Son dakika mide kanseri belirtileri haberleri ile ilgili Posta.com.tr'ye eklenen tüm haberler bu sayfada yer almaktadır. Geçmişte yaşanan mide kanseri belirtileri gelişmeleri, bugün yaşanan en flaş gelişmeler ve çok daha fazlası sürekli güncel olan mide kanseri belirtileri haber sayfamızda...
Bilim insanları, yemeklere fazla tuz eklemenin mide kanseri riskini önemli ölçüde artırabileceğini ortaya koydu. Gastric Cancer dergisinde yayımlanan son araştırmaya göre, tuz ekleyen bireylerin mide kanserine yakalanma olasılığı, tuz kullanmayanlara kıyasla %40 daha yüksek. Peki, mide kanseri nedir? Mide kanseri neden olur?
Prof. Dr. Serdar Yol, mide kanserinde son yıllarda artış görüldüğüne dikkat çekerek, hastalığın hiçbir belirti vermeden ilerleyebileceğini belirtti. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yol, mide kanserinden korunmak için aşırı tuzlu, salamuralı yiyecekleri her gün yemekten kaçınmak gerektiğini söyledi.
Mide kanseri, midedeki hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıdır. Mide kanserinin en yaygın türü kolon kanseridir. Mide kanseri ciddi hayati bir hastalıktır, hastanın hayatta kalması kanser hücrelerinin tipine, tümörün boyutuna, hastalık tespit edildiğinde tümörün yayılmasına bağlıdır.
Ağır yemeklerden sonra midede yaşanan rahatsızlıklar hazımsızlığa yol açmaktadır. Toplumda sıklıkla yaşanan hazımsızlık sorunu göz ardı edilip maden suyu ile geçiştirilmeye çalışılsa da sürekli olarak yaşanıyorsa mutlaka doktora başvurmak gerekmektedir. Hazımsızlık probleminin altında yatan neden çok ciddi hastalıklar olabilir.
Mide kanseri tüm kanserler içerisinde dördüncü sıklıkta, kansere bağlı ölümlerde ikinci sıklıkta yer almaktadır. Mide kanseri görülme sıklığı coğrafik değişkenlik göstermekte olup, Uzak Doğu, Doğu Avrupa ile Güney Amerika’da hastalık yüksek oranda görülmektedir. Hastalığın nedeni bilinmemekle beraber, beslenme alışkanlıkları ile yakından ilişkisi aşikardır. Mide kanserinin tedavisinde en önemli aşamanın cerrahi süreç olduğunu belirten Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Abdulkadir Bedirli, mide kanserinin nedenleri, teşhisi, tedavisi ve robotik cerrahinin önemini tüm ayrıntılarıyla sizler için anlattı.
Dicle Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı ve İl Pandemi Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Kemal Çelen, aşılarını yaptırmış olmalarına rağmen antikor gelişmeyenlerde 'Acaba aşı etkisiz mi?' soru işaretinin oluştuğunu belirtti. Çelen, "Antikorun gelişmemiş olması, korumadığı anlamına gelmemektedir. Bu konuyla ilgili farklı çalışmalar var. Aşı antikor titresi gelişmemiş kişilerin dahi hücresel düzeyde bağışıklık geliştirebileceğini gösteren çalışmalar var. Toplumun antikor titresinin yüksekliğiyle veya gelişip gelişmediği noktasıyla aşıdan korunmadığı şeklinde yanlış hipotez oluşturmamasını öneriyoruz" dedi.
Yiyecekler ağızda bir miktar parçalanıp öğütüldükten sonra yemek borusu aracılığı ile midemize gelirler. Mide üç ayrı sıra güçlü kas lifi içeren ve iç yüzü mukoza ile kaplı olan bir organdır. Mideye gelen besinleri salgılamış olduğu yüksek asit içerikli sıvı ile karıştırarak güçlü kas lifleri ile iyice yoğurup kimüs dediğimiz çorba haline getirir. Bu yüksek asit içeriği ile besinlerle alınan çoğu mikroorganizmaya karşıda bizleri korumuş olur. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Fahri Yetişir, mide kanseri belirtilerini ve mide kanseri nedir sorusuna cevaplar verdi
Midede şişkinlik, hazımsızlık veya çok az yemek yenmesine rağmen yaşanan erken doyma hissi gibi durumlar çoğu zaman önemsenmeyebiliyor. Faklı nedenlerden de kaynaklanabilen ancak mide kanserinin ilk belirtileri arasında yer alan bu şikayetler konusunda bilinçli olmak ve erken dönemde doktora başvurmak hayat kurtarıcı olabiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Doç. Dr. Fatih Taşkesen, mide kanseri ile ilgili dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında bilgi verdi.
