Son dakika akdeniz diyeti haberleri ile ilgili Posta.com.tr'ye eklenen tüm haberler bu sayfada yer almaktadır. Geçmişte yaşanan akdeniz diyeti gelişmeleri, bugün yaşanan en flaş gelişmeler ve çok daha fazlası sürekli güncel olan akdeniz diyeti haber sayfamızda...
Öğrencilerde, doğru beslenme alışkanlıklarının akademik başarıyı artırdığını söyleyen Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Özlem Demir, "Yetersiz veya dengesiz beslenmenin ise başarıyı olumsuz etkiliyor. Omega-3 yağ asitleri, antioksidanlar ve B grubu vitaminler gibi belirli besinler de bilişsel fonksiyonları destekler. Ayrıca sinir sistemi sağlığında kritik bir rol oynayan B12 ve Demir içeren gıdalara da beslenme de yer verilmeli. Düşük demir seviyelerinin odaklanma zorluğuna ve düşük test performansına neden olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır. Bu nedenle aileler, çocukları için bunların dahil olduğu bir beslenme tipi oluşturmalılar” dedi.
Sağlıklı kilo almanın yollarını anlatan Uzman Diyetisyen Mısra Beste Köleoğlu, “Sağlıklı kilo alımı, kalori miktarını artırmanın ötesinde bir anlayış gerektirir. Kalorinin kaynağı, sağlığınızı korumanız açısından büyük önem taşır. Fast-food gibi işlenmiş gıdalar yerine, doğal ve besleyici gıdaları tercih etmek bu sürecin temel taşıdır. Örneğin, tam tahıllar, sağlıklı yağlar (örneğin zeytinyağı ve avokado), kaliteli protein kaynakları (et, tavuk, balık, yumurta) ve taze sebzeler, sağlıklı kilo alımı için ideal seçimlerdir” dedi.
Bağırsaklarımızdaki mikrobiyota, sadece sindirim ve metabolizma üzerinde değil, aynı zamanda kalp sağlığımız üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir. Araştırmalar, sağlıklı bir bağırsak florasının, inflamasyonu azaltarak ve kolesterol metabolizmasını düzenleyerek kardiyovasküler hastalıkların riskini azaltabileceğini göstermektedir. Fonksiyonel tıp, vücudun bir bütün olarak işlevini ve hastalık süreçlerinde sistemler arası ilişkileri inceler. Bu yaklaşım, mikrobiyotanın sağlık üzerindeki etkileri gibi, genellikle göz ardı edilen alanlara odaklanır.
Herkes uzun ve sağlıklı bir hayatın sırrını merak ederken, uzmanlar basit ama etkili bir formül sunuyor. Özellikle sebze, meyve ve tam tahıllara dayalı bir diyetle, sadece ömrünüzü uzatmakla kalmaz, aynı zamanda hayatınıza enerji ve sağlık katabilirsiniz. İşlenmiş gıdalardan uzak durup doğal besinlerle dolu bir sofraya geçmek, hastalıklardan koruyan ve yaşam kalitesini artıran bir mucize olarak öne çıkıyor. Peki, iyi bir beslenme ile ömrümüzü uzatabilir miyiz?
Pek çok kişinin çok daha sağlıklı olduğu gerekçesiyle vejetaryen beslenmeye geçtiği görülüyor. ABD'de yapılan bir araştırma ise et ve balık tüketimini bırakmanın ileriki yaşlarda sağlığa zararlı olabileceğini öne sürdü.
Karaciğer yağlanması, sebebine göre iki ana türe ayrılır; alkole bağlı karaciğer yağlanması (AFLD) ve alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması (NAFLD). NASH olarak da bilinen iltihaplı karaciğer yağlanması, NAFLD'nin daha ciddi bir şeklidir.
Dünya Alzheimer Günü’nde açıklama yapan Diyetisyen Fatoş Nadiroğlu, o beslenme şeklinin Alzheimer’a karşı doğal kalkan sağladığını söyledi. Uzman isim beslenme tipinin çeşitli faydalarına dikkat çekerek önemli açıklamalarda bulundu.
