6-7 Eylül 2024 tarihlerinde Yenikapı’da düzenlenecek ‘Live From Fest İstanbul’ dünyaca ünlü iki dev ismi ayağımıza getiriyor. Festivalin ilk gecesinde, One Direction’dan ayrıldıktan sonra solo kariyeriyle genç kızların gönlüne taht kuran Louis Tomlinson sahne alacak.
İSTANBUL’U SALLAYACAK
Festivalin ikinci gecesi ise, elektronik dans müziğinin tartışmasız lideri David Guetta, performansıyla İstanbul’u sallayacak. Tomlinson ve Guetta’nın yanı sıra Melis Fis, Soolkin, Teoman, Gripin, Meduza ve Mistajam gibi isimler festivalde sahne alacak. Yenikapı’da düzenlenecek bu büyük müzik şöleninin, rekor bir katılımla gerçekleşmesi bekleniyor.
İŞTE ASSOLİSTLER
Hep Yeni Kal, yıllardır eylül gelince bize şahane bir gazino deneyimi yaşatıyor. Bu yıl assolistlerimiz Sibel Can ve Özcan Deniz. İkili, 7 Eylül’de İstanbul’da Maçka'da düzenlenecek olan organizasyonda aynı sahneyi paylaşacak. Türkiye’nin en büyük açık hava gazinosu olarak bilinen organizasyon, bu yıl 11. kez düzenleniyor. Müzik ve eğlencenin yanı sıra ünlü otelin özel lezzetleri de geceye damgasını vuracak.
ŞEFLER ARTIK BİRER YILDIZ
Türk televizyon ve sinema dünyasının parlayan yıldızlarından Selin Yeninci, uluslararası arenada büyük bir başarıya imza attı. Bu yıl 52. kez düzenlenecek olan Uluslararası Emmy Ödülleri’nde jüri üyeliğine seçildi.
Yeninci, Türkiye’den bu prestijli organizasyona jüri olarak davet edilen ilk kadın oyuncu ve yapımcı oldu. 1973’ten bu yana dünya çapında televizyonun en iyilerini ödüllendiren Emmy Akademisi’nin verdiği ödüller, ‘Televizyonun Oscar’ları’ olarak anılıyor. Selin Yeninci’nin bu jüri üyeliği, onun kariyerindeki uluslararası başarının bir göstergesi ve Türkiye’nin uluslararası sanat dünyasındaki yerini sağlamlaştırıyor. 25 Kasım’da New York’ta gerçekleşecek ödül töreninde Yeninci’yi izlemek için sabırsızlanıyoruz.
NEYİN KAFASI?
Müzik dünyası her zaman yeniliklere ve sürprizlere açıktır, ama Özgür Can Çoban, yeni şarkısıyla bu yazın müzik sahnesine damgasını vurmaya hazırlanıyor. ‘Neyin Kafasını Yaşıyorsun Sen?’ başlıklı bu hareketli parça, Tayfun Soydemir’in güçlü sözleri ve melodisiyle birleşerek, dinleyiciyi enerjik bir yolculuğa davet ediyor. Çoban, bu şarkıyla sadece vokal yeteneğini değil, aynı zamanda aranjörlük becerisini de sergiliyor. Klip de en az şarkı kadar iddialı. Cem Erdem yönetmenliğinde çekilen bu görsel şölen, renkli sahneleri ve eğlenceli atmosferiyle dikkat çekiyor. Şarkının enerjisini görsel olarak destekleyen bu klip, yazın coşkusunu ekranlara taşıyor. Dijital platformlarda yerini alan ‘Neyin Kafasını Yaşıyorsun Sen?’, Özgür Can Çoban hayranlarını efkara davet ediyor.
60’LAR RUHU
Dün bizim sayfalarda haberi vardı. 90’ların ünlü starı Tayfun “Konserlerimde 65 bin kişiye bilet satarken bir anda yok oldum” deyip bunun sebebini reklam eksikliğine bağlamış. Bir 90’lar fanı ve o dönem çıkan her kaseti almış, Türk popunu yakından takip etmiş biri olarak bu konudaki teorimi açıklayayım.
Tayfun Duygulu ilk albümünü 1993’te çıkardı.