Kansere bağlı ölüm nedenleri arasında ilk sıralarda yer alan mide kanseri kilo kaybı, karın ağrısı, kusma, midede şişkinlik gibi belirtiler veriyor. Mide kanserinden korunmak için ise özellikle tuzlu ve tütsülenmiş yiyeceklerden uzak durmak gerekiyor.
Dünyada en çok görülen 4. Kanser türü olan mide kanseri akciğer kanserinden sonra en ölümcül ikinci kanser türü olarak biliniyor. Gunatthilake ve arkadaşları tarafından Eylül 2019’da ‘Scientific Reports’ dergisinde yayımlanan bir çalışmaya göre, “Helikobakter Pylorinin’ de aralarında olduğu bazı bakteriler mide kanseri riskini arttırıyor. Buna karşın mide florasında bol miktarda Lactococus Lactis isimli bakteriyi bulunduran bireylerde ise mide kanseri riski daha düşük. Mide kanseri araştırması hakkında bilgi veren Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, mide kanseri belirtileri ve tedavi yöntemlerini anlattı.
Mide kanserinin belirtileri ülser, gastrit gibi hastalıklarla aynı. Mide ağrısı, bulantı, erken doyma, şişkinlik gibi belirtilerden yakınıyorsanız mutlaka bir uzmana başvurun ve endoskopi yaptırın
Günlük yaşamın yoğun temposu, toplumsal rolleri ya da bilgi eksikliği gibi farklı etkenler nedeniyle kadınların sağlıklarına yeterli özeni göstermediğini söyleyen Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Ü. Mert Yeşiladalı, bu durumun ciddi sağlık sorunlarına zemin oluşturabileceğine dikkat çekti.
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cengizhan Yiğitler, mide kanserinin sigara kullanımı, fazla tuz tüketimi, yetersiz meyve ve sebze tüketimi ve genetik yatkınlık gibi faktörlerle gelişebildiğini belirtti.
Prof. Dr. Müge Harma, yumurtalık kanserinin belirtilerinin diğer hastalıklardan ayırt edilemediğini belirterek, iki haftadan uzun süren sindirim sistemi şikayetlerinin yumurtalık kanserinin habercisi olabileceğini bildirdi.
Çocuklarda mide sorunlarının başlıca nedeninin beslenme alışkanlığı olduğunu söyleyen Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Meryem Keçeli Başaran, “Okul başarısızlığı, kaygı ve stresli durumlar mide bulantısı, karın ağrısı ve sindirim güçlüklerine yol açar” dedi.
Mide kanseri ve mide kanserinin oluşma nedenleri hakkında bilgi veren Cerrahi Onkoloji ve Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Musluh Hakseven, “Füme ve tütsülenmiş gıdalar, tuzlanmış balık, et ve salamura sebze tüketenlerde mide kanseri daha sık görülür. Kurutulmuş etlerde bol miktarda nitrat bulunur. Çok sebze meyve yemek mide kanseri için koruyucu olabilmektedir. Mide kanseri riski sigara kullananlarda iki katına çıkmaktadır” dedi.
Safra kesesi, karaciğer tarafından üretilen safra sıvısını depolayan bir organdır. Besinlerin sindirimine yardımcı olmak için safra kesesinden salgılanan safra, sindirim sisteminde yağların parçalanmasına ve emilimine yardımcı olur. Bu nedenle safra kesesi sağlığı önemlidir. Peki, safra kesesi hastalıkları ve belirtileri nelerdir, kansere dönüşme ihtimali var mıdır? İç Hastalıkları Uzmanı. Dr. Gülnar Zeynalova; ‘Safra Kesesi’ ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
Halk arasında mide iltihabı olarak adlandırılan gastrit her yaşta insanı etkisi altına alabiliyor. Gastrit kendini midede yanma, ağrı ve şişkinlik olarak gösteriyor. Gastritin en yaygın sebeplerinin başında ise helikobakter pilori, sigara kullanımı, alkol tüketimi geliyor. Yaygın romatizmal ağrılar ve ağrı kesici alımı da gastrite zemin hazırlayabiliyor. Teşhisle birlikte tedaviye hızla cevap veren gastrit, ihmal edildiğinde kanser gibi ciddi tablolarla sonuçlanabiliyor. Mide kanseri, dünyada kansere bağlı ölüm nedenleri arasında 2. sırada, görülme sıklığı olaraksa 4. sırada karşımıza çıkıyor. Peki, mide iltihabı olarak bilinen antral gastrit mide kanserine neden oluyor mu? Antal gastrit ne demek? Herhangi bir mide rahatsızlığının kansere çevirme riski var mıdır? Tüm bu soruların cevaplarını posta.com.tr okuyucuları için uzmanından öğrendik.
