Kapalı gişe

Çok tutan, çok sevilen filmler için kullanılan bir tanımdır; kapalı gişe.. Seyirci bilet bulabilmek için sıraya girer. Sonunu tahmin etse bile her saniyesini dikkatle takip eder. Galatasaray’ın bu sezon maçları da öyle oluyor. Filmlerde bir klişedir; ‘oysa ne güzel başlamıştı her şey’ Ümraniye’nin şok golü ile tüm salon (yani stat) buz kesti.

Esas oğlan Muslera bu tatsızlığın daha da büyümesine engel oldu. 15 dakika araya seyirci tedirgin girdi. Acaba bu görkemli filmin sonunda bir dram mı bekliyordu onları?! Kadronun ortalarında salınan aktörler gerçek oyun yerine ‘rol kesince’ filmin sürekliliğini sekteye uğrattılar. Filmin Galatasaraylı yönetmeni senaryoya müdahale edip iki oyuncuyu değiştirdi ama senaryo pek değişmedi.

Ümraniye kalecisi Orkun çok rol (vakit) çaldı. Görüntü yönetmeni ses çıkarmadı. Sonra ‘filmin jönü’ sahne aldı ve seyirciyi coşturdu. Dün akşamki filmin görüntü yönetmeni (hakem) sektörde biraz yeniydi. İyi niyetli ama pek çok sahneyi görmekte zorlandı. Seyirci bir avantür filmi izlemeye gelmişti. Az daha bir korku filmi olacaktı; jön ve rol arkadaşları buna izin vermedi.

Ümraniye Süper Lig’in kesinlikle figüranı değil. Bulunduğu yeri de hiç haketmiyor. Umarım ligde kalır. Galatasaray’ın ‘şampiyonluk yürüyüşü’ adlı filmi bu sezon kapalı gişe oynamaya devam ediyor. Seyirci ‘mutlu son’ görmek istiyor ama filmin sonuna daha çok var.