Ne yazık ki bu sönüşün sebebi Garo Mafyan’dır! Garo Mafyan Türk pop tarihinin en önemli müzik adamlarından biridir. Kazandırdığı eserler, müziğimize getirdiği farklı bakış açılarıyla gerçekten birkaç kuşağın ufkunu açmıştır. Ancak 90’larda seri üretime geçtiği dönemdeki bazı işleri ne yazık ki kendini tekrar ediyordu. Tayfun’un ilk albümü yeniliklerle doluydu çünkü bilgisayar destekli pop müziğin ilk örneklerinden biriydi. Tüm düzenlemeleri de Garo Mafyan yapmıştı. Ancak Tayfun’un kimsenin hatırlamadığı ikinci albümüne bakarsanız ilkinin neredeyse aynısı. Aynı formüldeki düzenlemeler, benzer sesler…
Garo Mafyan
KENDİNİ YENİLEYEMEDİ
Ve aradan bir yıl geçmiş. Eskisi gibi haftada bir değil üç albüm çıkıyor. Dinleyici iyiyi kötüyü ayırt etmeye başlamış. Bu sebeple Tayfun’un yeni şarkıları ilgi çekmedi. Garo Mafyan ne kendini ne de çalıştığı gençlerin müziğini yenileyebildi. Aynı şey Ozan Orhon’un da başına geldi.
Söz yazarı, besteci ve yorumcu Fikri Karayel’i ‘Yol’ ve Deeperise ile yaptığı ‘Yağmur’ şarkılarından tanıyor olabilirsiniz. Bence hak ettiği ilgiyi göremeyen daha birçok şarkısı var. Dile kolay kariyerinin onuncu yılını tamamlayan Karayel yeni albümü ‘Ben Fikri Karayel’in ilk iki şarkısı ‘Konumuz Var’ ve ‘Uzaktan’ı yayınladı.
Fikri Karayel
Fikri Karayel, tamamen canlı kaydedilen yeni projesinde hem kendi yorumladığı şarkıların yeni versiyonlarını hem de başka sanatçıların seslendirdiği eserlerinden 10’unu yepyeni düzenlemeleri ile bu albümde topladı. Albümün videoları da yine kayıt sırasında İsa Kurt yönetmenliğinde çekildi. Yeni şarkılar eylül ve ekimde yayınlanmaya devam edecek.
‘Ayna’nın prömiyeri 20 Eylül’de.
YENİ SEZONA HAZIR
Tiyatroyu daha geniş kitlelere ulaştırıp Türkiye’deki tiyatro üretimine katkı sağlamayı amaç edinen, 7 yıl boyunca 300’den fazla konuk oyunu sahnesinde ağırlayan, 35 oyun prodüksiyonunu hayata geçiren, 1 milyona yakın seyirciyi misafir eden, 30’dan fazla şehre turne düzenleyen, etkinlik programında müzik ve standup performanslarını eksik etmeyen DasDas, yeni sezona da hızlı giriyor. DasDas, 20 Eylül’de yeni oyunu ‘Ayna’nın prömiyeriyle tiyatro sezonunu açacak. Bir düğün davetiyle başlayan oyun içinde bir oyunun anlatıldığı ‘Ayna’nın kadrosunda Aytek Şayan, Barış Gönenen, Begüm Akkaya, Sarp Akkaya yer alıyor. Eylül ve ekim ayı programında ayrıca ‘Zengin Mutfağı’, ‘Joseph K.’, ‘Deli Bayramı’, ‘Titus Kompleks’ ve ‘Cyrano’ gibi kapalı gişe sahnelenen oyunlar var.
Dünyaca ünlü İngiliz şarkıcı Adele, Almanya Münih’te 2-31 Ağustos arası 10 konser veriyor. Biz de bu konserlerden geçen çarşamba yapılanı izleme fırsatı bulduk. Adele normalde cuma-cumartesileri sahne alıyor ama bu hafta cuma konserini Coldplay’in konseriyle çakıştığı için çarşambaya almıştı. Adele, 80 bin kişilik arenada dev ekranların desteğiyle her kalbe dokunmasını biliyor. Dumanlar içinde sahnenin zemininden yükselerek çıktığında “Yaşasın” dedik çünkü bu dev alanda ilk göründüğü yer tam önümüzdeydi. Tabii ki ‘Hello’ şarkısıyla başladı. Karizması ve sesiyle anında seyirciyi avucunun içine aldı.