Görülme sıklığı giderek artan alzaymır hastalığının basit unutkanlıklarla başladığına dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Ümit Eren, yakın zamanda yaşanan olayları unutma, para hesabını karıştırma, yolları bulamama, kişilik değişiklikleri gibi belirtiler görüldüğünde bir nöroloji uzmanına başvurulmasını tavsiye etti.
Türkiye'de yaklaşık 400 bin, dünyada 10 milyon kişide teşhis edilen Alzheimer hastalığının genellikle ileri yaşlarda görüldüğünü belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Emir Ruşen, “Hareketsiz yaşam ve fast- food tarzı beslenmenin bu artışın en büyük nedeni olduğu bilinmektedir. Yüksek kolesterol, kalp damarlarını tıkayarak beyin damarlarına zarar verir ve böylece Alzheimer riskini artırır. Bu yüzden kalp ve damar dostu besinlerden oluşan Akdeniz tipi beslenmeye geçilmelidir” dedi.
Cilt altındaki yağ dokusunun anormal bir şekilde birikmesiyle oluşan lipödem tedavisinde Akdeniz diyeti öneren Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, "Lipödem, genellikle ergenlik, gebelik veya menopoz dönemlerinde ortaya çıkan bir hastalıktır" dedi. Dursun, ayrıca bu hastalığın, cilt altındaki yağ dokusunun anormal bir şekilde birikmesi, damar problemleri, kronik iltihaplanma ve ağrı ile karakterize olduğunu da vurguladı.
Sağlıklı bir yaşam sürmek herkesin hayali. Yediğimiz içtiğimiz besinlerin tümü bu anlamda yaşam kalitemizi ve süremizi büyük ölçüde etkiliyor. En az genetik kadar önem taşıyan beslenme stilimiz sağlıklı yaşlanmayı ve uzun yıllar hastalıklardan korunarak yaşamayı mümkün kılıyor. Sağlıklı yaşlanma konusunda uzman bir isim olan Dr. Michael Roizen, yalnızca beslenme sistemini değişerek biyolojik yaşını 20 yıl küçülttüğünü açıkladı. Peki, bu mümkün mü? İşte Roizen'ın sırrı olarak bilinen 7 prensip...
Sebze, meyve, tahıl ve zeytinyağını merkeze koyan Akdeniz diyetinin çevre için de sürdürülebilir bir diyet olduğuna dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Soydemir, “Akdeniz diyeti kalp damar hastalıkları, tip 2 diyabet, kanser, obezite, romatoid artrit gibi kronik hastalık risklerini azaltıyor ve yaşam süresini uzatan bir etki oluşturuyor” dedi ve önemli açıklamalarda bulundu.
Beslenme alışkanlıklarının reflü üzerindeki etkilerinden bahseden Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Tülin Kendir Koçak, “Stres altında olan kişiler genellikle sağlıksız beslenme alışkanlıklarına yönelebilirler. Fast food, yağlı ve baharatlı yiyecekler reflüyü tetikler. Stres sindirim sisteminin normal çalışmasını da etkileyerek bağırsak sağlığını bozabilir. Bu da mide boşaltım hızını artırarak reflü riskini artırabilir” ifadelerini kullandı.
Sebze, meyve, tahıl ve zeytinyağını merkeze koyan Akdeniz diyetinin çevre için de sürdürülebilir bir diyet olduğuna dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Soydemir, “Akdeniz diyeti kalp damar hastalıkları, tip 2 diyabet, kanser, obezite, romatoid artrit gibi kronik hastalık risklerini azaltıyor ve yaşam süresini uzatan bir etki oluşturuyor” dedi.
Havalar ısınmaya başladı, bayram tatili geldi geçti ve tabii ki zayıflama çılgınlığı da başladı. Özellikle yaz öncesi son 2-3 ay herkesin aklına yazın yaklaştığı düşüncesi filizleniyor ve alıyor herkesi bir telaş.
İngiltere’de yapılan uzun vadeli bir araştırmaya göre D vitamini eksikliği olanlarda bunama riskinde yüzde 19-25 oranında artış gözlendi. Düzenli olarak D vitamini takviyesi alanlarda ise Alzheimer riskinde yüzde 17 azalma görülürken damar hastalığına bağlı bunama riskinde yüzde 14 azalma gözlendi.
Dünya Sağlık Örgütüne (DSÖ) bağlı uluslararası Kanser Araştırma Ajansının (IARC) bu yıl yayımladığı rapora göre, 2022'de 20 milyon yeni kanser vakası görülmüşken, düzensiz beslenme, tütün ürünleri kullanımı, hareketsizlik, stresle birlikte bu rakamların artacağı tahmin ediliyor. Dünya genelinde 2050'de 35 milyondan fazla yeni kanser vakasının olacağı öngörülürken, 2022'deki tahmini 20 milyon vakaya oranla yüzde 77'lik artış yaşanması bekleniyor. Medicana Sağlık Grubu Genel Cerrahi Bölümü’nden Prof. Dr. Muzaffer Sarıyar ve Doç. Dr. Ozan Akıncı, kanseri önleme konusunda önemli bilgiler verdi.
Kanserin, dünyada ve Türkiye’de sebebi bilinen ölümler arasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer aldığını söyleyen Genel Cerrahi uzmanı Prof. Dr. Muzaffer Sarıyar, “Kanserin bu kadar yaygınlaşmasının sebepleri arasında artan stres, tütün ve alkol tüketimi, yanlış beslenme, işlenmiş gıdalar, sanayileşmenin getirdiği hava kirliliği bulunuyor. Özellikle 50 yaş altı kanser vakalarının son 30 yılda daha da arttığı biliniyor. Bu nedenle Z kuşağı olarak da bilinen kitle için kanserle mücadele büyük önem taşıyor” dedi.
Ramazan ayında oruç tutarken sağlıklı ve dengeli beslenmek önemlidir ve Akdeniz diyeti bu konuda önemli bir rol oynar. Akdeniz diyeti, meyve, sebze, tam tahıllar, zeytinyağı, balık ve baklagiller gibi sağlıklı besinlerle zenginleştirilmiş bir beslenme tarzıdır ve Ramazan ayında da tercih edilebilir. Akdeniz diyeti, iftar ve sahurda vücudun ihtiyaç duyduğu besin öğelerini dengelerken, aynı zamanda sağlık üzerinde birçok olumlu etkiye sahiptir.
Akdeniz diyeti çeşitli nörolojik hastalıkların meydana gelişinde kritik bir rol oynuyor. Uzm. Dr. Ahmadova, “Beyin sağlığımızı korumanın yolu midemizden geçiyor ve bağırsaklarımızda belirleniyor. Kişiler beslenme tercihleriyle kendi mikrobiyatasını (vücudumuzdaki yararlı mikroorganizmalar) ve dolayısıyla sağlıklarını olumlu yönde değiştirebilir. Böylece nörolojik hastalıklara karşı kendi kalkanlarını oluşturabilirler” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün küresel bir sağlık sorunu olarak tanımladığı alzheimer hastalığı, son yıllarda hızlı bir şekilde artmaya başladı. Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Faik İlik, bu hızlı artışın sebebini yaşlı nüfusun artmasından kaynaklandığını açıkladı.
Yoğun duygusal travmalar kalp kırıklığına yol açsa da aslında fiziki olarak da kalp üzerinde belirgin etkiler yaratabiliyor. Ani gelişen şiddetli üzüntü, hayal kırıklığı ve stresin kırık kalp sendromuna yol açabileceğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Buturak, hastada ani başlayan göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, baş dönmesi ve bayılma gibi şikayetlerin ortaya çıkabileceğini söyledi.
Tütün kullanımının kansere neden olan en önemli önlenebilir risk faktörü olduğunu ifade eden İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serkan Çelik, “Akciğer kanseri başta olmak üzere ağız, gırtlak, yemek borusu, mide, pankreas, böbrek, mesane, rahim ağzı, kalın barsak kanseri gibi en sık görülen kanser türlerine neden olabilmektedir. Sigaranın güvenli bir kullanım seviyesi bulunmamaktadır. Ayrıca sürekli olarak sigara içilen ortamda bulunmak da pasif içicilik bizzat içilmese bile kanser riskini artırabilmektedir” dedi.