Yabancı dil öğrenmek tarih mi oluyor? Uzman isim 'heyecan verici' yeni teknolojilere dikkat çekti
Kullanıcılara yabancı dilde yeni ufuklar açan uygulamalar, günlük konuşma diline yakın çevirileriyle dikkat çekiyor. "Peki gelecekte dil bilmeye ihtiyaç kalmayacak mı?” DeepL’in kurucusu ve CEO’su Jaroslaw Kutylowski, gelişmiş sinir ağı teknolojisiyle rakipleri arasında öne çıkan uygulamanın detaylarını posta.com.tr’ye anlattı. Doç. Dr. Ali Murat Kırık ise, “Yapay zeka uygulamalarının evrileceği nokta oldukça heyecan verici” diyerek önemli açıklamalarda bulundu.
Elif Bayram / Posta.com.tr - Yapay zeka günümüzde insanların öğrenme ve deneyimleme şekillerini de değiştirdi. Eskiden öğrencilerin çantasından eksik etmediği dil sözlüklerinin yerini, yapay zeka destekli çeviri uygulamaları aldı. Bu uygulamalardan yapay zeka destekli çeviri programı DeepL, günlük dile uygun çevirilerle dikkat çekiyor.
İNSANLIĞI UYARMAK İÇİN GOOGLE’DAN İSTİFA ETTİ
Yapay zekanın öncü isimlerinden Geoffrey Hinton, “Bu uygulamaların yakında insanlardan daha zeki olabilir” diyerek uyarıyor. Derin öğrenme ve yapay sinir ağları üzerine yaptığı araştırmalarla yapay zekanın bugünkü noktasına ulaşmasında rol oynayan Hinton, önemli noktalara dikkat çekti:
“YAKINDA İNSANLARDAN DAHA ZEKİ OLABİLİR”
İlerleme hızı göz önüne alındığında bu sistemlerin çok hızlı bir şekilde daha etkili bir hale geleceğini biliyoruz. Şu anda bizden daha zeki değiller ama yakında daha zeki olabilirler.
“YOK EDECEĞİ MESLEKLER”
Yapay zeka teknolojilerinin insan zekasından daha iyi bir noktaya geleceğini söyleyen Hinton, ChatGPT gibi sohbet robotlarının kişisel asistanlık ya da çevirmenlik gibi mesleklerin yerini alabileceğini söylüyor. Tam da bu noktada DeepL, doğal ve gerçek hayattaki kullanıma çok yakın çevirileriyle dikkat çekiyor.
Yapay zeka alanında gelişmiş sinir ağlarını kullandıklarını belirten DeepL’in kurucusu ve CEO’su Jaroslaw Kutylowski, “2017'de DeepL’i kurduğumuzdan bu yana yapay zeka alanındaki en gelişmiş sinir ağlarını eğiterek makine çevirisinde kullandık. DeepL gerçek hayattaki kullanıma çok yakın çeviriler veriyor. Bu başarının arkasında, dil yapılarına has ayrıntıları algılayabilmemiz yatıyor. Çünkü bu sayede insanların günlük hayatlarında kullandıkları dile en yakın ve doğru tercüme edilmiş içerikleri sunabiliyoruz” dedi.
DeepL’in kurucusu ve CEO’su Jaroslaw Kutylowski
“ORİJİNAL METİN TARZINI YAKALAYABİLİYOR”
Çevirilerin gelişmesi için mühendisler, araştırmacılar ve dil uzmanlarından oluşan bir ekiple çalıştıklarını belirten Kutylowski, “Yakın geçmişte İngilizce ve Almanca için “yapay zeka destekli bir yazı yazma arkadaşı” olarak tanımladığımız DeepL Write'ı piyasaya sürdük. Bu uygulamayla birlikte hem ifadelerin kullanımı hem de kelime seçimi konusunda öneriler sunarak alışılagelmiş dil bilgisi kontrollerinin de ötesine geçmeyi planlıyoruz. Kullanıcılarımıza ücretsiz olarak sunduğumuz bu aracımız hem orijinal metin tarzını yakalayabiliyor hem de yazım süreci boyunca kontrolü ellerinde tutmalarına yardımcı oluyor” diye konuştu.
“DeepL’i rakiplerinden ayıran özellikler nedir?” sorusuna yanıt veren Kutylowski, “DeepL olarak eğittiğimiz gelişmiş sinir ağları, doğru çeviriler sunabilmesi ve dil yapılarına has detayları gözetebilmesi sayesinde diğer yapay zeka destekli çeviri araçlarıyla kıyaslanamayacak bir performans ortaya koyuyor. Yani anlam kaybına uğramış metinler yerine daha doğal, insanların günlük iletişimde kullandığı dile uygun çeviriler sunuyor. Sunduğumuz teknolojinin ve yüksek doğruluk oranına sahip çevirilerin, milyonlarca kullanıcının ve binlerce işletmenin küresel ölçekte iletişim kurmalarına yardımcı olması da bizlere büyük bir mutluluk veriyor” ifadelerini kullandı.