ÇOK ISLANDIK AMA…
‘Chasing Pavements’, ‘Skyfall’, ‘Someone Like You’ gibi şarkıları 80 bin kişi tek bir ağızdan söyledi. Karşımızdaki dev ekranlar için tasarlanmış görüntüler Adele’in sesiyle birleşince ömür boyu unutamayacağımız bir deneyim yaşadık. İç çamaşırımıza kadar ıslanmamızın da bu konseri daha da unutulmaz yaptığı muhakkak! Adele bu konserlerin ardından bir süre sahneye ara verecek. Artık şarkı mı yazar, stüdyoya girip albüm mü yapar göreceğiz. Yeni şarkılar gelene dek elimizdekiler de hayatlarımızın fon müziği olmaya devam edecek.
SPOR AYAKKABILARINI GİYDİ
Yalnız o güzelim saçı ve Armani elbisesi dakikalar içinde sırılsıklam oldu. Konserden 15 dakika önce başlayan yağmur hiç durmadı. Ancak sonuna doğru kesildi. Adele “Bu gece siz ıslanacaksanız, ben de ıslanacağım” dedi ve sözünü tuttu. Tabii yağmur altında şarkılarını söyleyince seyirci daha da coşkuyla katıldı Adele’e. Fakat topuklularla ayakları donunca spor ayakkabılarını giydi.
Demet Akalın bir ara Gülşen’in sahne kıyafetlerine takmış ve sık sık eleştirmişti. Kendisi kilo verdikten sonra aynı cesarette kıyafetler giymeye başlayınca ister istemez eleştiri oklarının hedefi haline geldi.
Kendisini, kendine özgü bir mantıkla savunarak “Ama onlar don giyiyor ben mayo giyiyorum” şeklinde savundu. Bana sorarsanız böyle bir savunmaya hiç gerek yok. Gülşen kıyafetleri konusunda konuşanlara nasıl cevap vermediyse Akalın da aynı cool’lukta davranabilir. Çünkü sahne sanatçınındır. Kendini istediği gibi ifade edebilmelidir. Onun sanatını rahatsız edici bulanlar da sahnesiyle müziğiyle ilgilenmezler olur biter. Zaten en büyük sorunumuz bizim dışımızdaki herkesin ne yaptığıyla ilgilenmek ve yargılamak değil mi? Bırakın Demetler, Gülşenler, Aleynalar ne istiyorlarsa giysinler. Biz de ne istiyorsak giyelim. Kimse birbirine karışmasa hepimiz çok daha mutlu oluruz, kafamız rahat olur.
ADELE MÜNİH’TE
Son yılların en büyük global starı, İngiliz şarkıcı Adele yeni albümü için stüdyoya kapanmadan önce son konserlerini Almanya’nın Münih şehrinde veriyor. Adele, Münih’teki Messe München’de özel olarak inşa edilmiş, 80.000 kişilik bir açık hava arenasında sevenlerinin karşısına çıkıyor. Konserler 2 Ağustos 2024’te başladı. Her hafta 2 akşam olmak üzere 31 Ağustos 2024’te sona erecek. Toplamda vereceği 10 konserden birini Adele’in bağlı olduğu firmanın Türkiye şubesi sayesinde ben de izleme şansı bulacağım. Bu akşamki konser için sabırsızlanıyorum! Las Vegas’taki meşhur konserlerinde Adele’in bir müzisyen olarak yeteneği ve başarısı kadar, insani yönleri de konuşulmuştu. Seyirciyle diyalogu, iletişimi birçok sosyal medya iletişimine konu olmuştu. Benzer şeyler Münih’te de yaşanıyor. En son güvenlik görevlileri tarafından şarkıları ayağa kalkıp söylediği ve dans ettiği için müdahale edilen genç bir hayranını kurtardı! Güvenlik görevlilerine onu rahat bırakmalarını söyledi ve büyük alkış aldı. İşte bu yüzden Adele çok seviliyor. Cumartesi konser izlenimlerimi paylaşacağım sizlerle.
BU GECE KAÇMAZ
Bodrum, Güvercinlik dünyaca ünlü DJ’lerin performanslarına sahne oluyor. Ne şanslıydım ki geçen salı gerçekleşen Black Coffee performansına şahit oldum. Africa House müziğini dünya sahnesine taşıyan Güney Afrikalı DJ, müzik yapımcısı Black Coffee, Bodrum’un dört yanından akan kalabalığı coşturdu. Bu müziğin yabancısı olanlar bile kendilerini ritme kaptırdı. Gecenin en güzel şeylerinden biri ise Black Coffee’nin oğlu Shoba’nın sahneye çıkmasıydı. Babasını aratmayan Shoba’nın seti de harikaydı.
