Giriş
* Instagram yokken biz, biz değilmişiz! Bütün mevcudiyetimiz Instagram’dan paylaştıklarımız üzerine kuruluymuş. Yediğimizi, içtiğimizi, giydiğimizi, gezdiğimizi paylaşmadan bir hiçmişiz. ‘Sahi ne ara böyle olduk’ sorgusundayım şu sıra kendimle.
* Meğer çektiğimiz her fotoğrafı paylaşmak için çekiyormuşuz! Son 5 gündür hiç fotoğraf çekme isteğim olmadı mesela, şaşkınım!
* Döndük mü ‘çok politik’ deyip burun büktüğümüz Twitter’a? Pardon X’e! Resmen kullanıyoruz X’i. Ama adam kullanır gibi. Gözümüz hala diğer tarafta. Bir X kullanıcısının dediği gibi; “Instagram’ı buzdolabı gibi açıp kapatıyoruz” sürekli.
* Ne çok vaktimizi alıyormuş meğer şu meret! Sabah kalkar kalkmaz ilk işimiz Instagram turu yapmakmış. Gece onunla gözümüzü kapatmak. İnanır mısınız, kitap okumaya başladım yeniden! Sorun bende değil Instagram’daymış resmen!
* Instagram yokken TikTok’a bakayım dedim, Allahım nasıl bir çöplükmüş orası!! Belki yanlış bir algoritmadan yürüdüm bilmiyorum ama ‘taş yerinde ağırdır’ dedim terk ettim o ortamı!
* Instagram’dan X’e giden bazı influencer’ların tepkiyle karşılanmasına çok güldüm. “Hoop burası Instagram değil” diyerek millete ayar verenler oldu mesela. Ya neyi paylaşamadınız acaba?
* VPN falan indirmedim çünkü tek taraflı çabayla ilişki yürümez diye düşündüm, Instoş’un bana gelmesini bekliyorum sabırla.
* Bir de şunu iletmek isterim değerli devlet büyüklerine; eğer açmayacaksanız Instagram’ı, görüş günü gibi bir gün belirleyin de arşivimizi toplayalım. Naçizane her anımız orda kaldı da!
Olimpiyatta Anadolu imzası
Paris 2024 Yaz Olimpiyatları’ndan renkli görüntüler, ilginç kareler gelmeye devam ediyor. Atıcılıkta gümüş, okçulukta bronz, güreşte bronz, boksta gümüş madalya kazandık ama yalan yok; gözler yarı finale yükselen Filenin Sultanları’nda. POSTA’nın dün kızlar için attığı ‘Filenin Şahaneleri’ manşetine bayıldım. Çünkü onlar gerçekten de filenin şahane kızları! Bu güçlü kızları destekleyen markaları da alkışlamak gerek. Türkiye’de e-ticaretin en güçlü oyuncularından Trendyol, onlardan biri. 2022’den bu yana Türkiye Voleybol Milli Takımları ana sponsoru. Aynı zamanda Olimpiyat resmi sponsoru. 130 yıllık Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin (IOC) tarihindeki ilk Türk partneri. Dolayısıyla Paris’te ve dünyanın dört bir köşesinde Anadolu’da üretilen şahane bir koleksiyon da satışta. Filenin şahane kızları Dominik Cumhuriyeti ile karşı karşıya geldiğinde, Trendyol ekibiyle birlikte destekledik onları, sonrasında da Trendyol Grup Başkanı Çağlayan Çetin ile sohbet ettik.. İşte konuşmamızdan bazı satır başları...
Sporseverlerin hatıra almak için yarıştığı Paris’teki olimpiyat mağazasında, Trendyol ürünleri büyük ilgi gördü.
İşbirliği 2026 ve 2028’de devam
* Trendyol’un sporla anılan bir marka olması 2021 yılında başladı... 2021 yılından bu yana Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) resmi sponsoruyuz. Aynı yıl erkek ve kadın futbol milli takımlarının resmi sponsoru olduk.
* 2022 yılından bu yana da Türkiye Voleybol Milli Takımları ana sponsoruyuz. Spora ve sporcularımıza verdiğimiz desteği, global alana da taşıdık. UEFA EURO 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın tek Türk partneri olduk. Şimdi de Paris 2024 Yaz Olimpiyatları’nda global markaların yanında yer alan tek Türk markasıyız.
* Gerçekleştirdiğimiz lisans anlaşması kapsamında özel bir Olimpiyat Koleksiyonu hazırladık. Ülkemizin üretim gücüne, tedarikçilerine, kaliteli üretim yapan markalarına güvendik. Koleksiyon, Denizli başta olmak üzere Anadolu’nun dört bir yanında üretildi. ÊÊ Koleksiyonda t-shirt, şort, elbise, sweatshirt, beyzbol şapkası gibi 19 farklı parça bulunuyor. Toplamda 60 bin adet üretim yapıldı.
* Ürünler, Lozan’daki Olimpiyat Müzesi (The Olympic Museum) de dahil olmak üzere ‘Made in Türkiye’ etiketiyle tüm dünyayla buluştu. Trendyolmilla uygulaması üzerinden de satışta.
* Olimpiyat Komitesi (IOC) ile işbirliğimiz, 2026 Milano Kış Olimpiyatları ve 2028 Los Angeles Yaz Olimpiyatları’nda da devam edecek.
* Türkiye’de doğan ve Türkiye’de büyüyen, gücünü Türk üreticilerinden alan Trendyol olarak hedefimiz; ülkemizin sahip olduğu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmek. Küreselde ise Türk ürünlerinin ve Türk satıcılarının sürdürülebilir bir iş modeliyle dünyada rekabetçi hale gelmesini istiyoruz.
Ajda gerekeni yapmış!
Konser sırasında bazı izleyicilerin yerinden kalkması Ajda Pekkan’ı sinirlendirmiş. Şarkı söylemeyi keserek, şunu demiş: “Ben sizin konserinize gelsem ve en önde protokolde otursam, sonra çekip gitsem, ne dersiniz? Protokol kurallarını bilmiyorsanız göstermelik gelmeyin!” Haklı mı Süperstar? Sonuna kadar haklı! Ne konser izleme adabımız var, ne sanatçıya saygımız! Protokol dediğin zaten tanıdıklara, sanatçı yakınlarına, belli bir zümreye ayrılan yerdir genelde. Protokolde oturan yaparsa, diğerleri neler yapmaz yahu! En önde oturup sanatçının dikkatini dağıtamazsın! Kaldı ki diğer izleyicilerin de konser zevkinin içine ediyorsun! Çok sıkılıyorsan, evinde oturacaksın. O yüzden Ajda Pekkan çok iyi yapmış! Hayatın her alanına yayılan bu hadsizliği, terbiyesizliği sineye çekmediği için bravo. Bir Süperstar’a da bu yakışırdı zaten.