“İLETİŞİM ENGELLERİNİN OLMADIĞI BİR DÜNYA”
DeepL’nin ülkeler arası iletişimde önemli bir rol oynadığını söyleyen Kutylowski, “DeepL olarak, iletişim engellerinin olmadığı bir dünya hayal ediyor ve bu hayali gerçekleştirmek için sürekli çalışıyoruz. Bunu DeepL Translator’la dil bariyerlerini ortadan kaldırarak yapabileceğimize inanıyoruz. Özellikle şirketler için doğru çeviriye erişebilmenin, işlerini küreselleştirmek ve önlerinde bir dil engeli olmadan yeni pazarlara açılmak adına büyük fayda sağlayacağını düşüyoruz” dedi.
“ÇEVİRİ ARACIMIZI EĞİTİYORUZ”
Günümüzde üretim ve profesyonel hizmetlerden perakende ve e-ticarete kadar birçok sektörde DeepL’inin kullanıldığına dikkat çeken Kutylowski, sektörlere özgü ifadelerin nasıl tercüme edildiğini anlattı:
Yerel ve global ihtiyaçlara baktığımızda hemen hemen her sektörün, dünya çapındaki kitlelerle iletişim faaliyetlerini geliştirmek için DeepL'den yararlandığını görüyoruz.Perakende ve e-ticarete kadar birçok sektör e-postaları, belge ve çeşitli dokümanları, müşteri hizmetleri etkileşimlerini ve daha fazlasını çevirmek için DeepL’i kullanıyor. Hukuk gibi çok özel terminolojilere sahip alanlar için de en ideal çevirileri sunabilmek için AB’nin yasal belgeleri gibi yüksek kaliteli metinlerden elde edilen verilerle çeviri aracımızı eğitiyoruz. "Hedefli eğitim” olarak tanımladığımız bu süreç, sektöre özgü ifadelerin tercüme edilen metinlerde de doğru şekilde aktarılmasına yardımcı oluyor.
İş dünyasında yabancı dil kullanımına büyük bir ihtiyaç duyulduğu için çeviri kullanımın arttığını belirten Kutylowski, “Ürünlerimiz, tüm sektörlerin çalışanları düşünülerek tasarlanmaya devam ediyor. Dolayısıyla DeepL, işletmelerin iletişimi geliştirmesine, yeni pazarlara açılmasına ve yeni müşteriler bulmasına en verimli şekilde yardımcı oluyor. DeepL çeviri aracını kullanmak isteyen herkes deepl.com ve uygulama üzerinden ücretsiz olarak erişebilir” dedi.
“28 DİLDE AKTİF ÖZELLİK”
DeepL’nin sözlük özelliği sayesinde kullanıcılarına tamamen özelleştirilebilir çeviriler sunduğunu dile getiren Kutylowski, bu özelliği örnek üzerinden anlattı:
Bu özellik, kullanıcılarımızın çevirilerini standart hale getirmesine olanak tanırken bir şirkete ve bir ekibe özel sözlükler oluşturabileceği anlamına da geliyor. Örneğin, şirkete özgü bir ürün adı varsa, bu ad bağlamdan veya cümle içindeki konumundan bağımsız olarak, her zaman doğru şekilde tercüme ediliyor. Dolayısıyla DeepL Translator orijinal metnin bağlamına, zamanına ve durumuna uygun olarak çeviri yapıyor. Sözlük özelliği şu an İngilizce, Almanca, Japonca, Çince, Fransızca, İspanyolca, Lehçe ve Hollandaca dahil olmak üzere 28 dilde aktif. Yeni dil destekleri geliştirmek üzere sürekli olarak çalışıyoruz.
“EVRİLECEĞİ NOKTA HEYECAN VERİCİ”
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı ve Dijital İletişim Araştırmacısı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, yapay zeka tabanlı çeviri uygulamalarının kullanıcılara büyük kolaylıklar sağladığını belirterek, bu uygulamaların gelecekte çok hızlı bir şekilde daha etkili hale geleceğini anlattı.
Doç. Dr. Ali Murat Kırık
Yapay zeka destekli çeviri uygulamalarının, doğal dildeki metinleri hızlı bir şekilde bir dilden diğerine çevirerek anlamanızı sağlamanın ötesine geçeceğini söyleyen Kırık, “Yapay zeka tabanlı çeviri uygulamalarının evrileceği nokta oldukça heyecan verici. Çünkü zamanla daha da gelişerek daha fazla kullanışlı hale gelecekler. Hatta bu uygulamalar, yapay zekanın gelişim göstermesiyle birlikte insan dilinin özelliklerini daha iyi anlama ve yorumlama yeteneğine sahip olabilecekler” dedi.
