Giriş
Müzisyen, Dj, yeme-içme eğlence danışmanı Serhan Sokulgan ile bu haftanın magazin gündemini değerlendiriyoruz.
20’Lİ YAŞLAR CHALLENGE’I
Herkesin Instagram’da 20’li yaşlarından birer fotoğraf paylaşmasıyla başlayan bu akıma ünlüler de katıldı. Değişenler, değişmeyenler ve bu paylaşımlardan sıkılanlar oldu.
ALKAPAR: Ben de paylaştım ama sonra ne gereksiz işler diye düşünmedim değil. 21 yaşında evlenen Şebnem Çapa’nın paylaşımı en dikkatimi çeken oldu. Kadın ne kadar erken evlenmiş. Bu arada birçok ünlü ne kadar çirkinmiş gençliklerinde! Tabii para arttıkça bakım da arttı, tıp geliştikçe estetik müdahaleler kolaylaştı. Bazı mutsuz insanlar da nedense rahatsız oldu herkesin bu fotoğrafları paylaşmasından.
SOKULGAN: Ben açıkçası pek masum bir hareket olarak göremedim bu durumu. Ama paylaştım, uydum, uyumlandım. Bence yeni dünya düzeninin tatlış oyunları bunlar. Yüz tanıma hadisesinin katmerlendiği bir algoritmaya hizmetteyiz sanki. Hoş bir durum, birlikte, eğlenceli hareket etmek ama insan aklını rafa kaldıramıyor. Olsun, eğleniyoruz sonuçta fişlene fişlene.
ALLAH DAHA DA VERSİN
İstanbul’da 30 dairesi, Bodrum’da 3 villası, Londra’da bir evi olan Seda Sayan şimdi de 4 milyon dolara Boğaz’a nazır bir villa aldı.
ALKAPAR: Şov dünyasının en çok çalışan kadınlarının başında gelen Seda Sayan bu zenginliği hak ediyor. Allah daha da versin. Ben Cihangir’de oğlunun mekan açtığı bahçenin üstündeki apartman da bu malvarlığına dahil mi merak ettim. Çünkü sırf o bina milyonlar değerinde. Magazinin kıdemli ünlüleri yatırımlarını hep gayrimenkule yapar. Yeniler de kripto paraya NTF’e falan yapıyor. İşte nesil farkı.
SOKULGAN: Ne çok seviyoruz kimin neyi var nereden kazanmış hikayesini. Fakat kimse sormuyor insan buncası için ne feda etmiş neresi ağrımış. Seda Sayan uzun yıllardır bu camia içinde didinen çalışan en mühim isimdir. Ne yapsaydı? Har vurup harman mı savuraydı? Yeşilçam artistleri izbe köşelerde heder olunca üzülen samimiyetsiz kitle şimdi oturup bu kadını alkışlasın.
‘6 AY DUŞ ALMADIM’
Metin Arolat, Armağan Çağlayan'ın programında "Depresyona girdim. 6 ay evden çıkmadım, 6 ay tıraş olmadım, duş almadım. Tedavi olmam gerektiği için Lape'de 10-15 gün yatırıldım" açıklamasını yaptı.
ALKAPAR: Metin Arolat’ı bu cesareti gösterip yaşadıklarını paylaştığı için çok takdir ettim. Bunu yapabilmek, güçlü bir insan olduğunu gösterir. Ruhsal rahatsızlıklar gizlenmesi ya da utanılması gereken bir durum değildir. Psikoloğa, psikiyatriste gitmek son derece normal ve bazı şartlarda gereklidir. Bu konu hakkındaki cehalet ve yaftalama eğilimli davranışlar çok şükür ki son yıllarda değişti.
SOKULGAN: Metin’i insani ve gerçek buldum. Çok kıymetlidir. Türk pop müzik tarihinde sevdiklerimdendir. Herkesin boyalı parlak pek pür pak olmayı oynadığı şu zamanda en gerçek durma hali toleransını kendine tanımış. “Hayat yaramız beremizdir. Tek kusurumuz da kırılan ve kırıklarıyla baş edemediğimiz kalbimiz olsun” demek istemiş ve bal gibi de demiş Metin. Ki “Olsun Varsın” demişti zaten kendisi gerçekten de. Bazen insan “Olsun varsın hep” demek istiyor.
ÇİÇEKLERDEN YEMİŞTEN
Yarın Anneler Günü. “Benim için her gün Anneler Günü” diye boş boş konuşmadan gidin annenizin elini öpün, sarılın, kutlayın. Kapanma nedeniyle gidemiyorsanız görüntülü konuşma açın. Hâlâ hediye düşünüyorsanız da bir çift lafım var. Yıllarca annelerimize bardak çanak, kap kacak aldık.
Onlara senin yerin mutfak mesajı verdik. O tür şeyleri başka zaman alın. Anneler Günü’nde ona çiçek verin, parfüm verin. Belki beğendiği bir kazak, bluz, ayakkabı vardır, onu alın. Önemli olan ona ait güzel bir şey düşünmeniz. Hiçbirini yapamıyorsanız birkaç güzel sözle kutlamanız bile onu mutlu edecektir zaten. Başta kendiminki olmak üzere tüm annelerin Anneler Günü’nü kutluyorum.
