Bir okuyucuma yanıt vermek için mektubunu defalarca okudum, doğrusu bu arada epey zaman geçti ancak okuyucumun yazdığından meseleyi tam olarak bir türlü çözemiyorum, bu münasebetle okuyucularımdan önemli bir isteğim olacak, lütfen sorularınızı kısa ama anlaşılır biçimde gönderin, bu okuyucum bayağı mağdur, bunu anlıyorum ama nedenini çözmem mümkün değil, bu yüzden de yanıtım çok gecikti.
Uzun mektubunun en son satırlarında sanki kiracı için tahliye talep etmiş, mahkeme reddetmiş, kiracı evi kilitleyip çıkmış ama anahtarları teslim etmemiş gibi bir sonuç çıkarıyorum, yani neredeyse kahve falı bakarak bir sonuca vardım. Buna göre şöyle bir durum tahlili yapayım. Tahliye davası reddolundu ise demek ki geçerli bir tahliye nedeni ileri sürülmemiş veya ispatlanamamış.
Şayet karar haksız idi ise Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak mümkündü. Bu bir husus. İkinci husus, kiracı çıktı ama anahtarları teslim etmedi ise kiracılık sürüyor, yani eşyasını aldı diye sözleşme fesholmadı, fiili olarak daireyi yani sembol olarak anahtarları teslim etmediği sürece kiracının sorumlulukları devam eder yani kira ödemesi gerekir, dönem başlarında da kira zammı yapacaktır.
Bu durumda da kiraya veren yani halk tabiri ile ev sahibi kira açısından mağdur olmaz, kira bedellerinin tahsilini talep eder. Evet bu da hukuki bir süreçtir ama gayrimenkulün teslimine kadar borç devam eder, ödenmeyen borçlar birikir. Yani evi terk eden kiracı kâra geçmez bilakis hem geçtiği eve kira öder hem de tahliyeyi hukuken gerçekleştirmediği eve kira öder. Okuyucuma yanıtım gecikti, umarım mektubunun çözemediğim hususları dışında bu noktadan bu sürede problemi hallolmuştur.