STAR KAPRİSİ
Dünyaca ünlü grup Placebo’yu geçen pazar bir kez daha izleme fırsatı bulduk. Şarkılarını ezbere bildiğimiz Placebo’nun performansı harikaydı. Ancak konser biraz gergin geçti! Grubun solisti Brian Molko’nun sesinden bir uyarı ile başladık. Diyordu ki telefonlarınızı çıkarıp bizi çekmeyin, rahatsız oluyoruz. Kendi işlerini tanıtmak için Instagram’ı yoğun bir şekilde kullanan birinin bu hassasiyetine anlam veremedik. Zaten telefonları görünce yaptığı tuhaf hareketlere de güldük! Duyduğuma göre aynı gerginlik kulise de hakimmiş. Aşırı güvenlik önlemleri ve Brian Molko’nun kaprisleri herkesi canından bezdirmiş. Sevgili Brian, böyle yapacaksan bir daha gelme olur mu? Sevgiler.
KAPANIŞ BEDOUIN’DEN
Dün akşam sahnede müziğini Tarantino Techno olarak tanımlayan Danimarkalı DJ Be Svendsen vardı. Ortalığı yıktı geçti! Yarın Tamer Malki ve Rami Abousabe’den oluşan ABD merkezli bir müzik prodüksiyon ve DJ ortaklığı olan Bedouin ile Music Week sona erecek.
BODRUM’DA KÜLTÜR SANAT
Ayşegül Aldinç'i çok severim. Son dönemde sık sık sahneye çıkmasından da çok memnunum. Fırsat yakaladıkça gidip izliyorum. Aldinç 31 Ağustos'ta Bodrum'un yeni kültür merkezinde şahane bir konser verecek. Yine 17 Ağustos'ta da caz müziğin önemli gruplarından İlhan Erşahin’s sahnede olacak. Ortakent’te merkezin iki sahnesi var. Biri komedi kulüp şeklinde tasarlanmış Mini Sahne. Diğeri de Livaneli Sahnesi adını verdikleri tiyatro salonu. Oturarak 250, ayakta 500 kişi alıyor. Tüm yıl açık olan merkezin amacı Bodrum’un kültür sanat hayatına katkıda bulunmak. Burası aynı zamanda gençlerin ve çocukların yaratıcı yönlerine destek olacak. Müzik, dans ve drama odalarında kurslar düzenlenecek. Özellikle Bodrum ve Muğla’daki ihtiyaç sahibi yetenekli gençlerin merkezden yararlanması bekleniyor. Konserler, tiyatrolar ve çeşitli etkinlikler de Bodrum’un biraz kuru kalmış sanat hayatına adeta can veriyor. İçinde yer alan kitabevinin tasarımı ise harika. Yolunuz düşerse siz de Kültür ve Sanat Merkezi’ni ziyaret edin mutlaka.
Geçen çarşamba dünyaca ünlü Porto Rikolu yıldız Ricky Martin, Antalya Belek’te konser verdi. Geçen yıl bu sahnede Chrstina Aguilera’yı izlemiştik. O da iyiydi ama Ricky bir başkaydı. 7 kişilik bir dans grubu ve 9 kişilik orkestrasıyla sahneye çıkan Ricky’nin enerjisi müthişti.
‘Maria’, ‘She Bangs’, ‘Livin’ La Vida Loca’ gibi hitleriyle dans etmek çok keyifliydi. 52 yaşındaki Ricky hâlâ 26 yıl önce onu ilk tanıdığımız günlerdeki kadar enerjikti. Konser öncesi sohbet etme imkânı bulduğum Ricky Martin’in 4 çocuğu var. 2 kız 2 erkek. Antalya’ya sadece kızlarını getirmişti.
Ricky Martin ve dansçıları.
İstanbul’a en son sekiz yıl önce gelen Ricky’ye onu tekrar görmek istediğimizi söyledim. Dedi ki “Ben de İstanbul’u özledim. Er ya da geç mutlaka tekrar İstanbul’a geleceğim”.
İrem Derici - Simge - Derya Uluğ - Ece Seçkin