Şirin SeverKültür sanat etkinlikleri ömrü uzatır mı?
HABERİ PAYLAŞ

Kültür sanat etkinlikleri ömrü uzatır mı?

Bilim insanlarının söylediğine göre, evet! Mesela tiyatroya gitmek ömrü uzatıyormuş. Kesin bilgi olabilir, hemen yayalım bence. Hatta bunu sadece tiyatro olarak sınırlandırmayalım… Zamanında bir yerlerde okumuştum; University College London’dan (UCL) bir uzman, düzenli olarak kültür ve sanat etkinliklerini takip edenlerin erken ölüm riskinin yüzde 31 azaldığını tespit etmiş. Araştırma sırasında yaşları 50’nin üzerinde olan yaklaşık 7 bin İngiltere vatandaşının verileri analiz edilmiş de bu sonuca ulaşılmış üstelik. Öyle atmasyon bilgi değil yani. Araştırma sonuçları elbette sanatın direkt olarak ömrü uzattığını söylemiyor ama bu alanla ilgilenen insanların fiziksel ve zihinsel sağlıklarını güçlendirdiği yönünde bulgular ve gözlemler var sonuç olarak. Uzun lafı kısası; ömrünüzün uzamasını istiyorsanız bol bol tiyatro izleyin, konsere gidin, müze ziyaret edin, sanat eseri görün. Hem böylece ufkunuz açılır, bakışınız değişir, anlama pratiğiniz gelişir. Nietzsche demiş ya hani; sanat, hakikat yüzünden ölmeyelim diye var. Bakın, bu da önemli bir neden. Hayatın saçmalıklarına dayanmanın yollarından biri de sanat. Uzattım biraz ama bakın lafı nereye getireceğim… Ömrü uzatmak için sanat etkinliği ararsanız, müzeleri ihmal etmeyin. ‘Ama çok sıcak’ demeyin; zira, bu aralar pek çok müzeyi gece gezme imkanı var! Mesela Topkapı Sarayı cumartesi akşamları 21.00-23.00 arasında ziyarete açıldı. Müze olduğundan beri ilk kez gece saatlerinde ziyarete açılan Saray’ı gezmek için Türk vatandaşları 1000 TL ödüyor, biletler gişeden alınıyor. Gece ziyaretleri gruplar halinde gerçekleştiriliyor ve sarayın atmosferi geceleri bir başka oluyor. Şu sıcaklarda şahane hareket bence, bravo.

Haberin Devamı

Kültür sanat etkinlikleri ömrü uzatır mı

‘Golden Hour’da şahane eserler

Madem sanatın iyileştirici, güzelleştirici ve geliştirici etkisinden bahsediyoruz… Yeni haberler de verelim. Artık şöyle bir gerçek var malum; bir bölgede turizmi hareketlendirmenin, kaliteli turisti o bölgeye çekmenin tek yolu deniz kum güneş ve eğlence değil. Artık bu maddelere sanat da eklendi. Sanat destinasyonu olunca, turizm de direkt canlanıyor. Bu anlamda Bodrum bir sanat destinasyonu olmuş durumda. Tüm otellerin kapısından girdiğinizde sizi sanat eserleri karşılıyor, galeriler peş peşe sergiler açıyor, sanatçılar koleksiyonerlerle buluşuyor. Eserlerini ve sanatçılarını tatil bölgesine taşıyanlardan biri de Sevil Dolmacı Gallery… Yalıkavak’taki Tilkicik koyunda konumlanan Ruins Bodrum ile özel bir projeye imza atan Sevil Dolmacı; dünya çapında tanınmış Türk ve uluslararası çağdaş sanatçıların heykel ve resimlerinden oluşan bir seçkiyi otelin sofistike atmosferinde sanatseverlerle buluşturuyor. Tarihi dokuları çağdaş sanatla birleştirme konusunda oldukça başarılı olan Sevil Dolmacı Gallery’nin, koyun şahane gün batımından ihamla ‘Golden Hour’ adını verdiği sergi, izleyene renkli ve eğlenceli bir dünyanın kapılarını açıyor. Gün batımında mücevher gibi parlayan eserler arasında Jeppe Hein heykelleri, Meksikalı sanatçı Bosco Sodi resimleri, Haluk Akakçe işlerinden Ekrem Yalçındağ resimlerine kadar pek çok çarpıcı eser var. Sergi, 15 Eylül tarihine kadar sürecek, Bodrum’da tatil yapanlar ‘Golden Hour’a da zaman ayırsın bence.

Haberin Devamı

Kültür sanat etkinlikleri ömrü uzatır mı

Haberin Devamı

Yapılacak şey belli…

* Dijital kıyamet hayatımızı nasıl etkiler, fragmanını önceki gün gördük. Küresel çaptaki yazılım krizi nedeniyle uçaklar uçamadı, bankalarda işlem yapılamadı, borsalar, devasa şirketler kilitlendi. O zaman yapılacak şey belli; bu konuda yapılan en iyi filmleri hemen arka arkaya izlemek!

* Emel Sayın, ‘Başrolde Emel Sayın’ isimli bir konser serisine başlıyor. Çeşme, Bursa, Bodrum, Antalya açıkhava semalarında sanat müziği melodileri yükselecek demektir bu. Doya doya sanat müziği dinlemek adına yapılacak şey belli; bu konserlerden birine mutlaka gidilecek!

* Klima altında durunca hasta olan ama şu nemli ve sıcak havaya dayanamayan biri olarak yapılacak şey belli; hemen İstanbul’un en serin yerleri listesi yapılacak! Listenin en başında AVM’ler ve püfür püfür esen bir vapur sefası var; beni arayan nerde bulacağını biliyor.

Kültür sanat etkinlikleri ömrü uzatır mı

Kocam mezardaki babamla tanıştı!

Serel Yereli, 2011’de vefat eden babası Serdar Yereli’nin mezarını ziyaret etmiş. Yanında sevgilisi de varmış. Mezar başında fotoğraflar çekmiş, sonra da “Kocam babamla tanıştı” notuyla paylaşmış bir güzel. Fikir güzel ama fotoğraflarda bir tuhaflık, olmamışlık var. Haller, kıyafetler, kafalar bir hoş sanki. ‘Bu olay bir tek bana mı tuhaf geldi’ diye merak ettim, paylaşımın altına yazılanlara baktım.

* Adam mezarında ters dönmüştür…
* Ne ölüye saygı var, ne diriye..
* Bayan, mezarlık ziyaretine giderken giyinmeyi unutmuş!
* Sanki havuz başında poz veriyor, gözlüğe elbiseye bak, keşke baban kocanla tanışmasaydı..

Bu tür yüzlerce yorum. Bir insan elbette sevgilisini babasıyla tanıştırabilir, onu mezarına götürebilir ama bunu kendi içlerinde yaşasalar daha hoş olmaz mı? Mezar ziyaretinde daha usturuplu olmak saygı icabı değil mi? İnsanlar gündeme gelmek için ne yapacağını şaşırmış durumda artık ve bütün bunların sebebi de sosyal medya maalesef. Daha neler göreceğiz acaba?

Sıradaki haber yükleniyor...
holder