SANAL ASİSTANLARLA ÇEVİRİ DENEYİMİ
Yapay zeka çeviri sistemlerinin yakın zamanda kişiselleştirilmiş çeviriler de yapabileceğini belirten Kırık, “Makine öğrenmesi teknolojileri sayesinde, yapay zeka destekli çeviri uygulamaları, kullanıcıların önceki çeviri işlemleri ve geribildirimleri hakkında bilgi toplayarak, daha doğru ve kişiselleştirilmiş çeviriler yapabilecekler. Bu da kullanıcı deneyimini daha iyi hale getirecektir. Yani geri bildirimler havuzda toplanacak, bu sayede çeviri sistemi insan deneyimleri sayesinde daha da kullanışlı bir hal alacak. Yakın gelecekte daha fazla dil desteği sunarak, dünya genelinde daha yaygın bir şekilde kullanılacak. Sanal asistanlarla birlikte entegrasyon sağlaması da çok daha etkili bir çeviri deneyimi sağlayabilecek” diye konuştu.
“YAPAY ZEKA DİL ÖĞRENME İHTİYACINI ORTADAN KALDIRMAZ”
Kırık, Yapay zeka çeviri uygulamalarıyla ilgili sıkça merak edilen “Artık dil öğrenmeye gerek kalmayacak mı?” sorusunu örnek üzerinden anlattı:
Çeviri programları özellikle dilbilgisi, sözcük zenginliği ve kültürel farklılıklar gibi bazı zorluklarla karşı karşıya kalabilirler. Örnek vermek gerekirse Türkçe’de eş sesli sözcükler bulunuyor. Hatta bazı sözcüklerin farklı anlamları da mevcut. Çeviri programlarının cümleleri yanlış anlamaları ve yanlış çeviri yapmaları söz konusu olabilir. Özellikle e-postalar ve web siteleri, öğrenci ödevleri gibi yaygın olarak kullanılan yazılı materyaller için çeviri faydalı olabilir. Akademik bir metin ya da belgesel çevirisi gibi daha hassas çeviri işlemleri için hala insan çevirmenlerin daha sağlıklı olduğunu söylemek mümkündür.
“ORTAK NOKTALARI VAR”
Günümüzde çeviri yapmak için kullanılan uygulamaların ortak noktaları olduğunu belirten Kırık, “Şu an Google Translate hepimiz tarafından yoğun bir şekilde kullanılıyor. Ancak yakın gelecekte DeepL gibi yapay zeka çeviri uygulamalarının ön plana çıkacağını söyleyebilmek mümkün. İki çeviri sisteminin ortak noktaları da var. Gerek yapay zeka tabanlı DeepL Çeviri, gerekse de Google Translate makine çevirisi için aynı yaklaşımı kullanıyor” dedi.
Çeviride yapay zeka kullanımının öne çıktığını belirten Kırık, “DeepL Translate, Linguee'nin elle çevrilmiş cümleleri, deyimleri ve metin parçacıklarından oluşan veri tabanından faydalanıyor. Linguee’den bahsedecek olursak, çoklu dil desteği sunan bir çeviri aracı ve sözlük platformu. Linguee, metinlerin ve terimlerin doğru çevirilerini sunmak için büyük bir veri tabanı kullanıyor. Google Translate ise çeşitli dillerdeki dijital kaynakların bir karışımını kullanıyor.” diye konuştu.
"İNSANA YAKIN ÇEVİRİ DENEYİMİ"
DeepL ve Google Translate’ı karşılaştıran Kırık, her ikisinin de yapay zeka tabanlı olduğunu söyleyerek farklılıklara dikkat çekti:
DeepL, Google’dan farklı olarak, her çeviriyi manuel olarak düzenlemeye olanak sağlıyor. Bu durum gerçeğe ve insana yakın bir çeviri deneyimi sunuyor. DeepL Translate, yapay zeka modelleri için daha fazla veri kullandığı için, özellikle teknik terimler gibi belirli konularda daha doğru ve tutarlı çeviriler sunuyor. Fakat Google Translate’nin dil desteği çok daha fazla. Çeviri kalitesi açısından DeepL Translate ön plana çıkarken, daha fazla dil seçeneği ve kullanım kolaylığı açısından Google Translate tercih nedeni oluyor. Yapay zeka tabanlı çeviri uygulamaları, sadece yazılı metinlerin değil, aynı zamanda konuşmaların da çevrilmesine olanak tanıyacak şekilde geliştirildiği takdirde kullanımı daha da yaygınlaşacak, insanlığa büyük kolaylıklar sunacak.