Şirin SeverFinansal krizden kurtarılan Miro koleksiyonu İzmir’de

HABERİ PAYLAŞ

Finansal krizden kurtarılan Miro koleksiyonu İzmir’de

İş insanı, Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas, İzmir’in sanat yaşamına kalite katmaya devam ediyor. Sadece sanat merkezleri kurmakla kalmıyor, dünyanın çok değerli koleksiyonlarını İzmirliler’in görmesini keşfetmesini de sağlıyor. Bu kez Barselona doğumlu, Katalan ressam ve heykeltıraş Joan Miro’nun Portekiz devletine ait koleksiyonundan 74 parça sergileniyor Arkas Sanat Merkezi’nde. ‘Joan Miró: İmge, Metin, Gösterge’ başlıklı sergi; Türkiye’de şimdiye dek düzenlenen en kapsamlı Miró sergilerinden biri.

Haberin Devamı

Finansal krizden kurtarılan Miro koleksiyonu İzmir’de

Çağdaş sanatın öncüsü ve modernist akımın önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen sanatçının 1924’ten 1981’e kadar çok çeşitli tekniklerle ürettiği eserler, Türkiye’de daha önce görülmemiş bir seçki. Aslına bakarsanız, bu Miro koleksiyonunun uluslararası bir hikayesi de var... New York’ta Henri Matisse’in torununa ait bir sanat galerisinde yer alan 85 adet Miro eseri, bir gün galeri kapandığında satışa çıkarılıyor. Bir Japon koleksiyoner de bu 85 parçalık koleksiyonu satın alıyor ve koleksiyonuna katıyor. Aynı zamanda bir işadamı olan Japon koleksiyoner, bir Portekiz bankasına ortak olduğunda ise, bu 85 değerli tabloyu teminat olarak gösteriyor. Günün birinde banka batıyor ve bütün mülkler gibi bu Miro eserleri de devletin eline geçiyor. Portekiz devleti de bu eserleri ünlü müzayede evi Sotheby’s’da satmak durumunda kalıyor. Eserler New York’taki müzayedeye götürülüyor fakat bu haber basına yansıdığında Portekiz halkı ayaklanıyor ve “Bu çok önemli bir miras ve bu Miro eserleri Portekiz halkının olmalı” diyerek itiraz ediyor. Hak veriliyor, satış bir gün önce durduruluyor ve eserler Portekiz’e geri getiriliyor, Portekiz Devlet Koleksiyonu’na giriyor. Sonra da 25 yıllığına Porto Belediyesi’ne emanet ediliyor. Porto Belediyesi de Serralves Vakfı’na ait bir binada muhafaza ediyor bu eserleri. 2016’dan beri Porto’da olan bu eserler, dünyada çok fazla bilinmiyor. Şimdiye kadar sadece İtalya’da sergilendi, şu anda ise Türkiye’de.

Finansal krizden kurtarılan Miro koleksiyonu İzmir’de

‘En doğru yer burasıymış!’

Haberin Devamı

Arkas Sanat Merkezi ve Serralves Vakfı iş birliğiyle düzenlenen ‘Joan Miró: İmge, Metin, Gösterge’ başlıklı sergi; 9 Şubat 2025 tarihine dek sürecek. Serginin açılışından önce konuşan Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas, “Arkas Sanat Merkezi’nde 2011’den beri sunduğumuz 27’nci sergimiz” diyerek ekledi: “İzmir’e ilk defa Joan Miró eserlerini getiriyoruz. Hatta bu sergi ülkemizde düzenlenen en kapsamlı Miro sergilerinden biri. Miro, bana göre sürrealizmi başlatan kişi. Bu nedenle önemli. Öncülerin değeri başka oluyor. Eserlerini ilk gördüğünüzde şaşırıyorsunuz ve ne anlatmak istediğini anlamaya çalışıyorsunuz. Onun da istediği bu. Başarılı bir sergi olacağına eminim...” Porto Belediye Başkanı Rui Moreira, “Finansal krizin pençelerinden kurtulmuş bir koleksiyonla karşı karşıyasınız” derken; Serralves Müzesi Direktörü Philippe Vergne ise şöyle konuştu: “Miro’nun eserlerini buraya getirdiğimizde ayağınızın altında yatan tarihten o kadar etkilendim ki; bu eserleri göstermek için İzmir’in en doğru yer olduğunu düşündüm.”

Haberin Devamı

Gel de adalete inan şimdi!

Dilan Polat’ın lüks aracıyla paylaştığı görüntüler gündem olmuş! Haber siteleri böyle yazıyor. Ülkede tepki verdiğimiz tek şey de bu galiba! Ben de neden bu duruma şaşırdığımıza şaşırıyorum tam olarak. Kadının var olma sebebi tam olarak bu! Şimdi normal rutinine döndü diye şaşırmak neden? Bence şaşırmak için bu kadar çok şey varken, boş şeylere şaşırmayın. Bu arada lüks aracının içinde video çeken Polat’ın emniyet kemeri takmamasına da tepki gösterilmiş. “Bari emniyet kemeri takmadığı için ceza kesilsin” yorumları yağmış. ‘Bari’... Ne acıklı istek değil mi? Onca suçlamadan sonra elini kolunu sallayarak çıkan biri için ‘bari bundan ceza alsın’ diye umut ediyoruz ama o tam tersine ‘bakın bana hiçbir şey olmaz’ şovu yapmaya devam ediyor. Gel de adalete söylenme şimdi!

Neden dışarıda bu adam?

Sadece Dilan Polat mı? Hayır! Öldüren, yaralayan, vuran, kıran, döven, çalan, söven, suçu olan herkes dışarıda maalesef. Herkesin yanına kâr! Biz nasıl yaşayacağız peki? Baktınız mı Şeyda polisi şehit eden katilin siciline? Tam 26 suç kaydı var. Hırsızlık, uyuşturucu, cinsel istismar, cinsel taciz, iki kasten yaralama.. Ne ararsanız! O zaman nasıl oluyor da içeride değil bu adam değil mi? Tüm Türkiye’nin şaşkınlıkla, isyan ederek sorduğu soru bu işte! Yunus Emre Geçti, 19 yaşında bir suç makinesi. Hakkında 15 kez adli işlem yapılmış ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş. Neden çekinsin bu adam suç işlemekten? Neden korksun, neden dursun? Bir polisin canına kast edecek cüreti nereden buluyor, anlıyor musunuz? İstedikleri kadar çöp poşetinde emniyetten çıkarsınlar, istedikleri gibi hayvan nakil aracına koysunlar, istedikleri mesajı versinler. Hiçbirinin önemi yok. Önemli olan ceza sisteminin değişmesi. Suçlunun ceza alması. Cezaların caydırıcı olması, ıslah etmesi. Bu iş böyle devam ettiği sürece Dilan Polatgiller şovunu yapar, ölen ölür, kalan sağlar da bizimdir der geçeriz..

Sıradaki haber yükleniyor...
holder