12 gün sonra durum ne olacak?

Herkese ders olsun

Enteresandır; 2023’ü Fenerbahçe ve Galatasaray taraftarlarının kenetlenmesi ile kapatıyoruz. Olmayacak şey oldu yani! Buna da Atatürk sebep oldu. Ezeli iki rakibin, yan yana omuz omuza durması Atatürk sayesinde gerçekleşti. Zira Türkiye’de Atatürk her zaman kazanır. İlginç olansa, bunun hesaplanmamış ve öngörülememiş olması. Yeni yılda kurum ve kuruluşlara ders olarak okutulması dileğiyle...

İLİŞKİLERİ YORULMUŞ

Türk sinemasının iki usta yönetmeni... Zeki Demirkubuz ve Nuri Bilge Ceylan, 17 yıldır küs! Neden olarak Ceylan’ın ‘Üç Maymun’ filmini Demirkubuz’un senaryosundan ‘araklaması’ diye anlatılıyordu ama taraflar konuşmuyordu. Ceylan, yıllar sonra kitabında olayı inkar etti, Demirkubuz da bir yayında eski arkadaşıyla arasında geçenleri anlattı. Onlar kozlarını paylaşırken; biz de kaliteli bir tartışma eşliğinde yılı kapatmış olduk. Kaliteli dediğime bakmayın siz; olay iki ergenin atışması gibi resmen! Olanları okudum ve anladığım şu; ortada dişe dokunur hiçbir şey yok, sadece ilişkileri yorulmuş. İki yakın arkadaş aynı işi yapınca, aynı çevrenin insanı olunca; ister istemez kıyaslanıyor, bir yarışa sokuluyor ve kıskançlık başlıyor. Yani denklik ilişkisi bozulunca, arkadaşlık da yara alıyor. Ne diyelim, rekabetleri bize yarasın madem öyle.

Anadolu ürünleri Olimpiyat yolunda!

Türkiye’nin önde gelen e-ticaret platformlarından Trendyol, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin resmi ‘E-Ticaret Hizmetleri Partner’i oldu. İşbirliği, Türkiye’yle birlikte, Avrupa ülkelerini de kapsayacak. Trendyol bu partnerliğe ek olarak, Uluslararası Olimpiyat Komitesi ile t-shirt, şapka, bez çanta gibi ürünlerden oluşacak olimpiyata özel bir koleksiyon için de ayrı bir anlaşma imzaladı. , Bu özel koleksiyon uluslararası satışa açık olacak. Bu işbirliği sayesinde, Anadolu’daki yerli üreticilerin tasarlayıp ürettikleri ürünler, dünya sahnesine taşınmış olacak. Paris 2024 Olimpiyatları’na sponsor olan Trendyol’u, bu alanda sponsorluk yapan ilk Türk markası olduğu için tebrik ediyorum.