İnsan gerçekten hayret ediyor

Bir parkta tişörtlerini çıkarmış spor yapan bir grup erkek. Belediye görevlisi mi, bekçi mi artık her kimse ona dert anlatıyorlar hararetle; çünkü bir başka vatandaş, üstleri çıplak diye onları şikayet etmiş. Üstü çıplaklar da, kendilerini şikayet eden karşılarındaki vatandaşa öfkeyle diyor ki “Ahlak bekçisi misin? Canın mı çekiyor birader bizi?” Geçen gün izledim bu videoyu. İzlerken de güldüm valla! Komik çünkü. Eskiden kadınların şortları falan rahatsız ederdi, şimdi erkeklerin kaslı vücudu bile rahatsız ediyor demek birilerini. Hep dedim; bugün bize, ses çıkarmazsanız yarın da size. Bakın, hayaldi gerçek oldu!

Tamam, olayı sulandırmadan şunu söyleyip kaçayım: Birkaç tane adam parkta kendi halinde egzersiz yapıyor, vücut çalışıyor. Kimseye de rahatsızlık vermemişler. Bakmazsan, ilgilenmezsen rahatsız da olmazsın! Yurtdışında insanlar parklarda güneşleniyor birader, sendeki bu olmamışlık niye? İnsan gerçekten hayret ediyor! Kadınların giydiklerine laf edildiğinde de aynı şeyi söyledik hep; bakma geç, böylece rahatsız olmazsın. Zaten tüm bu gereksiz kavga ve tartışmalar hep başkalarıyla ilgilenmekten, başkalarına odaklanmaktan! Adı üstünde başka biri o. Oralı olmayın, kendinize odaklanın. Daha mutlu olursunuz.

Cardi B ne yapsın şimdi?

Son yıllarda sahne sanatçılarına bir şeyler fırlatma modası başladı. Mutsuz/ ezik bireylerin kendini ispat çabası, konser veren sanatçının da, parasını ödemiş bilet almış müzik dinlemek isteyen seyircinin de keyfini kaçırıyor maalesef. En son Amerikalı rapçi Cardi B, Las Vegas konserinde kendisine içecek fırlatan kadına mikrofonunu atarak karşılık vermişti. ‘Helal sana Cardi, ohhh ne iyi yaptın’ diye alkışladı herkes kendisini. Ama ne oldu?

Mikrofonun isabet ettiği kadın, polise başvurdu ve Cardi B’ye ‘darp’ suçlamasıyla soruşturma açıldı. Yani ne oldu? Yavuz hırsız ev sahibini bastırdı. Hadi buyrun, yargı dağıtın şimdi. ‘Sahnedeki sanatçıya niye içecek fırlatıyorsun?’ diyen var mı o kadına mesela? Ben hakim olsam derdim ki o terbiyesiz seyirciye; “Sana yapılan yanlış ama o yanlışı sen başlattın. İnsanların da konser zevkinin içine ettin! Dolayısıyla sen suçlusun. Öde bakalım şu kadar tazminatı!” Vallahi konserlerde ders diye okutulurdu. Harcanıyorum resmen!

Yalçın çok tehlikeli sınırda

5 yıldır sadece meyve ile beslenen vegan fenomen Zhanna Samsonova’nın ölüm haberiyle, Süreyya Yalçın’ın bir deri bir kemik kalmış fotoğraflarını hemen hemen aynı günlerde gördüm... Zayıflık uğruna insanların kendine ettiği gerçekten akıl alır gibi değil. Doktor değilim ama belli ki Yalçın’ın durumu anoreksiya. Rus fenomeninki ise bilinçsiz beslenme. İkisi de çok tehlikeli maalesef.

Süreyya Yalçın, yaz başında Bodrum’a geldiğinde sayısız yorum yapıldı aşırı zayıf haline, ben de ‘başkasının vücudundan size ne?’ dedim. Hala aynı fikirdeyim ama Yalçın giderek kilo kaybediyor; tehlikeli bir sınırda. Üstelik ‘Sağlıklıyım, çok iyiyim’ diyor hala. Belli ki başka bir evreye geçmiş, dolayısıyla da yakınları duruma el koymalı. Nitekim şu meyveyle beslenen Rus fenomene de birileri müdahale etseymiş keşke. 5 yıl sadece meyve ve meyve sularıyla beslenmek ne demek yahu?

Hayvansal kaynaklı hiçbir besin tüketmeyen veganların bu ihtiyacı mutlaka başka besinlerle takviye etmesi gerekiyor. Bu noktada bir kez daha ‘Hungry Hearts- Aç Kalpler’ filmini hatırlatmayı görev biliyorum. Vegan bir annenin bebeğini de ısrarla vegan beslemesi ve çocuğun gelişimini engellemesini anlatan şahane bir film. Vegan beslenenlerin inandıkları var biliyorum, onları o yoldan döndürmek zor, onu da biliyorum ama kemikleri sayılmasına rağmen Samsonova gibi “Yeni halime bayılıyorum” diyenler ve kendinde sorun görmeyenler var ya.. İşte o noktada müdahale etmek mi, etmemek mi? Bütün mesele bu.

Beyler, koltuk altına biraz özen!

Dünyaca ünlü İngiliz pop yıldızı Robbie Williams geliyor Türkiye’ye. 17 Ağustos’ta bir konser verecek Bodrum Lujo Hotel’de. Hoşgelsin sefalar getirsin ama koltuk altı tüylerini alsın öyle gelsin lütfen! Yaz günü koku yapar, sevimsiz görüntü bırakır; etrafta da yeterince bakımsız erkek var zaten, kimse onu görüp örnek almasın isterim. Bakın bu ciddi bir konu! Ağır işçilik yapmadığı halde, bütün gün güneşin altında çalışmadığı halde ter kokusundan yanına yaklaşılmayan insanlar kol geziyor ortalıkta. Üstüne bir de kendini bulunmaz Hint kumaşı sanıyor.

Kimse kusura bakmasın; kıllı, tüylü, tırnakları uzamış, bakımsız erkeklerin ‘her türlü gideri var’ muamelesi görmesine sinir oluyorum. Yaz günü bir tıraş et koltuk altını kardeşim, biraz deodorant kullan, çok mu zor? Bir de size tüyo kızlar… Son derece janti, karizmatik, hoş görünen erkeklere bir de plajda bakın. Kesilmemiş, bakımsız ayak ve el tırnakları varsa uzayın hemen. Zira ayak dediğin kişilik testi gibidir. Aklınızın bir kenarına yazın, boşuna vakit kaybetmeyin.