Reflü hastalığı dünya çapında giderek yaygınlaşan bir sağlık sorunudur. Değişen beslenme alışkanlıkları ve artan obezite gibi faktörler bu artışın ana sebepleri olarak sayılabilir. Reflü genellikle mideden ağza acı veya ekşi tat veren bir sıvı gelmesi olarak kendini gösterir. Bu nedenle halk arasında sıklıkla mide yanması ya da mide ekşimesi olarak da nitelendirilmektedir. Ancak her hastalıkta olduğu gibi reflü belirtileri kişiden kişiye değişir.
Ağız kokusu; diş çürükleri ve periodontal hastalıklardan sonra diş hekimliği kliniklerine başvurma sebeplerinde 3. sırada yer alıyor. Üstelik her 4 kişiden biri ağız kokusu problemi yaşıyor. Diş hekimleri ağız kokusunun yeterince ağız ve dil temizliğinin sağlanamamasından kaynaklandığının altını çiziyor. Çünkü kötü nefes kokusu tükürükteki, diş eti oluğundaki, ağızdaki ve dildeki mikroorganizmaların çürümeye sebep olan aktivitesi sonucunda ortaya çıkıyor. Peki ağız kokusunun kabusunuz olmaması için ne yapmanız gerekir? Cevabı diş hekiminden alıyoruz...
Pankreas kanseri en sık görülen ilk üç kanserden biri değil ancak çok hızı seyreden, agresif bir kanser türü. Üstelik kendine has bir bulgusu yok. Karın ağrısı, iştahsızlık, kilo kaybı gibi genel belirtilere sahip. Çoğu belirti mide hastalıklarıyla karıştırılıyor. Bazı belirtiler kişinin şüphelenmesine yol açacak cinsten olsa da tümörün pankreasın neresinde geliştiğine bağlı olarak çok geç kendini gösteriyor. Peki nedir bu belirtiler? Sorularımızı gastroentoloji uzmanına sorduk.
Akciğer kanseri, akciğer dokularındaki hücrelerin kontrolsüz çoğaldığı bir hastalıktır. British Medical Journal'a (BMJ) göre, anahtar semptom her yıl binlerce kanser hastasını etkiliyor. Akciğer kanseri belirtilerini takip etmek hayati önem taşıyor. Hastalığı erken evrelerde yakalamak hayatta kalma oranını önemli ölçüde artırıyor. Semptomlar akciğer kanseri açısından çok önemli rol oynuyor. Hemoptizi ise bu konuda çok kritik!
İngiltere’de yaşayan Lucy Aitkins adlı öğrencinin sağlığı, üniversiteye gitmeye başlayınca aniden değişti. Birmingham Üniversitesi’nde ikinci yılına başlayan genç kadın, kilo kaybettiğini fark etti.
Akalazya, yiyecekleri boğazınızdan midenize taşıyan tüp olan yemek borunuzu etkileyen nadir fakat ciddi bir durumdur. Bu durumun belirtileri yavaş yavaş ortaya çıkma eğilimindedir ve zaman geçtikçe daha da kötüleşebilir. Sonunda sıvıları veya yiyecekleri yutmak zorlaşabilir, ancak tedavi yardımcı olabilir.
Kolorektal kanserler, tüm kanserler arasında en sık görülen üçüncü kanser türü. Halk arasında kalın bağırsak kanseri olarak bilinen kolorektral kanserler dünya genelinde erkeklerde daha sık görülüyor. Ülkemizde en sık karşılaşılan kanser türleri arasında yer alan kolorektal kanserlerde hareketsiz yaşam, sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve genetik faktörler büyük rol oynuyor. Bazı durumlarda önlenmesi kolay, düzenli tarama testleriyle de erken tanısı mümkün olan kolorektal kanserler için her bireyin 45 yaşından sonra düzenli tarama testlerini yaptırması hayati önem taşıyor.