FELSEFEYE GİRİŞ
Dilan Çiçek Deniz’in (DÇD) Marie Claire dergisine verdiği röportajda aşk hayatını anlatırken ‘İdealar dünyası’ndan bahsettiğini, bunun da antik Yunan filozofu Platon’a ait bir kuram olduğunu hafta içi magazin sayfalarımızda yazmıştık. Meğerse DÇD karşılaştırmalı edebiyat okumuş. Bir yerlerde üstüne felsefe eğitimi de aldığı yazıyor. E tabii bu da kendisinden beklentimizi arttırıyor. Ama DÇD röportajdan hemen önce lise 1 felsefe kitabı okuyarak ilham almış gibi geldi bana. Hele bir de bahsettiği şeyle aslında hiç alakası olmayan bir fikri eğip büküp kişisel ilişkilerini tanımlaması dahice!
SENİ GİDİ STOACI
Dizide oynadığı karakter için de “Stoacı” deyiveriyor. Röportajı yapan kalkıp “O da ne kız” diye sormuyor. Stoacılık, Helenistik felsefenin önemli akımlarındandır. Ben şimdi bu karakteri merak ettim, ne Stoacılıklar yapıyor acaba dizide! Bir Türkiye güzelinin güzel olduğu kadar zeki, eğitimli ve kültürlü olmasını tabii ki çok isteriz. Ama belli ki sınırlı olan bilgisini cümle içinde kullanmak için röportajda fırsat arıyor. Bu da konuyu bilenleri gülümsetiyor haliyle. Ama olsun, bakın Türkiye’nin en popüler gazetesinin magazin sayfasında felsefe okuyorsunuz. Bu da DÇD’nin kültür hayatımız katkısı işte. Teşekkürler DÇD. Nesneler dünyasından selamlar.
MÜZİKTE BU HAFTA
Cem Belevi, tanıtım fotoğraflarında motosiklete ters bindiği şarkısı ‘Bilmez’ ile karşımızda. Deep house ritimleriyle yapılan şarkı pek hoş dans ettiriyor. Ama Cem Belevi o motosikletin üzerinde çok rahatsız görünüyor. Umarım çekim kısa sürmüştür.
‘ZeynoDisco’ adlı bir albüm yayınlayacağı duyurulan Zeynep Bastık neredeyse iki haftada bir albümden şarkı yayınlıyor. Albüm çıktığında herhalde hepsini dinlemiş olacağız. ‘Marlon Brando’ adlı yeni single’ı Bastık, Emir Can İğrek ile yazmış. Klipte Bastık’a Burakbey eşlik etmiş.
Erol Evgin, bilinen şarkıları akustik versiyonlarıyla söylediği albümden ‘Kaybolan Yıllar’a klip çekti. Bir performans videosu olarak çekilen klipte Evgin bir devrim yaparak hırka giymiş! Hem de mor! Şaka bir yana bu spor Erol Evgin de janti Erol Evgin kadar şık ve kaliteli. Kendisini her türlü seviyoruz.
MÜTHİŞ BİR DİJİTAL SERGİ
Evde kaldığımız ilk dönemde dijital sergiler revaçtaydı. Galeriler, müzeler sanal ortamlarda eser sergiliyordu. Merakla izliyorduk. Kaygılar artınca dijital sanatı da biraz unuttuk sanki. Bilgisayarınızdan girip izleyebileceğiniz öyle güzel bir sergiden bahsedeceğim ki, şu kapanmada bir nebze olsun güzel bir şey görmenin mutluluğunu yaşayacaksınız.
Teknoloji şirketi Siemens Healthineers’ın imza attığı sergide tomografi emar (MR) ve mamaografi, yani tıbbi görüntüleme cihazlarıyla çekilmiş bitki fotoğrafları var. Dünyada ilk kez bu tür fotoğraflar çekiliyor ve sergileniyor. Tomografi ile görüntülenen zeytin dalı, manyetik rezonans ile çekilen kaktüs tam birer sanat eseri. Sergiyi ‘cekimgucu. siemens-healthineers.com’ adresinde görebilirsiniz.
BU YIL TÜRKBÜKÜ
Ülkenin en iyi birkaç kebap restoranı markasından biridir Köşebaşı. Onlar da Bodrum hazırlıklarına başlamışlar. Geçtiğimiz yıllarda Yalıkavak Marina’da konuklarını ağırlayan Köşebaşı bu yaz Türkbükü’ne taşınıyor. Mekan gündüzleri de Hola Beach olarak hizmet verecek. 19.00’dan itibaren akşam yemeği keyfi sunmaya başlayacak olan Köşebaşı’nın menüsünde klasik kebapların yanısıra Türkbükü’ne özel spesiyaller var. Geniş bir kokteyl menüsüne sahip olan Köşebaşı’nda yemekten önce DJ müziği eşliğinde manzaranın tadını çıkarmak da mümkün olacak.
