Her şeyin bir kullanma kılavuzu, prospektüsü var. Araba kullanmak için ehliyet soruyorlar. Çamaşır makinesi alsanız yanında kitapçık veriyorlar. Giysilerin bile yıkama talimatları var. Ama nedense anne-baba olurken hiçbir eğitim ya da bilgi sürecine dahil edilmiyoruz.
Elbette sorgulayan, araştıran, yeni nesil anne-baba adayları gözlerini her zaman 'en iyiye' diktikleri için gelişime açıklar. İş dünyasında harikalar yaratan kadınlar için dile getirilmese de annelik vasıflarından uzak kalma düşüncesi sadece içi boş bir teori. Okunacak yüzlerce kitap, faydalı içerikler sunan dijital kanallar ve sık sık hesaplarını güncel tutan bilgi verici profiller var.
Peki metropol insanlarının tüm bunlar için zamanı yoksa?
Ve anneannenizin metotlarının işe yararlığı sizi hiçbir şekilde ikna etmiyorsa?
İşte o zaman da 'anne-baba kampları', sizi sıkı bir ebeveyn olmak için hazırlayabilir.
Geçtiğimiz hafta Instagram'da içeriklerini görüp merak ettiğim bir anne-baba kampına katıldım. Gerçekten faydalı mı, içerikler dolu mu, sıkıcı mı, zaman kaybı mı yoksa değeri paha biçilemez bir tecrübe mi olacak; merak içinde cumartesi sabahında otele giriş yaptım.
Cumartesi sabahı erkenden ilk zil çalar...
Ben görev insanıyım, "8'de giriş yapın" dediler tam 7.50 de kapıdaydım. Açıkçası uzun zamandan beri çalışmadığım ilk cumartesi olduğu için de kendimi biraz tuhaf hissediyordum ve ortama adapte olamıyordum. Benimki tamamen rahat batması...
Yaklaşık 30 kadar aileyle beraber kahvaltıyla gün başlarken, bir yandan da iki günlük kamp sürecinde hangi eğitimleri alacağımız, hangi konularda nasıl etkinlikler hazırlandığı konusunda bilgi verildi. Ortam kesinlikle çok neşeliydi. Sürekli tuvalete giden koca göbekli tombiş kadınlar ve elinde kahve bardağı taşıyan cool babalar arasında ilk ders zili çaldı ve hayatımın en keyifli oturumunda, en ön koltuktaki yerimi aldım: Dersimiz ‘’Doğum Acilleri’’
Koşa koşa hastaneye gitmek sadece filmlerde oluyormuş!
Daha ilk oturumda koca salonun ezberleri bozulmaya başladı. Öyle trafikte herkesi sollayarak, saniyeleri hesaplayarak, ilk sancıda soluğu hastanede almanıza filan da gerek yokmuş. O sadece filmlerde olan bir sahne anlayacağınız. Sancılar ritmik ve düzenli olmadan doğum başlamazmış. Ayrıca suyunuz gelince de daha 12 saat zamanınız oluyormuş.
A’dan Z’ye her konuda en yeni ve güncel bilgi
Kamp gerçekten dopdolu bir içerikle hazırlanmış. 2 gün boyunca doğum, psikoloji, cinsellik, bebek bakımı, beslenme, spor, uyku eğitimi, aromaterapi, ilk yardım ve emzirme gibi konularda en yeni ve güncel şekilde anne-babalar sıkı bir eğitime tabi tutuldu.
Böyle bir eğitimde gebe olmak çok keyifli; çünkü her şeyi sizin konforunuza göre planlamışlar. Kattaki erkekler tuvaleti bile annelere tahsis edilmiş. Babaların işi ne, bir zahmet üst katı kullansınlar :)
Eğitim kampından çok, özgüven tatili gibi!
İki gün süren dolu dolu eğitim sırasında dadı seçimi kriterleri ne olmalı, kordon kanı ne işe yarar, bebek sigortası neleri kapsar gibi marjinal gündemler de benim epey ilgimi çekti. Bazı oturumlar erkeklere özel, bazı içeriklerin ise kadınlara özel olması iyi planlanmıştı. Finalde 12 yıldır plazaların tozunu yutmuş ben, bütün anneanne ve babaannelere taş çıkacak deneyim ve engin bilgilerimle katılımcı sertifikamı alarak gurur pozumu verdim.
Şimdi bebekler düşünsün…