Işınsu KestelliBu nasıl bir vicdansızlık!

HABERİ PAYLAŞ

Bu nasıl bir vicdansızlık!

“Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil” demiş Fuzuli.

Bu cümleyle özetleyebileceğim bir haftayı geride bıraktık maalesef.

SGK’dan para almak için anne adaylarını erken doğuma zorlayan, sağlıklı bebekleri kuvözde tutan, şu ana kadar tespit edilebilen en az 12 bebeğin ölümüne neden olan bir çeteyi konuşuyoruz günlerdir.

İddiaları, kamuoyuna yansıyan kahkahalarla dolu pervasız telefon konuşmalarını tarif edecek kelime bulmakta zorlanıyorum.

İnsanların hayallerini, umutlarını, sevinçlerini tüketen; onlara hayat boyu sürecek acılar yükleyen bir çete söz konusu.

Haberin Devamı

Suçluların en ağır şekilde cezalandırılmasını ümit ediyorum.

Bu suça alet olan ya da yataklık yapan hastanelerin de cezalardan nasibini almasını diliyorum.

Ama en çok da evlatlarını kaybeden anne ve babaları düşünüyorum.

Güvenerek ve umutla koştukları sağlık kuruluşlarında içine düştükleri korkunç tuzağı, bebeklerinin kuvözden çıkmasını beklerken yaşadıkları telaşı ve onları kaybettiklerindeki o büyük acıyı içselleştiriyorum.

Ve oturduğum yerde bile kahroluyorum.

Bunun üstüne, yıllar sonra, yaşadıkları acıların sebebinin birilerinin para kazanmak adına sergiledikleri bir sahtekârlık olduğunu öğrendiklerinde bir kez daha nasıl yıkıldıklarını hayal ediyorum; kahroluyorum.

Buradan başta Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı yetkilileri olmak üzere herkesten rica ediyorum; lütfen bu işin

peşini bırakmayın.

DOOMSPENDER

Hayatımıza yeni bir terim girdi: Doomspender.

Türkçeye ‘kıyamet harcaması’ olarak çevrilen bu kavram, geleceğe dair umutlarını tüketen bireylerin para biriktirmek yerine anı yaşamak için mümkün olan en lüks tüketime yönelmesini ifade ediyor.

NeilsenIQ’nun yaptığı araştırmanın verilerine          göre özellikle Z kuşağı çok fazla çaba harcamadan mümkün olan en hızlı şekilde para kazanmanın yollarını arıyor.

Bu hedefine ulaşamayınca ya da ulaşma ümidini kaybedince mücadeleyi bırakıp geleceği düşünmek yerine bugünü yaşamak için harcıyor.

Mesele gelirini zorlasa, hatta aşsa da gidip en yeni, en pahalı telefonu alıyorlar. Sebebini sorduğunuzda da “Mevcut gelirimle otomobil alamam, ev almam zaten mümkün değil; en iyi telefonu kullanmaktan başka ulaşabileceğim bir lüks yok; ben de ona ulaşmayı seçiyorum” diyorlar.

Haberin Devamı

Bu durum onlar açısından bir tercih olabilir ancak ekonominin sağlıklı yol alabilmesi için toplumların tasarruf yapması çok ama çok önemli.

Ve ne yazık ki bu noktadan hızla uzaklaşıyoruz.

Bence ekonomistlerin buna ciddi anlamda kafa yorması gerekiyor.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder