Son dakika okul başarısı haberleri ile ilgili Posta.com.tr'ye eklenen tüm haberler bu sayfada yer almaktadır. Geçmişte yaşanan okul başarısı gelişmeleri, bugün yaşanan en flaş gelişmeler ve çok daha fazlası sürekli güncel olan okul başarısı haber sayfamızda...
Uzman Klinik Psikolog Aybige Üstüner, dünya genelinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanılarında önemli bir artış yaşandığını söyledi. “ABD'de Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin araştırmasına göre; 2016-2022 yıllarında 3 ila 17 yaş aralığında bir milyon çocuğa DEHB teşhisi konuyor” diyen Psikolog Aybige Üstüner, DEHB hastalığının yaygınlaşan bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirtti.
Çocuklarda mide sorunlarının başlıca nedeninin beslenme alışkanlığı olduğunu söyleyen Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Meryem Keçeli Başaran, “Okul başarısızlığı, kaygı ve stresli durumlar mide bulantısı, karın ağrısı ve sindirim güçlüklerine yol açar” dedi.
Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Özmen, okul çağındaki çocuklarda uzak ve yakın görmede yaşanan sorunların başarıyı etkileyen en önemli faktörlerden olduğunu belirterek, doğru gözlük seçiminin önemini vurguladı.
Türk Hematoloji Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Şule Ünal Cangül, “Bir gebe kadının demir eksikliğiyle çocuk sahibi olması, gebeliğini bu şekilde tamamlaması, kendi bebeğinin de demir eksikliğiyle doğmasına neden oluyor. Öte yandan düşük ağırlıklı çocuk sahibi olma riski, gebelik komplikasyonu dediğimiz erken doğum riski artıyor” dedi.
Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Uzmanı Doç. Dr. Hasret Ayyıldız Civan, çocuklarda bağışıklık sistemini güçlendirme yolları hakkında bilgilendirmede bulundu. Bağışıklık sisteminin, vücudun enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı doğal savunma mekanizması olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Civan, “Çocukluk dönemi, bağışıklık sisteminin gelişimi açısından kritik bir zaman dilimidir ve bu dönemde doğru beslenme büyük önem taşır. Özellikle kahvaltı ve sağlıklı besinler, çocukların bağışıklığını güçlendirmek ve sağlıklı büyümelerini desteklemek için gereklidir” diye konuştu.
Uzman Diyetisyen Çisem Gündüz, büyüme ve gelişimin en hızlı ilerlediği okul dönemindeki çocukların besin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik önemli bilgiler paylaştı. Hem sağlıklı gelişimin devam etmesi ve hastalıklara karşı bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, hem de gelişim için tüm besin öğelerini içeren bir beslenme düzeni gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Gündüz, aynı zamanda gelecekteki yeme alışkanlığının da çocukluk döneminden itibaren oluşmaya başladığını da ifade etti.
Diyetisyen Cansu Arslan beslenme çantaları hazırlanırken dikkat edilmesi gereken noktaları vurguladı. Diyetisyen Cansu Arslan, yeni başlayan eğitim - öğretim hayatında öğrencilerin beslenme çantasında neler olup olmaması gerektiğine dair açıklamalarda bulundu. Gün boyunca aktif olan, ders dinleyen, koşan, yorulan çocuklar için beslenme saatinin ve su içmenin önemini vurgulayan Arslan, “Çocukların evde kahvaltı alışkanlığının olması son derece önemlidir. Kahvaltının okul başarısındaki yeri çalışmalarla desteklenmiştir. Ara öğün olarak değerlendirdiğimiz beslenme saatinde ev yapımı kek, süt, elma ya da simit, beyaz peynir, domates-salatalık dilimleri iyi birer beslenme tercihi olarak örnek verilebilir. Hazırladığınız besinlerin miktarını iyi ayarlanmalı, artmayacak şekilde olmasına özen gösterilmelidir” dedi.
Sağlıklı beslenmenin okul başarısındaki rolüne dikkat çeken Metro Türkiye, ‘İyi Beslen İyi Öğren’ diyerek çocukların neredeyse tüm günlerini geçirdiği eğitim kurumlarının destekçisi oluyor.
Yeni eğitim dönemi başlamadan öğrencilerin göz muayenesi olması gerektiğini belirten Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mustafa Oğuztöreli, “Öğrenci tahtada yazıları okuyamayınca başka yerlere bakıyor. Bu da okul başarısını etkiliyor hatta dikkat eksikliği ve hiperaktivite var sanılıyor” dedi.
Yeni eğitim dönemi başlamadan öğrencilerin göz muayenesi olması gerektiğini belirten Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mustafa Oğuztöreli, “Öğrenci tahtada yazıları okuyamayınca başka yerlere bakıyor. Bu da okul başarısını etkiliyor hatta dikkat eksikliği ve hiperaktivite var sanılıyor” dedi.
Çocuklarda tıkayıcı uyku apnesi sendromunun tedavi edilmesi önem taşıyor.Çünkü tedavi edilmeyen sorun, çocukların hem yaşam kalitesini hem de okul başarısını olumsuz etkiliyor.Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op.Dr.Bahadır Baykal konu ile ilgili bilgiler verdi.
Kız çocuklarında erken ergenlik vakalarında artış yaşanıyor. 6 yaş civarında başlayan erken ergenliğin 20 cm’ye varan boy kısalığına yol açabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. İlker Tolga Özgen, yetişkinlikte ise kanser riskini artırabileceğini belirtti.
Bahar alerjisi her yaş grubunda ortaya çıkabiliyor. Bahar mevsiminde ortaya çıkan alerjiler hakkında bilgi veren İhsan Başpınar “Daha çok ağaç, çiçek polenleri ve çimenlere bağlı burun akıntısı, burunda kaşıntı, tıkanıklık, hapşırma, gözlerde sulanma ve kızarma ile ortaya çıkan tabloya bahar alerjisi veya mevsimsel alerjik rinit denir” dedi.
Okullarda tüketilen yemeklerin çocukların kilo kontrolünde önem taşıdığını ifade eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilem İrkin Koçan, “Doygunluk sağlamak ve enerji açığını gidermek için oluşturulan okul menülerinde eğitimcilere görev düşüyor. Menülerin tüm besin ögelerini yeterli ve dengeli bir şekilde içermesi, tek tip pilav-makarna-mantı-pizza gibi karbonhidrat yönünden zengin olmamasına özen göstermek gerekiyor. Ayrıca mutlaka yaş gurubuna yönelik ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak menülerin bir diyetisyen iş birliği ile planlanması gerekiyor” diye konuştu.
Otizm, kişinin sosyalleşmesini zorlaştıran gelişimsel bir bozukluk olarak biliniyor. İlk belirtiler arasında çocuğun göz teması kurmaması ve sosyal gülümsemenin olmaması yer alıyor. Otizmin tedavisinin ilaçla değil eğitimle olduğunu belirten Doç. Dr. Ayşe Burcu Erdoğdu Yıldırım, “Otizmli bireyler öğrenme yöntemiyle sosyalleşirler. Diğer insanların anında geliştirdiği sosyal tepkileri onlar kafalarında pratik yaparak uygulamaya çalışırlar” diyerek otizmde erken tanının önemini ve ailelerin dikkat etmesi gereken noktaları anlattı.
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Suzan Karamete, küçük çocukların görme sorunlarını fark edemediklerine dikkat çekerek, “Aileler genelde çocuklarının ‘gözlerini kısarak bakmaları' şikayetiyle bize geliyor. Çocuk normal görmeyi o şekilde kabul etmiş oluyor ve bu az görme düzeyi okul başarısını etkiliyor” dedi. Dr. Karamete, anne babalara mutlaka çocuklarının rutin göz kontrolünü yaptırmalarını tavsiye etti.
İşitme kaybı, doğuştan gelen bir rahatsızlık olup en sık görülen problemlerden biridir. Her bin canlı doğumdan 1 ila 3’ü sağırlık derecesinde, binde 30 ila 60’ı da değişik şiddetlerde işitme kaybı ile doğar. Okul dönemi, ergenlik, yetişkinlik ve yaşlılık dönemleri de hesaba katıldığında toplumdaki işitme kaybı oranı %50’leri geçiyor. Prof. Dr. Yıldırım Ahmet Bayazıt çocuklarda görülen işitme kaybı ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulunuyor.
Okul dönemi başladığında, çocuklarımızın sağlıklı bir güne enerjik başlamaları ve sağlıklarını korumaları büyük önem taşıyor. Diyetisyen Gülçin Işık, okul beslenmesi hakkında tavsiyelerini sizler için anlatıyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, "Cumhurbaşkanımızın direktifleri ve sahiplenmesiyle ilk defa Konya'da hafızlık proje imam hatip fikri gelişti. Böylece okul başarısı yüksek öğrencileri ve ailelerini de kuran öğretiminin ezberini içine katabilmek mümkün olmuştur. Okul hayatıyla hafızlık birlikte yürütülmeye başlanmıştır. Bu çocuklarımız, aileleri ve milletimiz için büyük bir nimettir" dedi.
Bir olayın ruhsal travma yaratabilmesi için kişiyi çok yoğun korku, dehşet veya çaresizlik hissi içinde olması gerekiyor. Aynı zamanda kişinin kendisinin veya yakınlarının da ölüm ve yaralanma tehlikesini yaşaması ya da hissetmesi ruhsal travmaya yol açıyor. Depremi yaşayanların yüzde 20’sinde bu travma oluşuyor. Kadınlarsa erkeklere nazaran 2-3 kat daha fazla travma sonrası stres bozukluğu riski ile karşı karşıya. Depremler karşısında travmanın şiddetini artıran bir diğer önemli nokta ise daha önce başka bir depreme şahitlik etmek!
Doğal afet çocuklarda kaygı ve korkuya neden olabilir. Bunun için çocuğunuzun bu kelimeleri duymasını sağlayarak, kelimelerin normalliğine alışmasını sağlayın. Çocuğu bu kelimeleri oyunların içinde kullanarak ya da pedagojik alt yapısı olan kitaplar okuyarak hazırlayabilirsiniz. Çocuklara depremi nasıl anlatmamız gerektiğine dair sorularımızın cevaplarını eğitim uzmanından aldık.
Çocuklarda en sık karşılaşılan dil bozukluğunun gecikmiş dil ve konuşma, özgül dil bozukluğu ve ikincil dil bozukluğu olduğunu belirten dil ve konuşma terapistleri konuşma sesi bozukluğu ve akıcılık bozukluğunun da sıkça görülen konuşma bozuklukları olduğunu ifade ediyor. Dil ve konuşma bozuklukları çocuğun yaşamını akademik, sosyal ve psikolojik açıdan olumsuz etkiliyor. Bu açıdan tedavisi için zaman kaybedilmemesi gerekiyor!
Çocukların, okul yaşantısı söz konusu olduğunda; aileler, iki tür baskın davranışı sergiler. İlki; çocuğu ve okul hayatını kontrol altında tutmaya çalışmak, ikincisi ise tamamen serbest bırakmaktır. Aslında, her durumda olduğu gibi bu konu için de iki uca gitmek ve uçlarda salınmak sakıncalıdır. Çocuklarınızın, okula uyum sağlamaları akademik başarılarının ön koşuludur. Çocuğunuzun, sosyal uyum sağlayabilmesini ön planda tutarak, derslerine destekleyici yaklaşımla hem okul başarısı hem de hayat yolculuğunda, kendisini gerçekleştirmesi için en önemli adımı atabilirsiniz.