Verda Özer'Engelli' kelimesi ne zaman değişecek?

HABERİ PAYLAŞ

'Engelli' kelimesi ne zaman değişecek?

Engelli kelimesi ne zaman değişecek

Bu gördüğünüz sembol, engellileri ifade eden yeni işaret. Ellerini kollarını, bacaklarını sonuna kadar dünyaya açmış... Hayatı kucaklayan, gürül gürül yaşayan bir engellinin sembolü bu... Meğer bu simgeyi Birleşmiş Milletler (BM) 4 yıl önce yaratmış ve Türkiye de 2 yıl önce kullanım hakkını almış. Artık engelliler için uygun şartları yerine getiren tüm mekânlara ve araçlara, bu sembol yerleştirilecek. Yani ‘erişilebilirlik’ sembolü.

* * *

Eski sembolü ise hatırlarsınız… Hani onları hareketsiz bir şekilde, tekerlekli sandalyede adeta cansız gösteren simgeden bahsediyorum... O sembolle onları hayattan alıkoymuş, yaşamlarını dondurmuş, sabitlemiştik. Yeni sembolle ise engelliler kendilerini kabullenilmiş, hayatın içinde hissedecekler. Onları eğitimde ve iş hayatında çok daha fazla göreceğimiz temiz bir sayfa açılıyor demektir bu…

Haberin Devamı

Engelli kelimesi ne zaman değişecek

ERİŞİLEBİLİRLİK KRİTERLERİ

Ne var ki henüz hayata geçmiş sayılmaz çünkü sadece ‘erişilebilirlik’ kriterlerine uyan yani ‘engellilerin’ rahatlıkla girip çıkabileceği/ kullanabileceği yerlere bu sembol takılabiliyor. Otobüslerden tuvaletlere, AVM’lerden kamu binalarına kadar... Ve sorun şu ki; ‘erişilebilirlik’ ön koşullarına uyan, yani engelliler için uygun şartları oluşturan binalar, alanlar, araçlar çok az sayıda. Yani bu logoyu verecek yer bulunamıyor, desek yeridir.

Engelli kelimesi ne zaman değişecek

SEMBOLLER VE KELİMELER

Peki bu yeni sembol neden mi bu kadar önemli? Çünkü semboller göründüklerinden çok daha fazlası. Bakış açısının, zihniyetin değişmesi için önce sembolün ve dilin değişmesi gerekiyor. Tekerlekli sandalyeye hapsolmuş bir bireyi görünce, beyninize direkt olarak zaten ‘engel’ sinyali gidiyor. Oysa yeni semboldeki gibi orada hareket eden ve yaşayan birini görünce, orada bir engel olmadığını fark ediyorsunuz. O yüzden yeni ‘erişim sembolü’ bizlerdeki, gözlerimizdeki engelin kalkması için önemli bir eşik. Bununla birlikte ‘engelli’ kelimesi yerine, bizlerin bakış açısındaki engeli kaldıran bir sözcük kullanılmalı. Mesela ‘ihtiyaç sahibi’ denilebilir. Otoparklardaki ‘engelli park yeri’ yerine de ‘ayrılmış park yeri’ denilebilir. Ama artık bu kelimenin acilen tedavülden kalkması gerektiği aşikâr.

Haberin Devamı

EĞİTİMDE YER AÇILSIN

Bana kalırsa erişilebilirliğin yani engellilerin önünü asıl açacak olan çözüm ise şu: Engellilerin çok daha fazla eğitimde ve iş hayatında olmasını sağlamak. Nasıl mı? Her şeyden önce ‘engelli eğitim programı’ gibi üniversitelerde engellilere çok daha fazla alan açılsa; iş hayatına, ekonomiye, sosyal-kültürel hayata çok daha fazla katılabilirler. Bu da Türkiye’yi çok daha güçlendirir. Sonuçta nüfusun yüzde 13’lük bir bölümünden bahsediyoruz…

KOTALAR ARTSIN

Engellilere iş hayatının yolunu açmak ise kotaları arttırmaktan geçiyor. Hâlihazırda bazı sektörlerde engelliler için belli kotalar var. Ancak hem oranları çok düşük hem de bazı sektörlerde hiç kota yok. Örneğin tıp alanında. Mesela devlet memurları için “Kurum ve kuruluşlar çalıştırdıkları personele ait kadrolarda yüzde 3 oranında engelli çalıştırmak zorundadır” deniyor. Özel sektör için ise “İşverenler 50 veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde, yüzde 3 engelli; kamu işyerlerinde ise yüzde 4 engelli çalıştırmakla yükümlüdürler” deniyor. Bu kotaların artırılması hem engellilerin iş hayatına çok daha fazla dâhil edilmelerine, hem de onların bu sayede aldıkları güç ve motivasyonla eğitim hayatına çok daha fazla girmelerine yol açacaktır. Şunu unutmayalım: Avrupa’da engellilerin sadece 3’te biri kendini dışlanmış hissediyorken ve yoksulluk sınırı altında yaşıyorken, Türkiye’de bu oran yüzde 77. Yine Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ilkokuldan sonra okulu bırakan engellilerin oranı sadece yüzde 25 iken, Türkiye’de yüzde 60. Demek ki ‘engelli’ yok, engel var.

Haberin Devamı

ENGELLİ YOK, ENGEL VAR

Artık şunu fark etmemiz gerekiyor: ‘Engelli’ dediğimiz kişilere engeli koyan biziz. Onların farklılıklarını engel olarak gören ve bunu hayatlarının önüne engel olarak yerleştiren bizleriz. Özellikle de kullandığımız kelimelerle ve sembollerle. O nedenle sözcüğün ve logonun değişmesi hayati önemde. Ancak eşzamanlı olarak devletin tüm kamu binalarına hemen bu yeni sembolü asarak işe başlaması gerek.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder